İngiltere'de gazeteler, Suriye'nin Halep kentinden gelen tahliye haberlerine geniş yer veriyor. Guardian gazetesinin, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile yaptığı bir röportajdan derlenen ve tam sayfa görülen haberi de dikkat çekiyor.
Gazete, Trudeau'nun "Popülizm ve korku yükselişte çünkü küreselleşme çok fazla kişiyi yüz üstü bıraktı" sözlerini başlığına taşıyor.
Spotunda ise, "Korkunun siyasi çıkar için kullanıldığı bir dünyada Trudeau farklı bir yol seçti" ifadelerini kulanıyor.
Donald Trump'ın ABD'nin başkanı seçilmesi, Brexit referandumunun sonuçları ve milliyetçi partilerin yükselişini değerlendirmesi istendiğinde Trudeau şunları söylüyor:
"Dünya çapında popülizm ile ayrımcılığa ve korkuya dayalı söylemin yükselişi açısından baktığımızda, şu an karşı karşıya kaldığımız, küreselleşmenin orta sınıf için işlemediği gerçeğine dayanıyor."
Gazete, Trudeau'yu, "Feminizm, Suriyeli mülteciler ve LGBT hakları konularındaki görüşleriyle ilerici kesimi memnun eden bir sosyal medya yıldızı haline dönüşmüş" bir lider olarak tanımlıyor ve dünyanın geri kalanının aksine "ticarete, göçe ve çeşitliliğe açık olduğunu" kaydediyor.
"Ancak Trudeau görevdeki ikinci yılına girerken, ihmal edilmiş hisseden kişilerin endişelerine yönelik farklı bir alternatif bulduğunu dünyaya göstermenin baskısı altında" diyor gazete.
Trudeau'nun, Avrupa Birliği ve Kanada arasında Ekim ayında imzalanan serbest ticaret anlaşmasını ve iki yeni boru hattı projesini alternatiflere örnek olarak gösterdiği aktarılıyor.
Trudeau, dünyanın gözünün üzerinde olduğunun farkında olduğunu söylüyor ve ekliyor:
"Açıkçası, küresel perspektifleri ve büyümeyi herkesin işine yarayabileceği şekilde kullanabileceğimizi gösterirsek, bu, dünyanın farklı yerlerinde baş gösteren belirsizliği, öfkeyi, popülizmi yatıştırır."
Gazete, Trudeau'nun şimdiye kadarki en büyük sınavını Donald Trump'ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla Ocak ayında vereceğini savunuyor.
Trudeau ve Trump'ın zıt siyasi görüşlerine dikkat çeken gazete, Trump'ın Müslümanları ülkeye geçici olarak sokmamayı düşündüğünü, Trudeau'nun ise ülkeye gelen Suriyeli mültecileri havaalanında karşıladığını hatırlatıyor.
Gazeteye göre, Trudeau'ya bu soru sorulduğunda, Kanada Başbakanı iki ülke arasındaki ayrılıklardan çok ortaklıklara dikkat çekiyor.
Birleşik Krallık'ta "iki anne ve bir babadan olacak" tüp bebeklerin onaylanması da gazetelerde yer buluyor.
Tarihi olduğu kadar tartışma da yaratan bu kararla, bebeklerin, ölümcül genetik hastalıklarla doğmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
3 kişiden yapılacak bebeklere izin
Geliştirilen bu teknikle, annenin hastalık taşıyan mitokondrileri, vericiden alınan sağlıklı mitokondrilerle değiştiriliyor.
Ancak mitokondrilerin kendi DNA'sı bulunuyor.
Dolayısıyla, bu birleşim sonucu ortaya çıkan çocukta, öz anne ve babasının yanında eser miktarda da donör DNA'sı bulunuyor.
"3 ebeveyinli" ilk çocuğun 2017 sonunda doğması bekleniyor.
İngiliz gazeteler Suriye'den gelen haberleri ele alırken insan hikayelerinin yanı sıra bir ayrıntıya da dikkat çekiyor. Haberlere göre İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson dün Rusya ve İran Büyükelçileri'ni çağırarak, "Halep halkının çektiği acılardan ötürü derin endişelerini" kendilerine iletti.
Haberlere göre Johnson, iki ülkenin liderlerine de "Halkın bir kısmının son dakikada kaçmalarına izin verdikleri için övgü beklememeleri gerektiği" mesajını iletti.
Times gazetesi 'Johnson Halep'in kaderi için İran ve Rusya'yı suçluyor' başlığını kullanıyor. Daily Telegraph ise 'Halep'ten ilk tahliyeler gerçekleşirken, Boris Moskova'yı azarladı' başlığıyla haberi veriyor.
Independent gazetesinin savunma ve diplomasi muhabiri Kim Sengupta ise İngiltere'nin Suriye'ye, Irak Şam İslam Devleti'ne (IŞİD) karşı savaşmaları için muhalifleri eğitecek yeni bir ekip gönderdiğini yazıyor.