Abisi; 17 yaşındayken Siyabend’e bıçakla saldırdı, evden kovdu. Siyabend yoğun bakımda kaldı ama yılmadı ve suç duyurusunda bulundu. Şimdi bir yandan hayatına devam ediyor, bir yandan da uğradığı nefret suçunun cezasız kalmaması için hukuk mücadelesi yürütüyor.
"Bu haber şiddete ilişkindir. Detaylara girilmese de yaşananlar aktarılmaktadır. İçerik daha önce şiddete, ayrımcılığa, nefrete uğrayan ya da şahit olan kişiler için o anları tetikleyebilir, travmatik etkiler yaratabilir. Böyle bir durumda size destek olabileceğini düşündüğünüz ruh sağlığı uzmanına ulaşabilir, şehrinizdeki LGBTİ oluşumu ile bağlantıya geçebilir veya destek için [email protected] a mail atabilirsiniz" notuyla başlayan Kaos GL'den Yıldız Tar'ın haberi şöyle:
Siyabend İstanbul’da yaşayan 20 yaşında eşcinsel bir genç. Oyuncu olmak istiyor, bunun için hem özel dersler alıyor hem de sınavlara hazırlanıyor. LGBTİ+ haklarını savunmak için eylemlere katılıyor, kendi hakları için mücadele ediyor.
Bütün bunları yaparken bir yandan da bundan 3 yıl önce, 2015 senesinde, henüz 17 yaşındayken maruz kaldığı şiddetin cezasız kalmaması için hukuk mücadelesi yürütüyor.
Siyabend 17 yaşındayken abisi cinsel yönelimini öğrendi. Bunun ardından hem Siyabend’i birlikte yaşadıkları evden kovdu hem de bıçakla saldırdı. Siyabend saldırının ardından darp raporu aldı. Saldırının psikolojik etkileriyle 20 gün sonra tekrar hastaneye kaldırıldı ve 3 gün boyunca yoğun bakımda kaldı. Siyabend kendini hazır hissettiğinde suç duyurusunda bulundu ve soruşturma aşamasının ardından 31 Ocak 2017’de abisi hakkında “kasten yaralama, silahlı tehdit ve hakaret” suçlarından dava açıldı. Davada şimdiye kadar dört duruşma görüldü. Karar verilmesi beklenen duruşma 4 Aralık saat 10.50’de İstanbul Anadolu 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Siyabend; yaşadıklarını, hukuk mücadelesini ve davadan beklentilerini KaosGL.org’a anlattı.
7 Haziran 2015 seçim çalışmaları sırasında küçük abisinin kendisini gökkuşağı bayrağıyla gördüğünü söyleyen Siyabend, “Büyük abim de böylece cinsel yönelimimi öğrenmiş oldu. Yaklaşık beş ay sonra büyük abim birlikte yaşadığımız evde bana saldırdı. Kafama bardak fırlattı ve ardından bıçakla saldırdı. Özellikle yüzümü hedef alarak beni darp etti” dedi.
Siyabend, aynı günün akşamı hastaneye gidip darp raporu aldı. Kendi deyimiyle “hemen şikayetçi olamadı” ve “travmatik bir süreç yaşadı”:
“Yaşadıklarımın ardından, saldırıdan 20 gün sonra yoğun bakıma kaldırıldım. Çok travmatik ve stresli bir süreçti benim için. Ben hastanede yoğun bakımda yatarken abim gelip başımda bekleyen arkadaşlarımı tehdit etmiş. Uyanır uyanmaz polisler geldi, ifade verdim.”
Siyabend, abisinin ifadesinde kendisine saldırdığını itiraf ettiğini ancak buna başka gerekçeler gösterdiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Abim beni dövmekle kalmayıp bir yandan da tüm aile fertlerine kimliğimi ifşa etti. Aile fertlerine, ‘kötü yolda’ dedi benim hakkımda. Rızam dışında bütün aile fertleri cinsel yönelimimi öğrenmiş oldu. Bu da ailemin diğer üyeleri ile ilişkimi de zedeledi.”
Şiddete uğrayan ve yaşadığı evden kovulan Siyabend, uzunca süre iş aradığını ancak işe girecekken bile ‘ya abim beni bulursa’ korkusu yaşadığını anlattı. Ancak bazen davadan vazgeçmeyi düşünse de yılmadı ve kendi ifadesiyle, “nefret suçu cezasız kalmasın” diye hukuk mücadelesi başlattı:
“Çok yakınımdan biri, abim bana bu hayatta en büyük kötülüğü yaptı. Darp etti, evden kovdu, tüm aileme cinsel yönelimimi ifşa etti. Ben davadan vazgeçmek istedim bir noktada, uğraşmak istemedim. Ama başka bir zaman başka bir insana zarar verebilir diye düşünüp vazgeçmedim. Bana yapılan bu nefret suçunun cezasız kalmaması gerektiğini düşündüm. Her duruşmada da bunun bir LGBTİ+ davası olduğunu da söylüyorum. Kazanırsak emsal teşkil etmesini ümit ediyorum. Artık güçlü hissediyorum çünkü yalnız olmadığımı biliyorum. Duruşma için destek bekliyorum.”