T24 - İstanbul Erkek Lisesi mezunları, ABD'den gelip okula sınavsız kaydedilen öğrenciye tepkilerini dün kamuoyuna 'Açık Mektup'la sürdürdü.
Her zaman 180 yeni öğrenci alan ünlü okula 181. öğrencinin torpil le alındığı öne sürülmüştü.
Radikal gazetesinden Ayça Örer'in haberine göre, Türkiye’nin en yüksek puanlı okullarından İstanbul Erkek Lisesi’ne sınav dışında bir kayıt yapılmasına öğrenci velilerinin ardından okulun mezunları da tepki gösterdi.
Mezunlar dün ‘Kamuoyuna Açık Mektup’ başlığıyla basına ilan vererek “Denklik aranmaksızın yapılan usulsüz kayıt işlemine karşı çıkarken, çeşitli hakaretlere ve hatta tehditlere maruz kaldık” dedi. Ancak hazırlanan metin mezunları böldü. Kimileri metni desteklerken kimileri fazla ‘hamaset’ yüklü buldu.
Tartışma ABD’den gelen Z.Y.Y. isimli öğrencinin ‘başarı kriteri gözetilmeksizin’ nakille İstanbul Erkek Lisesi’ne kaydedilmesiyle başladı. Her yıl 180 öğrencilik kontenjanı olan okulun öğrenci sayısının 181’e yükselmesiyle Alman hükümetiyle yapılan denklik anlaşmasının tehlikeye gireceğini söyleyen veliler, olayı protesto etti. Dava konusu olan olayın ardından, öğrenci okula 15 gün gelmedi. ‘Aile inatlaşıyor’
Mezunların imza kampanyasını başlatan isimlerden 1974 mezunu Fatih Aydın, ‘+1’ diye bahsettiği öğrencinin kaydının okul aile birliği ve okul müdürünün itirazlarına rağmen gerçekleştirildiğini söylüyor: “Olayı duyduktan sonra mezunlar olarak sivil inisiyatif geliştirdik. Öğrencinin ailesi ve dostları internette bizim bu eleştirimize karşı mezun arkadaşlarımızı hedef gösteren yazılar yayımladı. Olayın güncelliğini yitirmemesi için hızlı bir kampanya yaptık.”
Kampanyayı öğrencinin okuldan alınmasına kadar sürdürmeyi hedeflediklerini anlatan Aydın ekliyor: “Aile inat içinde. Yaptığı işten geri adım atmak niyetinde değil. Sivil polis eşliğinde okula getirilen çocuklarının psikolojisini ihmal ediyorlar.” Aydın kendisinin mezun olduğu dönemde okulların ayrı sınavları olduğunu hatırlatıp, İstanbul Erkek Lisesi’nin Anadolu Lisesi sınavından çıkartılarak özel bir statüye kavuşturulması gerektiğini de vurguluyor.
İmzacılardan Orhan Bilge de itirazlarının okulun standardının bozulmasına olduğunu belirtiyor: “Dışarıdan baypas yapılması bizi rahatsız etti. Çok zor girilen bir okul burası, seviyesinin bozulmasını istemiyoruz.” ‘Hamasi bir metin’
Metinde imzası olmayan ama aynı kaygıları paylaşan Bülent Yılmazer, hukuki sürecin sonuçlanmasını bekliyor. Yılmazer, metni ‘derdini iyi anlatamadığı için’ imzalamadığını ve ‘hamasi’ bulduğunu söylüyor. İlanın yarattığı tartışmalar arasında okul logosu da var. Logo altına “Sarı Siyahlılar Ne Senden Ne Eserinden Vazgeçer” yazılmasını istemeyenlerin itirazları sonucu ilanda logo yer almadı. Başöğretmen: Çok direndim
Okulun internet sitesinde Başöğretmen Dr. Sakin Öner imzasıyla yayımlanan yazıda, “Bir devlet memurunun direnebileceği son noktaya kadar direndim. Bu vesileyle uluslararası anlaşmaların mevzuata yansıtılmamasından doğan boşlukta, istenmeyen gelişmeleri önleyecek bir mekanizma olmadığını gördüm” ifadesi var. Öner hedef saptırılarak kendisinin öğrencilerine hedef gösterilmesine sitem ederken ancak onların okula sahip çıkmalarından gurur duyduğunu belirtiyor.