"Bu suça ortak olmayacağız" diyen akademisyenlere gözaltı!

"Bu suça ortak olmayacağız" diyen akademisyenlere gözaltı!

Güneydoğu'da yaşanan sokağa çıkma yasakları ve çatışma ortamı neticesinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin “Bu suça ortak olmayacağız” metne imza attıkları gerekçesiyle Kocaeli, Bursa, Bolu ve Erzurum'da gözaltına alınan 28 akademisyenin tamamı serbest bırakıldı

Kocaeli'nde gözaltına alınan 'Barış İçin Akademisyenler' inisiyatifinden 21 kişi ile Bolu ve Bursa'da gözaltına alınan üçer kişinin savcılıktaki ifadelerinin ardından serbest bırakıldıkları belirtildi. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Erzurum Atatürk Üniversitesi Felsefe Bölümü'nden Ramazan Kurt da yurt dışı yasağı konarak serbest bırakıldı.

Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde 3 akademisyenin evinde arama yapılırken, Giresun Üniversitesi, imzacı öğretim üyesini görevden uzaklaştırdı. Gaziantep'te 4 ve Mersin'de 20 akademisyene soruşturma açıldı. Arel Üniversitesi metne imza atan 9 akademisyenin okulla ilişiğini keserken, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, bildiride imzası bulunan İzmir'deki çeşitli üniversitelerde görevli 37 akademisyen hakkında ‘Devletin Güvenliğine Karşı İşlenen Suçları' kapsayan TCK'nın 302. maddesi gereğince soruşturma başlatıldığı bildirildi.

 

Kocaeli'de 21 gözaltı

 

Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı yürüttüğü soruşturma kapsamında, "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılamak" ile "terör örgütü propagandası yapmak" gerekçesiyle gözaltına alınan 21 kişi, savcılıktaki sorgularının ardından serbest bırakıldı.

Kocaeli Üniversitesi Senatosu, bildiriye destek veren akademisyenlere ilişkin şu açıklamayı yaptı:

"11.01.2016 tarihinde, çeşitli üniversitelere mensup bir grup akademisyen tarafından yayınlanan bildiri, tüm yurtta olduğu gibi üniversitemizde de büyük infial yaratmıştır. Devletimizin birliği ve bekası için güvenlik güçleri tarafından vatan toprağında teröre karşı verilen kahramanca mücadeleyi, bu uğurda dökülen şehit kanlarını hiçe sayarak 'katliam ve kıyım' olarak nitelendirmek demokratik hak ve özgürlük kavramı ile asla bağdaşmamaktadır. Terörün her türlüsünün karşısında yılmadan duran Kocaeli Üniversitesi, bazı akademisyenlerin bu yaklaşımını teröre destek olarak görmekte ve yayımlanan bildiriyi şiddetle kınamaktadır. Bu bağlamda kurumumuzdaki ilgili kişiler hakkında Rektörlüğümüzce idari soruşturma süreci başlatılmış olup, kamuoyuna saygıyla duyurulur."

 

Bolu'da 3 akademisyenin evinde arama

 

Bolu'da bildiriye imza veren Dr. Ülkü Güney, Doç. Dr. Selime Güzelsarı ve Prof. Dr. Barış Kılıçbay'ın evlerine bu sabah erken saatlerinde arama kararı ile ekipler geldi. Bianet'in Eğitim Sen Bolu Şubesi Hukuk Sekreteri Zehra Kulalı Gezçici'den aldığı bilgiye göre üç akademisyenin ev, işyeri ve araçlarındaki aramaya dair kararda bildiriden bahsedilmezken, örgüt üyeliği suçlaması yer aldı.

Akademisyenlerin evlerindeki aramada cep telefonlarına da el konuldu. Aramaların ardından terörle mücadele ekiplerince emniyete götürüldü. Bildiriye imza veren babası Dr. Mehmet Ali Kılıçbay da destek için Barış Kılıçbay'ın yanında. Akademisyenler, savcılıktaki sorgularının ardından serbest bırakıldı.

 

Giresun Üniversitesi'nden uzaklaştırma

        

Giresun Üniversitesi de bildireye imza atan bir öğretim üyesinin görevden uzaklaştırıldığını duyurdu. Üniversiteden yapılan açıklama şöyle:

"Terör örgütü PKK'ya karşı yürütülen operasyonları 'katliam' olarak nitelendiren ve teröre destek amaçlı yayımlanan bildiri kapsamında üniversitemizce ivedilikle soruşturma başlatılmış ve Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği'nin 26. maddesi uyarınca görevden uzaklaştırılma kararı alınmıştır."

 

Gaziantep'te 4 akademisyene disiplin soruşturması

 

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörlüğü tarafından "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin yayımladığı bildiride imzası bulunan araştırma görevlisi Çağrı Aslan, Yrd. Doç. Dr. Fulya Doğruel, Yrd. Doç. Dr. H. Pınar Şenoğuz ile Yrd. Doç. Dr. Rana Gürbüz hakkında Rektörlük tarafından disiplin soruşturması başlatıldı.

Söz konusu akademisyenler hakkında YÖK ve savcılık tarafından da soruşturma açıldığı öğrenildi. 

 

Mersin’ de 20 akademisyene soruşturma

 

Mersin Üniversitesi Rektörlüğü, bildiriye imza attığı belirlenen 20 akademisyen hakkında idari soruşturma başlattı.

 

Uludağ Üniversitesi'nde üç gözaltı

 

Bursa'da Uludağ Üniversitesi'nde Barış İçin Akademisyenler Girişimi'nin imza metnine destek veren Şule Akköse Aydın, Aylin Çakı ve Gökhan Yavuz Demir üniversite kampüsünde gözaltına alındı. Gözaltına alınan üç akademisyen de serbest bırakıldı.

 

Ne demişlerdi?

 

'Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi' 11 Ocak'ta Ankara ve İstanbul'da düzenledikleri basın açıklamalarında "Bizler bu suça ortak olmuyoruz" başlıklı bir bildiri yayınladı. Türkiye ve yurt dışından 89 üniversiteden 1128 akademisyenin imzaladığı bildiride şöyle deniyordu:

"Türkiye Cumhuriyeti; vatandaşlarını Sur'da, Silvan'da, Nusaybin'de, Cizre'de, Silopi'de ve daha pek çok yerde haftalarca süren sokağa çıkma yasakları altında fiilen açlığa ve susuzluğa mahkûm etmekte, yerleşim yerlerine ancak bir savaşta kullanılacak ağır silahlarla saldırarak, yaşam hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı başta olmak üzere anayasa ve taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınmış olan hemen tüm hak ve özgürlükleri ihlâl etmektedir.

Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesini, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılmasını, gerçekleşen insan hakları ihlallerinin sorumlularının tespit edilerek cezalandırılmasını, yasağın uygulandığı yerde yaşayan vatandaşların uğradığı maddi ve manevi zararların tespit edilerek tazmin edilmesini, bu amaçla ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerinde giriş, gözlem ve raporlama yapmasına izin verilmesini talep ediyoruz."

Müzakere koşullarının hazırlanmasını ve kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulmasını, hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz."

 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘aydın müsveddeleri’ dediği ‘Barış İçin Akademisyenler’i suç örgütü lideri Sedat Peker,  “Oluk oluk kan akıtacağız ve akan kanlarınızla duş alacağız” diye tehdit etmişti.