15 Temmuz çatı iddianamesinden: FETÖ'nün Genelkurmay'da kozmik odası olduğu ortaya çıktı

15 Temmuz çatı iddianamesinden: FETÖ'nün Genelkurmay'da kozmik odası olduğu ortaya çıktı

15 Temmuz çatı iddianamesinde, 'FETÖ'nün Genelkurmay Başkanlığı'nda paralel istihbarat sistemi kurduğunu ileri sürüldü. İddiaya göre, 'FETÖ' Karargâh'taki 418 nolu odayı kontr-kozmik büro olarak kullandı. İstihbaratçı Yüzbaşı Hüseyin Yıldırım'ın 'FETÖ' aleyhindeki tüm belgeleri burada istiflediği, ihbarları ve gizli belgeleri 'abiler'e ilettiği savunuldu. Öte yandan çatı iddianamesine giren görüntülerden biri de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, Akıncılar Üssü'ne götürülmek üzere helikoptere bindirilmeden hemen öncesine ait. 

Karar gazetesinden Hilal Öztürk'ün haberine göre, Bülent Arınç’a yönelik kurmaca suikast ihbarı ile TSK’nın kozmik belgelerini Genelkurmay Seferberlik Tetkik Kurulu’ndan çıkaran örgütün, Karargah’ta hazırlanan istihbarat raporları ve gelen ihbarları kontrol altında tutmak için özel görevlendirme yaptığı ortaya çıktı. İddianamedeki tespitler ve ele geçirilen delillere göre, Genelkurmay’daki ‘418 nolu’ odada özel istihbarat birimi kuruldu. Bu odanın kapı şifresi de 'FETÖ'nün 'kozmik subayı', Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı’nda Bilgi Güvenlik Şubesinde Araştırma Subayı olan Deniz İstihbarat Yüzbaşı Hüseyin Yıldırım’a verildi.

Ankara Başsavcılığı, Yıldırım’da ele geçirilen ‘418 nolu odanın şifresi’ yazılı nottan hareketle 'FETÖ'nün kozmik odasını açtırdı. Siyah klasörlerin içinden bilgi notları, ihbar mektupları, örgüt üyeleriyle ilgili isim, adresler ve e-posta bilgileri çıktığı belirtildi. Yıldırım’ın örgütle ilgili Genelkurmay’a ulaşan tüm ihbar ve bilgileri burada toplayıp 'FETÖ’ye ulaştırdığı değerlendirildi. İddianameye giren arama tutanağına göre odada bulunanlar şöyle: "41 adet evrak, her biri kendi içerisinde zımbalanmış. Paralel devlet yapılanmasının TSK içerisine sızma girişimi ile ilgili, isim ve adreslerinde yer aldığı, e-posta ve mektup yoluyla yapılan toplam 231 sayfalık şikayet ve ihbar evrakları. İlgili birimlerce hazırlanan bilgi notları. Bir siyah not defteri; 3 yaprağına el yazısı ile, isimler ve e-posta adresleri yazılı."

'Sızma uyarısı' da bulundu

'FETÖ’nün kozmik odasında 21 Mart 2016 tarihli, özel bilgi notu başlıklı 6 sayfadan oluşan bir yazı da bulundu. Yazının içeriği şöyle aktarıldı: "TSK’nın Fethullahçı kadrolaşmaya karşı kendini koruma sistemi yok. Zira bu kadrolaşmayı algılayacak vasıtalardan yoksundur. MİT Fethullahçı kadrolaşma ile ilgili hiçbir bilgi vermemektedir. Emniyet zaten kendisi Fethullah’a teslim olmuştur. TSK’nin kendi istihbarat ağını ve İKK birimlerin çok ivedi olarak kurmadıkça, MİT ve Emniyet’in insafına sığınarak bu konuda kendisini koruması mümkün görülmemektedir. Sonuç olarak bu tipi yapılanmanın diğer kuruluşlar kadar büyük oranda olmasada TSK’de de ciddi şekilde sızdığı, radikal bir temizleme yapılmaz ise TSK’nin da diğer kurum ve kuruluşlar gibi tamamının bu grubun kontrolüne geçebileceği değerlendirilmektedir.”

Yazıda dip not olarak "Radikal tedbir: Enver Paşanın Balkan bozgunundan Çanakkale direnişini yaratan değişimi gerçekleştiren acımasız reformu cümlesi" de yer aldı.

"Ehli-cemaat fişlemesi"

Cüzdanında Kıtmir (yedi uyurlar olarak da bilinen Eshab-ı Kehf’in köpeğinin ismi) muskası ele geçirilen Yüzbaşı Yıldırım’ın odasında da 'FETÖ'nün TSK içerisindeki yapılanması ile ilgili istihbari mahiyette 48 maddelik not bulundu. 22 sayfalık evrağın 31 Mayıs 2014 tarihli bir haber sitesinden alındığı, “Başbakanlık çalışanı meçhul kişiden şok ihbar mektubu” başlıklı yazı çıktısı olduğu belirlendi. Yazının sonunda el yazısı ile yazılmış "26.11.2015 tarihinde Daire Başkanlığı tarafından Sayın İstihbarat Başkanına arz edilmiştir” not ve imza olduğu kaydedildi. 4 sayfalık e-posta çıktısının üzerindeki bilgiden [email protected] adresinden, 'FETÖ' şüphelisi Tuğamiral Hasan Kulaç’a ait [email protected] adresine gönderilen e-posta çıktısı olduğu belirlendi. Dokümanların 'FETÖ' soruşturmasıyla ilgili olduğu değerlendirildi. Yine Yıldırım'ın odasında ele geçirilen fişleme dosyasında, TSK personeli hakkında tablo şeklinde düzenlenmiş kişisel bilgiler ve açıklama kısmında farklı konularda sınıflandırmalar yapıldığı belirlendi. 11 sayfalık fişlemelerde, müspet, ehli-cemaat, hangi görüşe müzahir olduğu, Alevi, Sünni, Kürt, tehlikeli, zararsız, ateist, dindar gibi ifadeler kullanılması dikkat çekti.

"Ayda bir ihbar edin, aileleriyle vurun"

Örgütün Karargah’taki kozmik odasından çıkan belgeler arasında TSK içinde 'FETÖ’nün çalışma programı da yeraldı. Maddeler halinde “menfiler” yani örgüte uzak veya olumsuz bakanlarla ilgili yapılması gerekenler şöyle anlatıldı: "Yeni gelen okul komutanının tam olarak tanınması ve yapılacak hamlelerin ona yapılması gerekir. Yani biz, menfilerin hangi açıklarını bulursak daha fazla ceza aldırabiliriz. Bunu netleştirmek için de okul komutanının özelliklerini bilmek gerekir.  Öncelikli hedefimiz ilk 50’de bulunan menfiler olacak. Bu menfileri özellikle 7’lik rehber talebelere zimmetlemek ve sürekli açıklarını aranacak. Çoğunu zimmetledik. 

Darbe şüphelisi Hüseyin Yıldırım’da ele geçirilen belgeler...

"Araştırmalar sonucunda elde edilen kayda değer bilgileri en hızlı şekilde mektuba çevirmek. İlk 50’de bulunan her menfi için en az ayda bir mektup yazılacak. İlk 50’de yer alan menfileri abilere verip özellikle kamp dönemlerinde bu menfileri psikolojik olarak yıpratmak. Menfilerin ailelerine yönelik çalışmalar yapılacak çoğunun seceresini araştırma aile fertleri ve yakın akrabalarından vukuatı bulunanlarından tespit edilecek."

Akar, Akıncılar'a böyle götürüldü

Darbe girişiminin çatı iddianamesine giren görüntülerden birin de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, Akıncılar Üssü’nü götürülmek üzere helikoptere bindirilmeden hemen öncesine aitti. Kamera görüntüsünden alınan fotoğrafta Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar’ın yanında 'FETÖ’cü Tümgeneral Mehmet Dişli, Koruma Personel Bakım Kıdemli Başçavuş Abdullah Erdoğan, Özel Kuvvet Personeli Kurmay Yüzbaşı Onur Özdemir, Özel Kuvvet Personeli Üsteğmen Mehmet Aytaç yeralıyor.