Irak'ta çalışan 547 işçi Türkiye'ye getirtilmesine rağmen Ramadi bölgesinde 15 işçi orada mahsur kaldı. İşçiler durumlarını konsolosluğa bildirmelerine rağmen Türkiye'ye getirtilmedi. Koronavirüs'e yakalanmaktan korktuklarını anlatan işçilerden Harun Çelik, "Hijyenik olmayan koşullardayız. Geç olmadan bizi buradan kurtarın” dedi.
Irak’ta çalışan yüzlerce işçi geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye getirildi ancak Ramadi’deki 15 inşaat işçisi hala ülkeye dönmeyi bekliyor. Kaldıkları konteynerlerde salgın riski altında yaşam mücadelesi veren işçiler, “15 gündür banyo bile yapamadık, sular kesik. Hijyenik olmayan koşullardayız. Geç olmadan bizi buradan kurtarın” sözleriyle yetkililere sesleniyor.
Gazete Karınca'dan Bekir Avcı’nın haberine göre 24 Şubat’ta ilk Koronavirüs vakasının açıklandığı Irak’ta Türkiyeli 15 inşaat işçisi günlerdir mahsur. Dubaili bir firma ile çalışmak için şubat ayında Ramadi bölgesine giden işçiler yetkililerden yardım bekliyor. Geçtiğimiz günlerde salgın nedeniyle memleketlerine dönemeyen Irak’ta çalışan 547 Türkiye vatandaşı inşaat işçisi, özel bir uçak ile Ankara’ya getirilmişti. 8 Nisan’da Ankara’ya inen işçiler, ardından otobüslerle Afyonkarahisar’daki yurtlarda karantinaya alınmıştı.
Ancak Ramadi’deki işçiler durumlarını konsolosluğa bildirdikleri halde bu kafileye dahil edilmedi. İşçilerden Harun Çelik ülkeye dönmek için bir ay önce konsoloslukla iletişime geçtiğini belirtti. Batmanlı olduğunu, Eskişehir’den Irak’a çalışmaya geldiğini aktaran Çelik, Bağdat’tan Türkiye’ye götürülen işçilerle birlikte kendilerinin de alınacağı sözü verildiğini söyledi. Çelik, “Sözde bizi de alacaklardı ama almadılar. Önümüzdeki hafta bizi alacaklarını söylüyorlar. ‘Sizi kısım kısım alacağız’ diyorlar ama hiçbir şey belli değil” dedi.
Kaldıkları yerin eskiden cephanelik olarak kullanılan bir bölge olduğunu ve oradaki konteynırlarda kaldıklarını aktaran Çelik, “Burada işçilere yemek yapan bir aşçı vardı, o da bizleri bırakıp gitti. 15 gündür banyo bile yapamadık, sular kesik. Ne maske var ne eldiven ne dezenfektan, hiçbir şey yok” diyerek ne şartlar altında yaşadıklarını bildirdi. Kendilerini oraya çağıran firmanın topu konsolosluğa atarak, “Sizi buradan yollayamam, yetkim yok” dediğini söyleyen Çelik, yetkililere seslendi:
“Bize yardım etsinler, çok zor şartlar altında burada yaşamaya çalışıyoruz. Türkiye’de ailemiz var, onlar bizi biz onları düşünüyoruz. Benim çocuklarım Eskişehir’de, onlara bakacak kimse yok. Biz burada, onlar orada çaresiz. Biz de Türkiye vatandaşıyız, yardım istiyoruz. Şu anda virüsün bulaştığı kimse yok ama yarın bulaşabilir, hijyenik olmayan koşullardayız. Geç olmadan bizi buradan kurtarın.”
Irak’ta ilk vaka Şubat ayı sonunda açıklandı. Salgından kaynaklı ilk ölüm haberiyse 4 Mart’ta bildirildi. Resmi açıklamalara göre ülkede 1400 vaka var. Can kaybı ise 78. Ancak bu rakamların gerçeği yansıtmadığı belirtiliyor. Uluslararası haber ajansı Reuters, ülkede binlerce kişinin Covid-19’a yakalandığını ve bunun ülke makamları tarafından kamuoyundan gizlendiğini iddia eden bir haberi abonelerine servis etmişti. Irak yönetimi bu haberi nedeniyle Reuters’in ülkedeki faaliyetini üç aylığına durdurduğunu açıklamış, haber ajansının 25 milyon dinar (21 bin dolar) para cezasına çarptırıldığı duyurulmuştu.