"BALYOZ" DAVASI 7 ŞUBATTA İSTANBUL (A.A)

-"BALYOZ" DAVASI 7 ŞUBATTA İSTANBUL (A.A) - 14.01.2011 - ''Balyoz Planı'' iddialarına ilişkin görülen davanın bir sonraki duruşması 7 Şubatta yapılacak. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesindeki salonda görülen duruşmada, TRT spikerleri Hakan Kıra ve Ömer Ersöz iddianameyi okumaya devam etti. Spikerler, bugünkü duruşmada 583'üncü sayfadan okumaya başladıkları iddianamenin 678'inci sayfasına kadar geldi. Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken okuma işlemine ara vererek, duruşmayı 7 Şubata ertelediklerini açıkladı. Diken, duruşmaların 8, 9, 10 ve 11 Şubatta da görüleceğini kaydetti. Bu arada, gazeteci Mehmet Baransu tarafından savcılığa verilen 10 kasetin DVD'si ve suçlamaya konu olduğu gerekçesiyle soruşturma yapılarak dava açılmasına neden olan evrakın yer aldığı 6 klasörün yanı sıra sanıklar ve suçla ilgisi olmadığından adli emanete alınan 50 klasör taraf avukatlarına verildi. Buna göre, 10 DVD içerisinde ''Balyoz semineri'' ile ilgili olduğu iddia edilen ses kayıtlarının bulunduğu görülürken sanıklar ve suçla ilgisi olmadığı gerekçesiyle adli emanete alınan 50 klasörün bazılarında ise 1980 askeri müdahalesinden sonra sıkı yönetim döneminde yapılan yazışmalar yer alıyor. -DOĞAN'IN AVUKATININ AÇIKLAMASI- Bu arada, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz tarafından yapılan yazılı açıklamada, bugün gazetelerde yayımlanan ve Gölcük Donanma Komutanlığı içerisinde gerçekleşen bir arama sonucunda ele geçtiği belirtilen ''Balyoz Davası'' ile ilgili belgelerin dava dosyasına gönderilmesine ilişkin haberlere değinildi. İddianamenin kabulü ile birlikte sanıkların haklarındaki isnatları öğrendiği ve buna bağlı olarak savunma hazırlamaya başladıkları ifade edilen açıklamada, bu aşamadan sonra yeni delillerin ortaya konulmasının ancak mahkemenin vereceği kararla mümkün olduğu kaydedildi. Açıklamada, delilleri toplanmış ve iddianamesi hazırlanmış olan bir dosyaya soruşturma aşamasındaki dokümanların dahil edildiği belirtilerek, her defasında devam eden soruşturma dosyalarından dahil edilecek yeni delillerle savunma hazırlamanın mümkün olmadığı, bunun bir anlamda sanıklar hakkında soruşturmanın devam etmesi anlamına geldiği ifade edildi.  Bu uygulamanın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6'ncı maddesine aykırı olduğu savunulan açıklamada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılan müzekkerelere verilen cevapların 6 klasör halinde dağıtıldığı, kendi tespit ettikleri konular dışında birçok sahtecilik belirtisinin de bu dosyalarda bulunduğunun görüldüğü öne sürüldü.