Stuttgarter Zeitung gazetesi, Joachim Gauck'un Türk hükümetine ve Başbakan Erdoğan'a son derece net mesajlar verdiği görüşünde. Yorumda Erdoğan'ın Avrupa Birliği konusunda nasıl bir politika izleyeceğini göstermesi gerektiği vurgulanıyor:
"Son aylarda Türkiye Başbakanı Erdoğan dünyaya kendini bir 'demokrat' olarak değil, 'başına buyruk bir despot‘ olarak sundu. Bu açıdan Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un Erdoğan'a karşı net ve nesnel şekilde formüle edilerek yönelttiği eleştiri, Erdoğan için büyük bir şans. Şimdi Erdoğan'ın bu şansı kullanıp kullanmayacağı bekleniyor. Bugüne kadar kendisini eleştirenleri ya siyasi olarak yok etti ya da onları görmezden geldi. Gauck ise topu ise ona attı. Şimdi kendinden emin Başbakan Erdoğan'ın ülkesinin Batı'ya yönelmesinden yana mı karşı mı göstermesi gerekiyor. Avrupa Birliği'ne karşı mı yoksa yana mı?"
Handelsblatt gazetesi ise Türkiye'de son aylardaki gelişmeler ışığında Joachim Gauck'u net ve açık mesajlar vermemekle eleştiriyor. Yorum şöyle:
Türkiye yolsuzluk, Twitter yasağı ve artan milliyetçilikle 10 yıl öncesine göre Avrupa Birliği'ne daha uzak bir noktada. Bu bakımdan Almanya Cumhurbaşkanı Gauck'dan Ankara ziyaretinde, Türklerin AB üyeliği arzusuna ilişkin çok daha net ifadeler kullanması beklenirdi. Türk hükümeti, Taksim Meydanı'ndaki direnişi coplayarak bastırıyor, yargıya ve polis teşkilatına müdahale ediyor. Tüm bunlar hakkında açıkça konuşmak için önemli bir fırsat oluşmuştu. Ancak maalesef Joachim Gauck bir kez daha cesaret gösteremedi. Peki şimdi değilse, ne zaman? İşte bunu Cumhurbaşkanı'ndan öğrenmek istiyoruz.
Die Welt gazetesi de Gauck'un Türkiye ziyaretine dair değerlendirmelere yer veriyor. Gazete, Gauck'un Türk hükümetinin politikalarına dair değerlendirme yapma hakkı olduğunu belirtiyor. Sebebini ise şöyle açıklıyor;
"Erdoğan her geçen gün Avrupa Birliği'nden, Avrupa kulübünün bir üyesi olmak için belirli kuralları tanıyan devletlerden daha da fazla uzaklaşıyor. Gauck'un, işte bu Avrupa topluluğu adına Türkiye politikalarındaki dilek ve gerçeklik arasındaki uçurumu dillendirmeye hakkı var. Ancak aynı zamanda otoriter bir rejimin alçaklığını bizzat yaşamış biri olarak Gauck, pozisyon almada kişisel olarak da bir sorumluluk hissediyor. Bu nedenle de Ankara'daki konuşmasında, hukuk devleti ve insan haklarına vurgu yaptı. Diplomasi nezaketini bir kenara bırakıp, endişesini anlatacak şiddetli kelimeler seçerek kendini korkutan gelişmelerden bahsetti. Bir Cumhurbaşkanı daha net olamazdı.“
Süddeutsche Zeitung gazetesinin ise Gauck'un Türkiye ziyaretine dair yorumu şöyle;
"Gauck, bir yıl önceki hükümet karşıtı kitlesel protesto gösterileri ve yine hükümetin odağında bulunduğu yolsuzluk skandalından sonra Türkiye'yi ziyaret eden ilk Batılı üst düzey temsilci. Gauck, sade konuşmasını tarihi bir an olarak adlandırdı. Gauck, yaptığı konuşma ile risk aldı, ama aynı zamanda bir yükümlülüktü. Türkiye'ye bu denli ilgi gösteren biri, ülkeyi zor zamanlarda da yalnız bırakmamalı."