Die Zeit gazetesi, Gazze Şeridi'nde ateşkes ilan edilmiş olsa da İslam ülkeleri arasındaki mücadelenin sona ermediğine dikkat çekiyor yorumunda:
“Hamas'ın silahtarı olan İran, Sünni rejimlerle mücadele ediyor. Hamas'ın ikinci destekçisi olan Katar, Kahire ve komşu Riyad'a haddini bildirmek istiyor. Erdoğan'ın antisemitik nutuklar attığı Ankara, en tehlikeli rakip olarak İran'ı değil Mısır ve Suudi Arabistan'ı görüyor. Amerika'nın rolü ise bir bilmece. Bir zamanlar İsrail'in ve muhafazakâr rejimin sadık dostu, Obama yönetiminde her ikisine de sırt çeviriyor. Washington'un etkisi ise yeterli değil. Yapılacak bir ateşkes dehşete son verebilir ama bunun üç misli büyüklükteki İslamiyet içi savaşa, trajedinin arkasındaki trajediyi bitiremez.”
Münchner Merkur'un Gazze ile ilgili yorumuysa şöyle:
“Üç genç öğrencinin öldürülmesinin Hamas tarafından organize edildiği iddiası doğrulansa bile bu, İsrail'in Gazze'ye karşı sert müdahalesini hiçbir şekilde meşrulaştırmaz. Ama bu, Hamas'ın müzakere edilemeyecek bir terör çetesi olduğuna dair yeni bir kanıt sunar. Batı'nın gözünde bu mozaik taşı, evlatları terör havarilerine kucak açan bir bölge ve bir din manzarasıyla uyumludur. Dünya, Katar ve Suudi Arabistan tarafından finanse edilen ve Arabistan'ı Taş Devri'ne döndürmek üzere etrafı bombalayan IŞİD cihatçılarının zalim zafer alayını şaşkın bir biçimde izliyor. Ve milyon kez daha fazla öfkelenmesine bir karikatürün yettiği İslam dünyasının sesinin nasıl olup da çıkmadığına hayret ediyor.”
Düsseldorf'ta yayımlanan Westdeutsche Zeitung aynı konuda şu yorumu yapıyor:
“Çatışmanın devam etmesi sadece zaman meselesi, özellikle de İsraillilerin sabır ve kaldırabilirlik kapasitesinin tükenmesine bağlı. Çatışmadan önce İsrail'de genel kanı sağa kaymıştı. Başbakanlık görevinde bulunan şahin siyasetçi Benyamin Netanyahu taarruzuna hiç olmadığı kadar destek bulabildi. Kendi partisi içerisinde hemen hemen Liberaller kampına dahil edildi. Arap ülkelerinde istikrar aşınmaya başladığından ve İslamcılar inisiyatifi almaya başladığından beri İsrail'de her şeyin riskli hale geldiği bilinci uyanmaya başladı.”
Berlin merkezli Die Welt, Avrupa Birliği'nin Gazze'de Refah sınır kapısının kontrolünü üstlenmesi önerisiyle ilgili alaycı bir yoruma yer veriyor:
“Avrupalıların dünya gücünü oynamaları her zaman dokunaklı olmuştur. Dışişleri bakanları son derece ciddi tavırlarla kameraların önüne geçer ve yabancı bölgelerden, oraların sorunlarından öyle bahsederler ki sanki bir düşünce kuruluşuna dalmış küçük çocuklar gibidirler. Birazdan hiçbir ilgilerinin olmadığı bölgelere burnu havada önerilerde bulunacak ve şirin askerlerini gönderecek gibidirler. Şimdi de Gazze Şeridi'nde bir Avrupa Birliği sınır misyonu. Bunun çok büyük bir zararı olmaz ama fazla bir yarar da getirmez. Berlin'de nihayet ülkenin özellikle hangi bölgelerle ilgilenmesi gerektiğine dair bir tartışma ne zaman başlayacak? Almanya'nın yakın doğusu Doğu Avrupa ve Ukrayna. Bunların sınırında Ruslar işgal için hazırlık yapıyor.”