28 Kasım 2010: Diplomasinin 11 Eylül'ü

28 Kasım 2010: Diplomasinin 11 Eylül'ü
T24 - Wikileaks dünyanın diplomatik sırlarını yayınladı. New York Times, The Guardian, Der Spiegel ve Le Monde gazetelerinin aynı anda internetten yayına verdiği belgeler Amerikalı diplomatların Washington’la yazışmalarını içeriyor. Beyaz Saray, yayımlanan belgeleri yalanlamadı ancak belgerin "ABD dış politikasının ifadesi" olmadığını savundu.  ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, bugün saat 17:15'te basın toplantısı düzenleyecek.  DİPLOMASİNİN 11 EYLÜL’Ü251 bin 287 belgenin en eskisi 1966 yılına dayanıyor, en yenisi ise Şubat 2010’da yazılmış! Belgeler arasında en geniş yeri 7 bin 918 telgraf ile ABD’nin Ankara büyükelçiliğinin yaptığı yazışmalar tuttu. Ankara 577 gizli belge yollamış. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle: 251.287 Wikileaks’in yayınladığı toplam telgraf sayısı. Bunlar arasında “top secret” yani çok gizli belge yok. Ancak en az 15 bin 652 belge “gizli” statüsü taşıyor. 274 Belgelerin toplandığı elçilik sayısı. En çok ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden kripto gönderilmiş. Ancak belgelerde Uganda’ya kadar her ülkeden gelen yazışmalar var. 8.017 ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan gönderilen telgraf sayısı. Bazılarının altında bizzat Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın imzası bulunuyor. 7.918 Türkiye’den gönderilen kripto sayısı. Türkiye en çok kripto gönderen ülke. Ankara’dan giden mesajların 577 tanesi gizli  belge sayılıyor. 15.365 Washington ve elçilikleri arasındaki yazışmalarda Irak’ın ismi 15 bin 365 kez geçiyor. Irak’la birlikte İran da en çok adı geçen ülkeler arasında... 

'WikiLeaks terör örgütü sayılmalı'  WikiLeaks, ABD'nin dış ilişkilerine dair yayımladığı belgelerle dünyanın gündemine otururken ülkelerden tepki topluyor. Çin hükümeti WikiLeaks'i sansürlerken, Avustralya site hakkında soruşturma açtı, Ahmedinejad ‘fitne’ dedi, Berlusconi kahkaha attı, ABD’li üst üzey bir yetkili ise Wikileaks için ‘terör örgütü’ dedi.

Tüm dünyada Wikileaks depremi yaşanıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı’na ait belge ve yazışmaların sitede yaynlanmasından sonra dünyanın her yerinden konuyla ilgili tepkiler geliyor.

Wikileaks’a karşı en ilginç tepkilerden biri, Temsilciler Meclisi İçgüvenlik Komitesi Başkanı Peter King’den geldi. King, "Wikileaks’e terör örgütü gibi davranılmalı" dedi. Senato’nun İçgüvenlik Komitesi Başkanı Joseph Lieberman de, açıklanan belgelerin sayısız insanın hayatını ve özgürlüğünü tehlikeye attığını savundu.

Washington’un yeni Pakistan Büyükelçisi Cameron Munter da Pakistanla ilgili bölümlerin ülkesi iki ülke arasındaki ilişkilere etkisini, “güçlü ilişkilerde iniş çıkışlar olabilir” diyerek değerlendirdi. Pakistan dışişleri bakanlığı Sözcüsü Abdul Basit de “hassas dökümanların sorumsuzca ifşa edilmesini kınıyoruz” sözleriyle ülkesinin bakışını açıkladı.

 

ABD’nin İngiltere Büyükelçisi Louis Susman da yaptığı açıklamada İngiltere ve dünyadaki tüm müttefiklerini açıklanan belgeler hakkında uyardıklarını söyledi.

Fransız hükümeti Wikileaks’ın ABD Dışişleri’ne ait belgeleri ‘demokrasiye saldırı’ olarak nitelendirdi. Hükümet sözcüsü Francois Baroin, ülkesinin belgeler açıklanmadan önce uyarıldığını ve Fransa'nın bir NATO üyesi olarak ABD’yi diplomatik sırların korunması konusunda desteklediklerini açıkladı

BERLUSCONİ KAHKAHAYLA KARŞILADI

İtalyan basının, Başbakan Silvia Berlusconi’nin belgeler karşısındaki ilk tepkisinin kahkaha atmak olduğunu yazdılar. İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini ise yaşananları dünya diplomasisinin 11 Eylül’ü olarak nitelendirdi.

Reuters’ın verdiği habere göre, belgelerde ABD’li yetkililer tarafından ‘son derece zayıf’ olarak nitelendirilen Afganistan Devlet Başkanı Hamit Karzai’nin bir sözcüsü belgelerin ülkesi ile ABD arasındaki ilişkilere hasar vermeyeceğini söyledi.

AHMEDINEJAD: FİTNE

Belgelerin yayınlanmasına en sert tepkilerden biri İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’dan geldi. İran haber ajansı İRNA’ya gore Ahmedinejad belgeleri yeni bir ABD 'fitnesi' olarak nitelendirdi. Ahmedinejad bir soru üzerine, Arap hükümetlerinin İran’ı vurması konusunda ABD’yi teşvik etmesi hakkındaki belgelerin Wikileaks tarafından sızdırılmadığını, bunun ABD’nin yürüttüğü psikolojik savaşın bir parçası olduğunu da iddia etti.

ÇİN’DEN SANSÜR ARABİSTAN'DAN OTO SANSÜR

Çin belgelerin yayınlanmasına sansür koyarken, Avustralya belgelerin yayınlanmasının kendi yasalarını ihlal edip etmediğini araştırmak için bir soruşturma başlattı.

Suudi Arabistan hükümetinden konuyla ilgili bir açıklama gelmezken, Suudi Arabistan’ın İran’a karşı saldırı düzenlenmesi yönündeki isteklerine dair belgelere ülke basınında yer verilmedi.

Wikileaks'in yayımladığı belgelerde yer alan bilgiler şöyle: Pakistan istedi, Türkiye Hindistan'ı çağırmadı

Wikileaks'te yayınlanan belgelere dayanarak Hindistan'da yayımlanan Times of India'da Türkiye'nin Pakistan'ın isteği üzerine Hindistan'ı bir zirveye davet etmediğini yazdı.Birçok ülke belgelerde kendisi ile ilgili yer alan detayları araştırıyor. Hindistan da belgelerde Türkiye'nin Hindistan'ı istemediğine dair ipuçları olduğunu konuşuyor.

Times of India'da yayınlanan bir haberde, Pakistan "uluslararası toplum için genelde baş ağrısı olan 'kabus' bir ülke" tanımlaması yapılıyor ve Türkiye'nin Pakistan'ın isteği üzerine Hindistan'ı bir zirveye davet etmediği yazıyor.

Wikileaks belgelerine dayanan haberde şu ifaderler yer alıyor:

"Türkiye-ABD arasındaki haberleşmeler Pakistan'ın Hindistan'ın Afganistan'daki varlığından korktuğunu gözler önüne seriyor. Belgelere göre ABD'li müsteşar William Burns ile Türk diplomat Rauf Engin Soysal'ın bir buluşmasında, Türkiye'nin Hindistan'ı Afganistan'ın komşuları zirvesine Pakistan'ın hassasiyetleri nedeniyle davet ettirmediği anlaşılıyor.

Soysal'ın açıklamalarında Türkiye'nin Hindistan'ı Pakistan'ın hassasiyetleri nedeniyle davet etmediği, ancak buna rağmen Pakistan'ın Hindistan'ı dışlamasını hata olarak gördüğü anlaşılıyor."

Konsolosluk çalışanlarına casusluk talimatı verildi ikileaks, Amerikalı diplomatların Washington’la yazışmalarını yayınladı. Çoğu son üç yıla ait olan belgelerde en çok üzerinde durulan konu İran! Telgraflar Suudiler’in ABD’ye defalarca  “İran’a saldırın” çağrısında bulunduğunu gösteriyor. Belgelere göre Amerikan Dışişleri Bakanlığı, en az 33 ülkedeki konsolosluk çalışanlarına istihbarat bilgileri toplama direktifi verdi. BM TEMSİLCİLERİ CASUSLUK YAPTI  Wikileaks’in açıkladığı belgeler, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın BM temsilcikleri ile diğer ülkelerdeki 33 elçilik ve konsolosluğa “istihbarat toplama direktifi” gönderdiğini ortaya çıkardı. Buna göre, Washington, diplomatları aracılığıyla müttefiklerine bile casusluk yapmış. ABD’nin BM temsilciliğinde çalışanlardan, BM Genel Sekreteri de dahil olmak üzere birçok BM görevlisi hakkında bilgi toplamaları istenmiş. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un yönetim ve karar verme tarzı ile sekreterlik üzerindeki nüfuzu hakkında bilgi toplanmış. Ayrıca BM yetkililerinin detaylı biyometrik bilgileri, kullandıkları iletişim sistemlerinin şifreleri, kredi kartı numaraları ve uçuş kartı numaraları bile istenmiş. BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan ülkelerin temsilcilerinin de “biyografik ve biyometrik bilgilerinin” tespit edilmesi için emir verilmiş. Benzer şekilde, aralarında Londra, Paris ve Moskova’nın da bulunduğu 33 Ameriken dış temsilciliğinde çalışanlardan istihbarat toplamaları talep edilmiş. Afrika’daki elçiliklerden de detaylı askeri istihbarat bilgileri istenmiş. Kahire, Tel Aviv, Kudüs, Amman, Şam ve Riyad temsilcilikleri, Hamas ve Filistin Yönetimi yetkililerinin seyahat planlarını ve kullandıkları araçları tespit edip bildirmekle görevlendirilmiş. TÜRKİYE İRAN’DA İKİLİ OYNUYOR Yine belgelere göre, İtalya Dışişleri Bakanı da Türkiye’nin İran konusunda ikili oynadığını söylüyor. Başka bir belgede de, Türkiye’nin İsrail-Suriye görüşmeleri konusunda takıntılı bir tavır sergilediği belirtiliyor. Suudilerden iran’a saldırı çağrısı Belgelere göre, Suudi Arabistan Kralı Abdullah, İran’ın nükleer programını durdurmak için ABD’den defalarca bu ülkeye saldırmasını istemiş. Ortadoğu’daki Amerikan temsilciliklerinin belgelerinden birinde, “Suudi Kralı sık sık ABD’ye İran’a saldırmasını öğütlüyor” deniliyor. Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçisi Adil el Cubeyr 2008’de Amerikalılara, “Kral, size yılanın başını kesmenizi söylüyor” demiş. Ürdün ve Bahreynli yetkililer de İran’ın nükleer programının, askeri müdahale de dahil olmak üzere her ne şekilde olursa olsun durdurulmasını istemiş. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısırlı liderler İran’dan “şer”, “varoluşsal tehdit” ve “bizi savaşa götürecek bir güç” olarak söz etmiş. İsrail askeri istihbarat şefi Tümgeneral Amos Yadlin geçen yıl, “İsrail, İran’ı hafife alıp, 11 Eylül’de ABD’nin şaşırdığı gibi şaşırmayacak” demiş.  Berlusconi ve Putin aşırı yakın  Roma’daki Amerikalı diplomatlar 2009 yılındaki bir yazışmada İtalya Başbakanı Berlusconi ve Rusya lideri Putin arasında artan yakınlığa dikkat çekti. İkilinin birbirine çok pahalı ve lüks hediyeler aldıklarını söyleyen diplomatlar “Berlusconi Putin’in Avrupa’daki sözcüsü haline geldi” dedi. Belgelerde ikili arasında iletişimi sağlayan Rusça konuşan bir İtalyan olduğu da belirtildi. Randevu isteyenle mahkum pazarlığı Amerikalı diplomatlar Guantanamo Körfezi’ndeki hapishaneye boşaltmak için buradaki kişilerin farklı ülkelere dağıtılmasını sağlamaya çalışıyordu. Bunu yaparken Slovenya’ya Başkan Barack Obama ile görüşmek istiyorlasa bir mahkum almaları gerektiğini söyledi. Ada ülkesi Kiribati’ye ise mahkumları almaları karşılığında milyonlarca dolarlık yardım teklifi yapıldı. Yazışmalarda Belçika’nın mahkum almasının Avrupa’daki yerini güçlendirmek için ucuz bir yöntem olacağı da belirtildi. El kaide terörünün finansörü Suudiler Belgelerde El Kaide gibi Sünni terörist örgütlerin en büyük finansörünün Suudi Arabistan olduğu belirtiliyor. Ayrıca Katar’ın teröristlerle mücade etmekten kaçındığı belirtiliyor. Sarışın hemşiresi olmadan gezmiyor Belgelere göre Afganistan lideri Hamid Karzai “paranoyakça hareket ediyor” ve Libya lideri Kaddafi ise sürekli sarışın bir hemşireyle dolaşıyor. İran K. Kore’den füze almış 24 Şubat 2010 tarihli bir belgeye göre, İran Kuzey Kore’den 19 füze satın almış. Bu belgeyle ilgili haber yapan New York Times gazetesi, ABD Başkanı Barack Obama’nın ricası üzerine belgenin tamamını yayımlamadı. Ancak yayımlanan kısımlarda “Gizli Amerikan istihbarat değerlendirmelerine göre İran, bir Rus tasarımına dayanan gelişmiş füzeler aldı. BM-25 olarak bilinen füzenin Kuzey Kore versiyonu nükleer savaş başlığı taşıma kapasitesine sahip. İran’dan fırlatılırsa, savaş başlıkları Berlin de dahil olmak üzere Batı Avrupa’ya ulaşabilir” deniliyor. Belgelere 3 milyon kişinin ulaşımı vardı Dün akşam saatlerinde, ABD’nin 250 elçilik ve konsolosluğuna ait, ve ABD vatandaşlarına gösterilmesi yasak olan toplan 251.287 yazışma tüm dünyaya yayıldı. Pekiyi bu kadar bilgi nasıl ele geçirildi? ABD, 11 Eylül sonrasında, dünyadaki ABD yetkilileri arasında bilgi akışında bir boşluk olmaması, sağlıklı bir paylaşım gerçekleştirilebilmesi için “Spirnet” adı verdiği, ABD ordusuna ait internet sistemini, elçiliklerin de kullanımına açtı ve tüm arşivleri birleştirdi. Böylece ordudaki her konumdan asker ve görevli de, elçiliklerin iç yazışmalarına ulaşabilmeye başladı. Bu sayede, Irak’ta görev yapan ve haftanın yedi günü, günde 14 saatini internet başında geçirebilen 22 yaşındaki Bradley Manning, bilgileri bir Lady Gaga Cd’sine kopyaladı ve sonra da tüm dünyaya yayan Wikileaks ile paylaştı. Tutuklanan ve yargılaması devam eden Manning bilgileri nasıl ele geçirdiğini bir internet sohbetinde şöyle anlatmıştı: “Lady Gaga CD’sine benzer bir Cd ile geldim, müziği sildim, sonra da dosyaları sıkıştırdım. Kimse bir şeyden şüphelenmedi. Amerikan tarihinin en büyük data döküntülerini ayırırken, Lady Gaga dinledim”. HER LİDERE İSİM TAKMIŞLAR 

 

Yayımlanan belgelerde, Rusya lideri Putin'den ‘sürü lideri’, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'den ‘çıplak imparator’ olarak bahsediliyor. Almanya Başbakanı Merkel'in risk almadığı ve yaratıcı olmadığı beliritlirlken, Afganistan Devlet Başkanı Karzai ‘paranoyak’ olarak tanımlanıyor. İran lideri Ahmedinejad ‘Hitler'le karşılaştırılıyor. 

Belgelerde, liderlerin özel hayatına ilişkin bilgiler de var. Libya lideri Kaddafi'nin uzun süredir ‘şehvetli bir Ukraynalı hemşire’ ile birlikte olduğu , Berlusconi'nin çılgın partileri sevdiği ve İlham Aliyev'in eşi Mihriban Aliyev'in çok sayıda esteik ameliyat geçirdiği bildiriliyor. 

MERKEL TEFLON...

Alman Der Spiegel'in bugün piyasaya çıkacak yeni sayısının kapağı da bu konuya ayrılmış durumda. Önce Twitter'dan yayımlanan kapakta, belgelerde liderlerin nasıl adlandırıldığına yer veriliyor. 

Dergiye göre, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad için 'Hitler', Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy için 'çıplak imparator', Almanya Başbakanı Angela Merkel için 'teflon', Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai için de 'paranoyak', Rusya Başbakanı Vladimir Putin için 'sürü lideri' ve Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev için ise 'korkak ve çekingen' ifadeleri kullanılıyor.