Suudi Arabistan'da 10 yıl hapis cezasına çarptırılan blogger'ın eşi: Onun için mücadele ediyorum

Suudi Arabistan'da 10 yıl hapis cezasına çarptırılan blogger'ın eşi: Onun için mücadele ediyorum

"Ben aslında insan hakları aktivisti değilim.”

Bu sözler DW’ye konuşan Ensaf Haydar’a ait: “Aslında sadece normal bir hayat sürmek istiyordum. Çocuklarımla ve eşimle birlikte normal bir hayat.”

Aslında. Eşi Suudi Arabistan’da bin kırbaç cezasına çarptırılan ve eşi tutuklanmadan kısa bir süre önce çocuklarıyla Kanada’ya kaçan Haydar’ın hayatı normal olmaktan çok uzak.

Suudi blog yazarı Raif Bedevi üç yıl önce İslam'a hakaret ettiği gerekçesiyle 10 yıl hapis ve bin kırbaç cezasına çarptırılmıştı. Bedevi'yle sergilenen uluslararası dayanışmanın oluşmasında eşi Ensaf Haydar’ın önemli payı var. 36 yaşındaki Haydar, yardım ve destek toplamak için kıtadan kıtaya seyahat ediyor, insan hakları savunucularını ve siyasetçileri eşinin durumu hakkında bilgilendiriyor, basına röportajlar veriyor ve Twitter ile Facebook'ta da gayet faal.

Haydar, Deutsche Welle tarafından Bonn’da düzenlenen Global Medya Forumu’nda eşine “DW İfade Özgürlüğü Ödülü” verilmesi vesilesiyle bir video mesajı ile Alman kamuoyuna da seslendi tekrar ve eşi adına teşekkür ederek uluslararası kamuoyunun Bedevi’yi unutmaması çağrısında bulundu.

Suudi Arabistan için fazla liberal

Haydar Suudi rejimi eşini bu ağır cezaya çarptırmadan önce de kendisi için mücadele vermek zorunda kalmış. Hem de kendi ailesi içinde. Zira 14 yıl önce Raif Bedevi ile evlenmek istediğinde annesi ve babası buna şiddetle karşı çıkmış. “O zaman Raif benim için mücadele etti” derken sesi titreyen Haydar, “Bugün de ben onun için mücadele ediyorum” diyor.

Sorunlar 2006 yılında başladı. Raif Bedevi kurduğu “Suudi Liberaller” adlı internet sitesinde Suudi din polisi gibi uygulamaların kaldırılmasını talep ederek uluslararası alanda ilgi çektikten sonra, Riyad rejimi de özgürlükleri savunan blog yazarına bir anlamda savaş açtı. Eşine ülke dışına çıkmasını tavsiye ettiğini anlatan Ensaf Haydar, “Raif'e ‘Sana çıkış yasağı koyulmadan gidelim buradan’ dedim, ancak o Suudi Arabistan dışında hiçbir yerde yaşayamayacağını söyledi” diyor.

İlk yaralar iyileşmediği için ceza ertelendi

Resmi makamlar gerçekten de 2008 yılında Bedevi’nin ülke dışına çıkmasını yasakladı. Vatandaşlık hakları kısıtlanan blog yazarı, 2012 yılında da gözaltına alındı ve tutuklandı. İslam’a hakaret ile suçlanan Bedevi’ye ayrıca irtidad, yani İslam’ı terk etme suçlaması da getirildi. Suudi Arabistan’da cezası idam olan irtidad konusunda mahkemenin elinde bir delil bulunmuyor. Blog yazarı yine de 10 yıl hapis, bin kırbaç ve yaklaşık 194 bin euro para cezasına çarptırıldı.

Bedevi ilk kez 9 Ocak 2015'te Cidde'nin El Cefali camisinde cuma namazının ardından 50 kez kırbaçlandı. Ancak cezaevi doktorunun 50 kırbaç sonucu oluşan yaraların henüz iyileşmediğini, vücudunun yeniden kırbaçlanmayı kaldıramayacağını açıklamasının ardından, kırbaç cezasının uygulanması ertelendi.

Bedevi’nin babası özellikle ağır cezadan yana

Ailesi ise Bedevi’nin yanında değil. Babası oğlu ile arasına mesafe koymakla kalmayıp, bir Suudi televizyon kanalına açıklama yaparak oğluna özellikle ağır bir ceza verilmesini istediğini söyledi. Hem Bedevi’nin ailesi hem de eşi Ensaf Haydar’ın ailesi muhafazakar çizgide. Sadece Bedevi’nin insan hakları aktivisti olan kız kardeşi Samar başından itibaren kardeşine destek oldu. Ancak Samar Bedevi için de Suudi Arabistan’dan çıkma yasağı var, ayrıca Raif Bedevi’nin avukatlığını da yapan eşi Velid Ebu El-Hair de siyasi gerekçeler ile hapiste bulunuyor. Ensaf Haydar’ın ailesinden de ses yok. Haydar ailesinden tek bir telefon bile gelmediğini anlatıyor.

Ensaf Haydar 2012 yılında üç çocuğuyla önce Kahire’ye, ardından Beyrut’a kaçmış, Beyrut’ta sığınma başvurusunda bulunduğu Kanada Büyükelçiliği’nden de iltica hakkı almıştı. 2013'ün kasım ayından bu yana Kanada’da yaşayan Haydar, Quebec'te imkanlar dahilinde yeni bir hayat sürmeye çalışıyor.

Çocukların babalarını özlediğini belirten Haydar, Bedevi’nin anısını canlı tutmak için çocukların evin farklı bölümlerini kendisinin en sevdiği renklere boyadığını anlatıyor. “Babalarının neden hapiste olduğunu anlamıyorlar” diyen Haydar “Bazen bana ‘Babamız tüm söylediklerini dile getirmek için, bizimle Kanada’ya taşınana kadar bekleyemez miydi?’ diye soruyorlar” şeklinde konuşuyor.

Kanada sürgününde korku ve ümit

Ensaf Haydar ve çocuklarının tek tesellisi, Raif Bedevi’nin telefonları. Haftada ortalama iki kez çalıyor telefon. “Her seferinde nasıl olduğunu soruyorum kendisine” diyor eşi, “O da her seferinde ‘İyiyim, iyiyim’ diyor ama ben sesinden bunun doğru olmadığını anlıyorum.”

Endişe ve korku Ensaf Haydar’ın hayatının ayrılmaz parçaları. Özellikle de Raif Bedevi’den bir süre telefon gelmeyince. O zaman da kendini hayallerle avutmaya çalışıyor Haydar: “Herhalde bana sürpriz yapmak istiyor, aslında birazdan burada olacak ve kapıyı çalacak, ardından da en sevdiğimiz şarkıyı dinleyeceğiz birlikte, diye hayal kuruyorum.”

Ancak bu tablo hala bir hayal olmaktan öteye gidebilmiş değil.