"HASTANE" DAVASINDA 3 SANIĞA 320'ŞER YIL HAPİS İSTEMİ İZMİR (A.A)

-"HASTANE" DAVASINDA 3 SANIĞA 320'ŞER YIL HAPİS İSTEMİ İZMİR (A.A) - 11.04.2011 - İkinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından İbrahim Şahin ile bağlantılı olduğu öne sürülen iş adamı Ahmet Memiş ve aralarında başhekim, hastane müdürleri ile emekli askerlerin bulunduğu 46 sanığın, ''silahlı suç örgütü kurma, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, dolandırıcılık, hürriyeti tahdit, şantaj, kişisel özel verileri kaydetme, nitelikli yağma ve görevi kötüye kullanma'' suçlamasıyla yargılanmalarına başlandı. İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu 12, tutuksuz 14 sanık ile avukatları ve müştekiler katıldı. Dosya kapsamının yoğunluğu ve sanık sayısının fazla olmasından dolayı iki gün sürecek duruşmanın ilk oturumunda önce tutuklu sanıkların ifadeleri alındı. Sanıklar suçlamaları kabul etmeyerek, tahliye talebinde bulundu. Duruşmaya öğle arası verildi. -İDDİANAME- İddianamede, iş adamı Ahmet Memiş ile Kazım Yetkin ve Güven Aslan hakkında 35 ayrı suçtan toplam 320'şer yıla kadar hapis cezası isteniyor. Tutuklu sanıklar Ege Üniversitesi Hastanesi eski müdürü Nevzat Kaya ile Alsancak Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Müdürü Celal Ünal hakkında ''silahlı suç örgütü kurmak, rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak, görevi kötüye kullanmak'' suçlarından 45'er yıl hapis cezası talep ediliyor. Diğer sanıkların da değişik suçlardan 6 ile 21 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor. Olayların ayrıntılı olarak anlatıldığı 156 sayfalık iddianamede, savcılık makamına gönderilen ihbar mektubunda, ''Ergenekon terör örgütünün İzmir ilinde bağlantılarının olduğu, örgütün başında özel harekatçı İbrahim Şahin'in bulunduğu ve kendisiyle birlikte hareket eden emniyet görevlileri ve özel harekatçı polislerin olduğu, görevlilerden bir emniyet amirinin yanına gelen kişilerin, yasa dışı adam kaldırma, yaralama türü işler yaptıkları ve görev verildiğinde yasa dışı büyük işler yapabileceklerini söylediklerinin'' belirtildiği anlatılıyor. İddianamede, şüphelilerin bazı azınlıklara yönelik araştırma yaparak bilgi topladıklarına da yer veriliyor.     Başhekim, hastane müdürleri, emekli askerler ve iş adamlarının sanık olarak bulunduğu iddianamede, iş adamı Ahmet Memiş'in sanıklarla yaptığı telefon görüşmelerine de yer veriliyor.  Memiş'in, bir siyasetçinin eşine BMW marka otomobil hediye ettiği, fotoğraflarını çektiği ve ''Ergenekon'' dolayısıyla Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğü kendisini gözaltına alırsa her şeyin ortaya çıkacağını söylediği belirtiliyor. Memiş'in, Alsancak Diş Hastanesi Başhekimi Ali Şahinoğlu'nun ''Ergenekon''da suç ortağı olduğu, ''Ülkede fail meçhul cinayetler işlendiği sürece Güneydoğu sorununun çözülmeyeceğini, Bedrettin Dalan'ın kendisini Almanya'ya çağırdığını, korumalarıyla birlikte gideceğini, arkasında milyarlarca lira servetin bulunduğunu'' söylediği iddianamede yer alıyor. Sanık Memiş'in, Sinan Aygün'den 100 bin dolar istediğini, Aygün'ün kendisine ''Vallahi reis para yok'' dediğini, 10 gün sonra kasasında 2,5 milyon lira çıktığını anlattığı da kaydediliyor. -OPERASYON-           İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, 2010 yılının mart ayında yürütülen soruşturma kapsamında, 10 ilde, 40 adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda, aralarında ''Ergenekon'' davasının sanığı İbrahim Şahin ile bağlantılı olduğu öne sürülen iş adamı Ahmet Memiş ile Alsancak Diş Hastanesi Başhekimi Ali Şahinoğlu, Alsancak Diş Hastanesi Müdürü Celal Ünal, Ege Üniversitesi Hastanesi Müdürü Nevzat Kaya, Ergenekon davası sanıklarından emekli albay Levent Göktaş'ın sahibi olduğu güvenlik firmasının ortaklarından emekli astsubay İbrahim Gülmez, Genel Müdürü Ufuk Sever'in aralarında bulunduğu şüphelilerin ev ve iş yerlerindeki aramalarda 2 el bombası, 3 tabanca, kalaşnikof parçaları, çok sayıda fişek, üzerinde kamera bulunan saat ve anahtarlık, 7'si dizüstü 13 bilgisayar, hançer, tüfek dürbünü, telsiz ele geçirilmişti.    ''İhaleye fesat karıştırma, yaralama, şantaj ve baskı kurmak'' gibi çok sayıda suça karıştıkları belirlenen şüphelilerin borçlu iş adamlarının evlerine gidip ailelerini silahla tehdit ettikleri ileri sürülmüş, ayrıca bir iş adamının boşanmak üzere olduğu eşini izleyip, arkadaşıyla birlikte fotoğraflarını çektikleri, tehdit ettikleri, iş adamının da bu fotoğrafları çocuklarının velayetini almak, tazminat ve nafaka ödememek için kullandığı iddia edilmişti.  Sanıkların, Ege Üniversitesi ve Alsancak Diş Hastanesindeki ihaleleri kendilerine yakın firmaların almasını, bunun gerçekleşmemesi durumunda ise ihalenin iptal edilmesini sağladıkları belirtilmişti.