"NATO'nun takınması gereken tavır bu olmalı" İSTANBUL (A.A)

-"NATO'nun takınması gereken tavır bu olmalı" İSTANBUL (A.A) - 03.10.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bugün Rasmussen'in açıklamalarını okudunuz. Gerek Akdeniz'de bizimle mutabakatını o ifadelerde gördünüz. Bir mutabakat halinde de oradaki çalışmalarımız bizim aynen devam ediyor. Zaten NATO mensubu bir ülke olarak Türkiye'ye karşı NATO'nun takınması gereken tavır bu olmalıdır. Bunun dışında bir şey olamaz'' dedi. Başbakan Erdoğan, Güney Afrika seyahati öncesinde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde yaptığı açıklamanın ardından soruları yanıtladı.  Bir gazetecinin ''NATO Genel Sekreteri, PKK ile mücadelede konusunda Türkiye ile anlık istihbarat yapılacağını söyledi. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine Erdoğan, ''Bizim NATO ile bu tür anlık istihbarat paylaşımı gibi bu tür çalışmalarımız gerek NATO ile gerekse Amerika ile yaptığımız açıklamada söylemiştik devam ediyor. Bundan sonraki süreçte de, sayın Obama ile yaptığımız görüşmede de; 'Bundan asla taviz yok, bu kararlı bir şekilde devam edecektir' mutabakatını kendileriyle sağladık. Bugün Rasmussen'in açıklamalarını okudunuz. Gerek Akdeniz'de bizimle mutabakatını o ifadelerde gördünüz. Bir mutabakat halinde de oradaki çalışmalarımız bizim aynen devam ediyor. Zaten NATO mensubu bir ülke olarak Türkiye'ye karşı NATO'nun takınması gereken tavır bu olmalıdır. Bunun dışında bir şey olamaz.  Buradaki süreç Türkiye'nin İsrail ile, Türkiye'nin Güney Kıbrıs ile bir sorunudur. Burada Güney Kıbrıs yanlış hareket içindedir. Bu, müzakere sürecini adeta sabote eden bir süreçtir. Burada İsrail'i seçmesi ayrı bir sabote sürecidir. Yanına farklı güçleri almak için attığı bir adımdır.'' Bir gazetecinin ''ABD Savunma Bakanı bölgeye gitmeden önce bir açıklamada bulunuyor ve 'İsrail bölgede yalnızlaşıyor, Türkiye ile ilişkilerini düzeltmeli' diyor. Bu konuda açıklamalarınız nelerdir?'' sorusu üzerine de Erdoğan, şunları kaydetti: ''İsabetli bir açıklama yapmış. Her şeyden önce Türkiye gibi bir dostunu kaybetmek suretiyle İsrail bölgede yalnızlığı tercih etmiştir. İsrail halkı olarak değil, İsrail'in mevcut yönetimi böyle bir yanlışın içine düşmüştür. Her zaman söylüyorum, bizim bu noktadaki açıklamalarımız asla İsrail halkına yönelik değildir, hele hele ülkemdeki Musevi vatandaşlarıma yönelik hiç değildir. Bütün bu açıklamaların muhatabı tamamı ile İsrail yönetimidir. İsrail yönetimi kendi içindeki sıkıntılarını, kendi içindeki çatışmasını ne yazık ki İsrail'e bir bedel olarak ödetme durumuyla, İsrail'i karşı karşıya bırakmıştır. Amerikan bakanın yaptığı açıklama isabetlidir.''