12 yaşındayken üzerine havan topu düşmesi sonucu hayatını kaybeden Ceylan Önkol'un ölümüne ilişkin ailesince, devlet aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat talebi karara bağlandı. Mahkeme, Önkol ailesine 28 bin 208 lira 85 kuruş maddi tazminat ödenmesine hükmetti.
Diyarbakır'ın Licê ilçesine bağlı Şenlik köyü Hambaz mezrasında, 28 Eylül 2009 günü hayvanlarını otlattığı sırada Yayla Karakolu'ndan atılan havan topu ile öldürülen 12 yaşındaki Ceylan Önkol'ün ölümüyle ile ilgili yürütülen soruşturmada, arada geçen 5 yıla rağmen herhangi bir gelişme sağlanamadı.
Patlamaya ilişkin Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 2 yıl önce yaptığı kriminal inceleme sonucunda hazırladığı raporda, patlamaya neden olan cismin "40 mm bomba atar mühimmatı" olabileceği belirtilmiş ve raporda da buna genişçe yer verilmişti. 4 Nisan 2013 tarihinde ise Önkol'un ölüm nedeniyle ilgili şüpheliler hakkında, "görevini kötüye kullanmak" suçlamasıyla açılan soruşturmada, Lice Cumhuriyet Savcılığı tarafından takipsizlik kararı verilmişti.
Dicle Haber Ajansı’ndan Yasin Kobulan’ın haberine göre, Önkol katledildikten bir yıl sonra avukatlar dava dosyasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşıdı. AİHM'e giden davadan da bugüne kadar herhangi bir sonuç çıkmış değil.
Failler hakkındaki takipsizlik kararıyla yetinmeyen savcılık, Nisan 2014 tarihinde bu kez dosyadaki mevcut delil ve raporların faillerin tespiti için yetersiz olduğunu iddia ederek, faillerin tespit edilmemesinden dolayı "daimi arama" kararı verdi. Verilen bu karar, dosyanın zaman aşımı ile yüz yüze bırakılması olarak yorumlandı.
Yine savcılık, suçlamayı "taksirle ölüme neden olma suçu" olarak değerlendirdiğinden zaman aşımı süresi de 30 yıldan 15 yıla düştü.
Ceza davasında savcılık soruşturmasının ötesine geçilmezken Önkol Ailesi, 100 bin maddi, 150 bin manevi tazminat talebiyle Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Açılan bu davaya karara bağlayan mahkeme, ailenin manevi tazminat talebini yerinde görmeyip, 28 bin 208 lira 85 kuruş TL maddi tazminata hükmetti.
Katledilen çocuklarına karşılık Önkol ailesine 28 bin 208 lira 85 kuruş maddi tazminatı layık gören mahkemenin verdiği karara karşı, aile avukatı Rahşan Bataray Saman, kararın bozulması amacıyla Danıştay'a itirazda bulundu.
Lice'de, Jandarma karakolu cephesinden açılan bir ateşle parçalanan 12 yaşındaki Ceylan'ın ailesinin açıklamaları, hâlâ faili meçhul olan cinayetin ardından büyük bir skandal yaşandığını ortaya koymuştu. Ceylan'ın abisi Rıfat Önkol, aile üyelerinin ifadelerinin, karakolda otopsi yapılırken, Ceylan'ın parçalanmış bedeninin yanı başında alındığını açıklamıştı.
5 Ekim Dünya Çocukları Günü vesilesiyle program yapan 5N 1K'da Cüneyt Özdemir'in sorularını yanıtlayan Ceylan'ın annesi Saliha Önkol, çocuğunun katillerinin bulunması için yetkililerin elinden geleni yapması gerektiğini söylemiş, Türkçe bilmeyen Saliha Önkol'un Kürtçe konuşmasını, canlı yayınlanan program boyunca koluna tutunduğu oğlu Rıfat Önkol tercüme etmişti.
Rıfat Önkol, program sırasında, "nizamiyeden geçerek girdikleri"ni belirttiği jandarma karakolunda ifadelerinin nasıl alındığını da anlatmıştı. Bütün aile bireylerinin ifadesinin Ceylan'ın parçalanmış cesedinin yanı başında alındığını açıklayan Rıfat Önkol, "Ceylan'ın cesedinin yanında 3-4 saat ifade verdik. Karakol bahçesinde kardeşimin cesedine inceleme yaptılar, daha sonra da Ceylanımızı battaniyeye, anamın eteğine sardık. Alıp götürüp defnettik" demişti.
Rıfat Önkol, hayvan otlatmaya giden Ceylan'ın parçalandığı yerin "kırsal bir bölge" ya da "PKK'nın etkili olduğu bir yer" olmadığını, olayın evlerinin 200 metre ilerisinde, meskûn mahalde gerçekleştiğini, bölgede 3-4 karakol bulunduğunu anlatmıştı.
Zaman zaman hayvan otlattığı kızının teşekkür-takdir alan bir öğrenci olduğunu kendisine "Anne ben savcı olacağım" dediğini anlatan Saliha Önkol, "Benim kızımın elleri tertemizdi. Öldükten sonra çıkan fotoğrafları 7 yaşındaki hali, kızım 12 yaşındaydı. Benim Ceylan'ım gitti, başka Ceylanlar gitmesin. Kürt mü, Türk mü, Yozgatlı mı fark etmez, yetkililer sonunu getirsin. Türk-Kürt arasında kardeşlik istiyoruz" demişti.