17.11.2014 - Alman basınından özetler

17.11.2014 - Alman basınından özetler

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde, G-20 zirvesinden erken ayrılan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e ilişkin bir yorum dikkat çekiyor:

“Putin, Brisbane'den G-20 Zirvesi resmi olarak sona ermeden ayrıldı, buna da pazartesi günü yeniden çalışacak olmasını gerekçe gösterdi. Belki de uzun dönüş yolculuğunu bir bilanço çıkartmak için kullanmıştır. Rus halkı milliyetçilik bulutları altında başkanlarına ve onun otoriter yönetim biçimine destek veriyor. Ne var ki ekonomide tehlike çanları çalıyor, sermaye çıkışı, rublenin değer kaybetmesi, petrol fiyatlarının düşmesi; bunların yanı sıra Rusya'ya uygulanan yaptırımlar… Yıllardır ekonominin modernleştirilmesi ve çeşitlendirme ile riskin azaltılması gündemde. Putin yönetiminde, bu yönde fazla bir şey yapılmadı. Putin'in kalıcı, kapsamlı bir kalkınma için Batı'ya ihtiyacı var. Batı gerçek bir işbirliğine de seve seve hazır olabilirdi, ancak devletler hukukunun sürekli ihlal edildiği koşullar altında olmamak kaydıyla. Bu anlamlı tek ölçüt!”

Mannheimer Morgen gazetesinde de aynı konuda bir yoruma yer veriliyor:

“Batı, yaptırım musluğunu kısmamalı, hatta belki daha da açmalı. Putin'in fevri tepkileri, yaptırımların Rus ekonomisini dara soktuğunun göstergesi. Aksi takdirde Putin, Alman birinci kanalı ARD ile mülakatında, Alman kamuoyunu kendi tarafına çekebileceği umudunu taşıdığını söylemezdi. Ancak neyse ki Almanya'da Putin'e anlayış gösteren kesim küçüldü.”

Der Tagesspiegel'deki bir yorumda yaptırımların Rusya'yı zorladığını savunuluyor:

“Yaptırımların uygulanacağının ilan edilmesinden bu yana Rusya sermaye çıkışı ile savaşıyor. Yatırımcılar yatırım yapmıyor, rublenin değeri düşüyor, keza petrol fiyatları da… Doğalgaz ihracatından elde edilen gelir, modernizasyon konusunda duvara toslamış rejim için hayati öneme sahip. Ayrıca Moskova, Rusya yanlısı ayrılıkçılara da milyarlar havale etmek zorunda, bölgesel ekonominin çökmesinden sonra bu paraların sadece bir yoksullar yurdunun işletmesinde kullanılmaması kaydıyla tabii.”

Hannoverische Allgemeine Zeitung'da ise hafta sonu Hannover kentinde düzenlenen ve olaysız sona eren ‘Holiganlar Selefilere Karşı' mitingi ele alınıyor.

“Polisin stratejisi başarılı oldu. Holiganların mitingini yasaklama girişimi başarısızlığa uğrayınca, polis Köln'deki gibi şiddet olaylarının meydana gelmesini engellemeye öncelik verdi ve bu hedefe yoğunlaştı. Zaten başka ne yapabilirdi ki? Eğer yaralıların olduğu, maddi hasarın meydana geldiği sokak çatışmaları yaşanmış olsaydı, güvenlik görevlilerine aptal muamelesi yapılacaktı. Küçük fakat potansiyel olarak şiddete eğilimli grupları kontrol altına almak için binlerce polisi hareket geçirmenin maliyetinin ağır olup olmadığı siyasi olarak yanıtlanması gereken bir soru. Her ne olursa olsun Hannover bir mesaj verdi: Polis ve mahkemeler, holiganların ve aşırı sağcıların toplanma hakkına çok dar sınırılar çekmeyi başardı. Sendikalar, siyasi partiler ve kiliseler, karşıt protestolar ile kışkırtma ve huzursuzluk propagandasını yaymaya çalışanlara karşı uyanık olduklarını açık bir şekilde gösterdi.”