Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan kalp ve damar cerrahı doktor Mücahit Yasin Güctekin (30) 10 saat süren ameliyatın ardından hasta yakını tarafından saldırıya uğradı. Olay sonrasında gözaltına alınan Lokman A. (21) Anadolu Adliyesine sevk edildi.Olay, 30 Kasım tarihinde Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde meydana geldi. 50’li yaşlarında bir hasta göğsünde şiddetli ağrı şikâyetiyle acil servise başvurdu. Yapılan incelemenin ardından hastanın aort damarının yırtıldığı, yırtığın şah damarına kadar ilerlediği tespit edildi. Hasta acil olarak sabah saat 08.00’de ameliyata alındı. 10 saat süren ameliyat, saat 18.00’de bitti. Ameliyat sonrasında hasta yakınlarını bilgilendirmek isteyen doktor Mücahit Yasin Güctekin, hasta yakınlarının yanına gitti. Yaklaşık 40 kişilik hasta yakınını bilgilendiren doktor Güctekin, yoğun bakıma doğru yöneldi. Bu sırada bir kişi ‘Doktor, doktor’ diye bağırdı. Hastayı görmek istediğini söyleyen kişiye doktor, Covid-19 önlemleri nedeniyle başhekimlik kararı olmadan görüş olmayacağını söyledi. Bunun üzerine hasta yakını cebinden çıkardığı kesici aletle ‘Seni öldürürüm’ diye bağırarak doktorun üzerine yürüdü. Kesici aleti gören doktor Güctekin, kaçmaya başladı. Çevredekilerin elinden kurtulan hasta yakını hastane içerisinde 50 metre boyunca doktoru kovaladı. Doktora saldıran Lokman A. hasta yakınları tarafından tutularak, dışarıya çıkarıldı. Olay sonrasında doktor Mücahit Yasin Güctekin şikâyetçi oldu. Doktora saldıran şüpheli Lokman A. gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Lokman A., Anadolu Adalet Sarayı'na sevk edildi.
Olay sonrasında sosyal medya hesabından paylaşım yapan doktor Mücahit Yasin Güctekin, "O esnada yakını saldırganı tutmasa, koşarken ayağım takılıp düşsem, bi şekilde bana yetişse bıçaklanacağım. Ne için peki? Benim sebep olmadığım bir hastalığı 10 saat emek vererek düzeltmeye çalıştığım için. Bana saldıran adam babası için hayatı boyunca hiç 10 saat aç kaldı mı, hiç 10 saat babasının iyiliği için beli delice ağrıyana kadar ayakta kaldı mı? Yazıklar olsun. Binlerce kez yazıklar olsun, hakkımı helal etmiyorum. Verdiğim emek, akıttığım ter. Karşılığı bu mu?" dedi.