Türkiye’de bir yılda kaç sinema bileti satılıyor? Bunlardan ne kadarı Türk filmlerine, ne kadarı yabancı filmlere kesiliyor? Yaklaşık 1989’dan bu yana Türkiye’de sinema sektörünün seyirci verilerini tutan Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi’ne göre mesela geçen yıl 31 milyon 161 bin 700 bilet satıldı ve bunlardan 11 milyon 776 bini Türk filmlerineydi. Yine 2007’de 40’ı yerli yapım toplam 248 film gösterime girdi ve gişeden 242 milyon 281 bin 500 lira gelir elde edildi. Önceki gün Anadolu ajansının haberleştirdiği Türkiye İstasistik Kurumu’nun (TÜİK) sinema seyircisi verileri ise kafaları karıştırdı. TÜİK’in verilerine göre sinema salonları, geçen yıl 20 milyon 659 bin 569 seyirci çekti, bunlardan yaklaşık 7 milyonu yerli filmleri tercih etti. Peki nasıl oluyor da devletin istatistik kurumuyla sinema sektörünün verileri arasında yaklaşık 11 milyonluk fark olabiliyor? Günü gününe seyirci TÜİK’ten edindiğimiz bilgiye göre Türkiye genelindeki bölge müdürlükleri aracılığıyla bütün il ve ilçelerdeki sinema salonlarına bir anket gönderiliyor, veriler bu anketlere göre ortaya çıkıyor. Antrakt Sinema Gazetesi’nin hazırladığı Türkiye box office raporu ise film dağıtım şirketlerinden gelen rakamlara göre hazırlanıyor. Şöyle ki: Türkiye’deki faal sinema salonları, gösterdikleri filmlerin kaç kişi tarafından izlendiğini ve satılan biletlerden ne kadar gelir elde edildiğini haftada iki kez (hafta sonu ve haftalık) her filmin dağıtım şirketine bildiriyor. Dağıtım şirketleri de bu rakamları Antrakt’a iletiyor. Daha sonra Antrakt, bütün dağıtım şirketlerinden gelen rakamları gişe gelirine göre sıralayıp box office listesini hazırlıyor. Hafta sonu ve haftalık olmak üzere iki kez hazırlanan box office listeleri Türkiye’de faaliyet gösteren yerli yabancı bütün dağıtım ve yapım şirketleri ile kamuoyuna duyurulmak üzere basın yayın organlarına gönderiyor. ‘Box office açık ve net’ Yaklaşık 20 yıldır Türkiye’deki box office raporlarını tutan Haftalık Antrakt Sinema Dergisi’nden Deniz Yavuz, “Bizim sistemimiz gayet açık ve net. Sonuçta yapımcılar ve ithalatçılar filmlerinin gişe gelirini bizim açıkladığımız gişe raporları üzerinden dağıtımcı şirketlerden tahsil ediyor” diyor. Dolayısıyla hiçbir dağıtım şirketi, yapımcıya fazladan para vermek istemeyeceğine göre, gişe gelirinin fazla gösteriliyor olma ihtimalinin mantıklı bir açıklaması yok. Deniz Yavuz, TÜİK’in rakamlarının neden bu kadar düşük olduğuyla ilgili şöyle tahmin yürütüyor: “Türkiye’deki birçok faal sinema salonu TÜİK’in gönderdiği anketi doldurmamış ya da eksik doldurmuş olabilir, bilmiyorum.” (AA-RADİKAL)