2015 Uluslarası Hrant Dink ödülleri bu gece törenle sahiplerini buldu. Bu yılki Hrant Dink ödülünü Suudi Arabistan'dan insan hakları savunucusu Samar Badawai ile KaosGL paylaştı.
Agos gazetesi önünde 2007 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden gazeteci Hrant Dink’in doğum günü olan 15 Eylül’de verilen Uluslararası Hrant Dink Ödülleri'nin yedincisi İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen bir törenle sahiplerini buldu.
Ceylan Ertem ve Eileen Khaçaduryan’ın sahne aldığı gecede, her sene dünya üzerinde ilham veren kişi ve oluşumları selamlayan ‘Işıklar’a ek olarak özel bir versiyon da yer aldı. ‘Işıklar 1915’ bölümünde, yüz yıl önceki Ermeni Soykırımı’nda İttihat Terakki’nin tehcir kararına uymayıp, Ermenilere yardım eden, saklayan, tehciri geciktiren devlet görevlileri, elçilik mensupları ve sivil toplum savunucuları anıldı. 2015’te dünyada ilham veren kişi ve oluşumları selamlayan ‘Işıklar’ bölümünde ise Suruç Katliamı’nda hayatını kaybeden 35 kişi anıldı.
Badawi törene gelemedi
Agos'ta yer alan habere göre, Hrant Dink Ödülü’nü kazanan isimlerden Suudi Arabistanlı kadın hakları aktivisti Samar Badawi, yurtdışına çıkış yasağı olduğu için ödülünü bizzat alamadı. Ülkede kadınların oy hakkı ve araba kullanma hakkı başta olmak üzere pek çok kampanyayı başlatan, kadınların yaşadığı sorunları uluslararası platformlara taşıyarak Suudi Arabistan’da kadın hakları savunucularının sembolü haline gelen Badawi’nin ödülünü, beraber çalıştığı insan hakları savunucusu Elsa Saade aldı.
Saade konuşmasında, Hrant Dink’in “Ruh halimin güvercin tedirginliği” başlıklı yazısına gönderme yaptı; “onun düşünceleri ve bu ödül, özgürlüğü arayan tüm güvercinlerle dayanışma işareti” dedi.
Ödüle Türkiye’den, Ankara’da kurulan ve 20 yıldır devam eden dergi hayatının yanı sıra toplantılar, eylemler, oluşturulan kütüphane gibi yollarla LGBT mücadelesinin önemli oluşumlarından biri halien gelen Kaos GL layık görüldü.
Kaos GL adına ödülü alan, derneğin kurucularından Ali Erol şunları söyledi:
“Nasıl ki Ermeni toplumu ‘merhamet değil adalet istiyoruz’ diyorsa, LGBT toplumu da ‘buradayız, alışın, gitmiyoruz’ diyor. Irkçılığa ve milliyetçiliğe karşı mücadele etmeden homofobiye karşı mücadelemizde başarılı olamayacağımızı biliyoruz.”
Sınırların açılması mesajı da veren Erol, ‘bizleri süs olarak görüp sevmeye kalkanlara çekinmeden, gönül kapınızı değil, sınır kapınızı açın diyoruz. Deport şantajından ve misafir zulmünden vazgeçin, Ermenistanlı işçilerin oturma ve çalışma hakkını tanımanız gerek diyoruz. Ermenistan sınırını şartsız ve bir an önce açmanın lütuf değil tarihi ve aktüel bir gerek olduğunu hatırlatıyoruz’ ifadelerini kullandı.
“Sevgili Hrant’ın hayatına mal olan Ermeniye yönelik tarihsel tavmadan kurtulma önerisini, tersinden kendi üstümüze almadığımız sürece, Türk’ün kendi paranoyasından çıkış yolu belirlemediği sürece ne kadar siyasi açılım yaparsan yap, o zehir etrafı kirletmeye devam edecektir. Bizlerin canları istediğinde düşman olarak görenlere, o ulusun bir sahte bütün olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmiyoruz.”
Törenin sonunda Kaos GL ekibinin ‘Neredesin aşkım’ sloganı salonda ‘buradayız aşkım’ cevabı ve alkışlarla karşılandı.