Amasya’daki Yeni Çeltek Kömür İşletmesi’nde gece vardiyasında çalışan işçiler, bareti, kazma ve küreği yanında, tam çürümemiş madenci cesedine ulaştı. Cesedin, 19 Mart 1965’te 69 işçinin yaşamını yitirdiği grizu patlamasında madenden çıkarılamayan 7 işçiden birine ait olduğu tahmin ediliyor.
Kayıp işçilerin aileleri haberi duyduklarında heyecanlandıklarını belirterek, “Babam gelmiş gibi sevindim. Ben babasız büyüdüm, baba günü görmedim, gidip bir kez mezarını ziyaret edemedim. Babamın en azından bir mezarı olacağı için çok sevinçliyim” dediler.
Cumhuriyet'ten Mehmet Menekşe'nin haberine göre 19 Mart 1965 yılında Amasya’nın Merzifon ilçesine bağlı Çeltek Linyit işletmesinde sabaha karşı grizu patlaması meydana gelmiş 126 işçiden 69’u yaşamını yitirmiş, 7’si de toprak altında kalmış, 58 madenci de yaralanmıştı. Toprak altında kalan 7 madenciden birine 53 yıl sonra yerin 900 metre altında ulaşıldı. Yeni ocak açma çalışmaları sırasında madenciler yerin 900 metre altında baret, kazma ve tam çürümemiş durumda bir maden işçisi cesedi ile karşılaştılar. Bölgenin 1965’teki patlamadan sonra kapatılan bölge olduğu belirtilirken, Cumhuriyet savcılığı olay ile ilgili araştırma başlattı.
Türkiye Maden İşçileri Sendikası Yeni Çeltek Şube Başkanı Cemil Güven olay ile ilgili yaptığı açıklamada arşivlere göre, cesedin bulunduğu bölümde 19 Mart 1965 yılında grizu patlaması meydana geldiğini ve kazada 69 işçinin hayatını kaybettiğini söyledi. Kayıp işçinin kimliği Adli Tıp’ta yapılacak incelemenin ardından ortaya çıkacak.
1965 grizu patlamasında toprak altında kalan yedi işçiden biri olan Salih Köse’nin oğlu Satılmış Köse işçilerin cesedine ulaştığı haberini duyunca babası gelmiş gibi çok heyecanlandığını belirterek gözyaşlarına boğuldu. Samsun Ladik Köseoğlu köyünde yaşayan ve şu anda İzmir’de çocuklarının yanında bulunan 68 yaşındaki Satılmış Köse babası madende kaldığında beş yaşında olduğunu belirterek, “Babam gelmiş gibi sevindim. Ben babasız büyüdüm, baba günü görmedim, gidip bir kez mezarını ziyaret edemedim. Babamın en azından bir mezarı olacağı için çok sevinçliyim. Babamın madende kaldığını biliyorum ama babam ile ilgili hiçbir şey hatırlamıyorum. Siyah beyaz bir vesikalık fotoğrafı vardı, onu büyütüp eve astım, babamdan kalan başka hiçbir şey yok. Babamın en azından bir mezarının olmasını istiyorum. Çok özledim, baba günü görmedim. Çok duyguluyum şu an” diye konuştu.
Babası madende göçük altında kalıp da çıkarılamayan Samsun Havza Aşağı Susuz Köyü nüfusuna kayıtlı işçilerden Mehmet İpek’in kızı Aysel Ergen de babasının mezarının olmasını istedi. Haberin kendisini çok heyecanlandırdığını belirten Ergen, “Babam madende kalınca ben beş yaşındaydım, şu an 68 yaşındayım. Hayal meyal hatırlıyorum. Cenazesi çıkarılan işçilerin cenazeleri köye getirilmişti. Ben babasız büyüdüm, babamın bir mezarı bile yoktu. Babam sanki kayıp gibiydi, babamın mezarını bile ziyaret edemiyordum. İnşallah babam göçük altından çıkar da bir mezarı olur” ifadelerini kullandı.