1/15
Meyve, sebze, kuru bakliyat, tahıllar ve süt ürünleri gibi yiyeceklerde ve içeceklerde bulunan vitaminler, mineraller, antioksidanlar vücudunuzun güçlü olmasını sağlıyor, sizi soğuk algınlıklarına ve enfeksiyonlara karşı koruyor. Sadece sebze ve meyveler değil, her besin grubundan gıda sizi soğuk algınlığı ve gribe karşı dirençli hale getiriyor. İşte bu gıdalardan bazıları; Balık: Somon, ton balığı ve istavrit gibi yağlı balıklar vücutta zararlı iltihabı azaltmaya yardımcı olan bileşenler yani Omega-3 yağ asitleri açısından zengindir. Kronik iltihaplanma bağışıklık sisteminin uygun şekilde çalışmasını önlüyor ve ciddi hastalıkların yanı sıra soğukalgınlığı ve gribe yol açıyor. Omega-3 yağ asitleri ise bu iltihabı azaltıp soğuk algınlığıyla savaşıyor.
2/15
Bu antioksidan deposu meyve bağışıklık sisteminizi güçlendirir. 2007 yılında, Cornell Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, bilim adamları vahşi yaban mersininin herhangi bir taze meyveden çok daha fazla aktif antioksidan içerdiğini tespit ettiler.
3/15
Koyu yeşil yapraklı sebzeler daha fazla besin maddesi içerir. Soğuk algınlığı ve grip mevsimi için vücudunuzu marul, karalahana ve rokayla güçlendirebilirsiniz. Ayrıca roka gibi biraz acı yeşillikler göğsünüzdeki tıkanıklığa, öksürüğe ve burun akıntısına iyi gelir.
4/15
Tüm mantar türleri potasyum, B vitamini ve lifin yanı sıra bağışıklık sisteminizi destekleyen antioksidanlar içeriyor. Özellikle Uzakdoğu mutfağında kullanılan Şitaki mantarının içerdiği “lentinan” isimli besinin kansere karşı koruyucu özelliği bulunuyor.
5/15
Vücudumuzun güçlü kemik üretimi için gerek duyduğu D vitamini kalp hastalığına karşı savunma sağlıyor, bağışıklık sisteminizi destekliyor. Bu kilit vitamin süt, portakal suyu ve kahvaltılık tahıl gibi güçlendirilmiş yiyeceklerde de bulunuyor. İhtiyacınız olan günlük D vitaminini almanız sizi soğuk algınlığından korumaya yardım eder. 2012 yılında yapılan araştırmaya göre, D vitamini takviyeleri çocukların kışın soğuk algınlığıyla savaşmasına yardım ediyor.
6/15
Narenciyeler gibi kırmızı biberlerde de bol miktarda C vitamini bulunuyor. Gerçekte, sadece bir tane kırmızı biber kadınlar için önerilen günlük miktarın 2 katı kadar (150 miligram) C vitamini içeriyor. Araştırmalar ise gribe karşı savaşmanız için daha fazla C vitaminine ihtiyacınız olduğunu gösteriyor.
7/15
Saf kakao birçok çilek türünden daha fazla hastalıkla savaşan antioksidan içeriyor, ayrıca bitter çikolata çinkoyla doludur. Ancak çikolada yerken kakao oranı en az yüzde 70 ve üzeri olan bitter çikolatayı tercih etmelisiniz.
8/15
Herkes bir bardak sıcak çayın göğüs darlığına iyi geldiğini, boğaz ağrısını yumuşatmaya yardımcı olduğunu biliyor. Siyah, yeşil ya da beyaz çay olmak üzere tüm çaylar griple savaşan kateşin isimli antioksidanlar içeriyor. 2011 yılında Japonya’da yapılan araştırmada, 5 ay boyunca kateşin kapsülü kullanan katılımcıların kullanmayanlara göre gribe yüzde 75 daha az yakalandıkları belirlendi. Ayrıca kateşinler metabolizmanızı hızlandırıyor, bağışıklığınızı artırıyor ve kanser ile kalp hastalığına karşı koruma sağlıyor.
9/15
Bakterileri genellikle kötü bir şey olarak düşünürüz, fakat bu organizmaların bazıları sağlığınız için zorunludur. Yoğurt ve kefir gibi probiyotik gıdalar yemek faydalı bakteri türlerinin yeniden doldurulması için iyi bir yoldur. Bu bakteriler sindirim sağlığını destekler ve mide rahatsızlığını önlemeye yardım eder. Mide ve bağırsak yollarında 10 trilyon bakteri yaşıyor.
10/15
Anason gibi rezene de doğal bir balgam söktürücüdür. Ayrıca göğüs tıkanıklığını açar ve inatçı öksürüğü yumuşatır. Rezene çiğ olarak ya da kavrulmuş şekilde tüketilebilir. Soğuk algınlığıyla savaşmak için rezene tohumlarından çay yapmalısınız. Bir fincan kaynamış suya 1,5 çay kaşığı rezene tohumu atıp 15 dakika demlendirin, süzün ve balla tatlandırıp için.
11/15
En son yapılan araştırmalar, C vitaminin soğuk algınlığını önlemede düşünüldüğü kadar faydalı olmadığını gösterdi. Buna rağmen, hastalığın başlangıcında C vitamini almak hastalığın süresini yaklaşık 1 gün azaltıyor. Çok fazla narenciye tüketmek (portakal, greyfurt, limon dilimleri) bu faydalı besinden fazla almanızı sağlar.
12/15
Bu keskin kokulu sarımsak dişleri yemeklerinize lezzet katmaktan fazlasını yapıyor. İçerisinde çözündüğü zaman antioksidanlar üreten sülfürik bir bileşen olan “Allicin” bulunuyor. 2001 yılında “Advances in Therapy” isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre, 12 hafta boyunca (Kasım-Şubat ayları arasında) sarımsak takviyesi alan insanların almayanlara göre daha az soğuk algınlığı geçirdikleri tespit edildi. Sarımsak çiğ olarak tüketildiğinde ise en büyük antioksidan kaynaklarından biridir.
13/15
İster kasede isterseniz çikolatanın içinde yiyin, yulaf beta-glukan olarak isimlendirilen bir tür lif içerir. Bunun da kolesterolü düşürücü ve bağışıklığı destekleyici özellikleri bulunuyor. Araştırmalara göre, yulaftan aldığınız beta-glukan üst solunum yolu enfeksiyonlarını önlemeye yardım ediyor. Ayrıca insanlarda beyaz kan hücresi aktivitesini düzenliyor.
14/15
Akşamları dizi izlerken çıtırdattığınız ayçekirdeği en iyi doğal E vitamini kaynaklarından biridir. Hücre duvarlarını hasardan koruyan bir antioksidan olan E vitamini vücudunuz için önemlidir. Sadece 30 gram ayçekirdeği günlük ihtiyacınız olan E vitaminin yüzde 30’unu karşılar. E vitamini ayrıca akciğerlerinizin sağlığı için de önemlidir.
15/15
Havuç ve tatlı patates gibi turuncu meyve-sebzeler beta-karoten açısından zengindir. Bu yiyecekleri yediğimizde vücudumuz bu organik bileşeni A vitaminine çeviriyor. A vitamini ise güçlü bir bağışıklık sistemi için zorunludur. Özellikle soğuk algınlığına yakalandığınızda A vitamini önemlidir. Mukus zarının sağlıklı kalmasında ve fonksiyonlarını iyi bir şekilde yerine getirmesinde etkilidir. (Kaynak: Zaman)