"RECEP BEY EZBERİNİ BOZDU" MERSİN (A.A)

-"RECEP BEY EZBERİNİ BOZDU" MERSİN (A.A) - 15.05.201 - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Biz, '12 milyon 715 bin yoksul var diyorduk. Bir itirafta bulundu Recep Bey. Recep Bey ezberini bozdu, itiraflar dönemine başladı. 'Siz 12 milyon 715 bin diyorsunuz, bu rakam resmi rakamdır, yoksul sayısı bundan daha fazla' dedi. İlk kez Cumhuriyet tarihinde bir başbakan resmi rakamların üzerinde çok daha fazla yoksul olduğunu itiraf etti'' dedi. Kılıçdaroğlu, partisince Mersin Tevfik Sırrı Gür Stadı önündeki alanda düzenlenen mitingde, ''iktidarın, memlekette istikrar var dediğini, bu istikrarın halkın değil, Recep Bey'in istikrarı olduğunu'' ileri sürdü. Kendisini dinleyenlere ''kimin istikrarı var?'' diye soran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ''Elbette Recep'in istikrarı var, Recep'in durumu çok iyi keyfi de yerinde. Her türlü imkana sahip. Sanıyor ki bütün vatandaşlar böyle. Şimdi emekli kardeşlerime soruyorum: Sizin durumunuz iyi mi?'' Kılıçdaroğlu, ''hayır'' cevabı alınca şöyle dedi: ''Yapmayın ya siz doğruyu söylemiyorsunuz, ya Recep Bey. Kim doğruyu söylüyor? Halk doğruyu söyler. Recep Bey, 'emekliye zam yaptık durumu çok iyi, imkanı çok iyi, hatta yaz tatillerini Kanarya Adaları'nda geçiriyor emekliler' diyor. Öyle mi? Sizi gidi emekliler sizi, yaz tatilinizi Kanarya Adaları'nda yaparsınız bizim haberimiz olmaz. Emekli kardeşlerime sesleniyorum: İşin şakası bir tarafa sizin hakkınızı en fazla savunan genel başkan benim.''  Emeklilerin milli gelirden pay alması gerektiğini söyleyen genel başkanın da kendisi olduğunu, İntibak Yasası'nı çıkaracağını söyleyen genel başkanın da yine kendisi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Emeklilerin hakkını dile getiren benden başka genel başkan var mı? O zaman 9 milyon emeklinin 9 milyonunun da oyunu istiyorum 12 Haziran'da'' diye konuştu. -KADINLARA- Kılıçdaroğlu, kadınlara seslenirken de şunları kaydetti: ''Annelere sesleniyorum, eli öpülesi annelere...Size seçme ve seçilme hakkını veren parti CHP'dir. Bunu unutmayın. Şimdi ikinci büyük değişime imza atacağız. 13 Haziran'dan sonra ilk dört ayda her yoksul aileye, her hanede kadının banka hesabına en az 600 lira para yatıracağız, onu namerde muhtaç etmeyeceğiz, o sosyal devletin koruması altında olacak, çoluk çocuğunun rızkını sağlayacak. Bizim ülkede yaşanan yoksulluğu, tarihe gömmek gibi bir misyonumuz var, yoksulluğu yönetmeyeceğiz; tümüyle bitireceğiz tümüyle. Türkiye'de herkesin karnı doyacak. Aile sigortası getireceğiz. '12 milyon 715 bin yoksul var' diyorduk. Bir itirafta bulundu Recep Bey. Recep Bey ezberini bozdu, itiraflar dönemine başladı. 'Siz 12 milyon 715 bin diyorsunuz, bu rakam resmi rakamdır, yoksul sayısı bundan daha fazla' dedi. İlk kez Cumhuriyet tarihinde bir başbakan resmi rakamların üzerinde çok daha fazla yoksul olduğunu itiraf etti. Ama bu kardeşiniz hesap uzmanı, bu kardeşiniz bütün hesapları yaptı, bu kardeşiniz yoksul sayısını 15 milyon 600 bin olarak aldı, en az 600'ü öyle buldu.'' Kılıçdaroğlu, önce ''parayı nereden bulacaksınız?'' dediklerini, daha sonra baktılar ki para var, bu kez ''Biz zaten veriyoruz'' dediklerini savunarak, ''Bize, 'biz sizden daha fazla veriyoruz' demeye başladılar. Niye yoksulluk var o zaman veriyorsan? Devletin harcadığı 100 liradan 2 lirayı ayırdığınızda Türkiye'de yoksulluk bitiyor. Kararım var, bu ülkede bir çocuk bile yatağa aç girmeyecek'' dedi. Annelerin çocuklarını doğurduktan sonra beslediklerini, büyüttüklerini, yemeyip yedirdiklerini, giymeyip giydirdiklerini, içmeyip içirdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Anneler boğazlarından kesip üniversite kazansın diye çocuklarını dershanelere gönderdiler. Ama ne yaptılar? Bir milyon 700 bin çocuğun umuduyla oynadılar'' dedi. Kılıçdaroğlu, annelere seslenerek, ''Sizin çocuklarınızın umutlarıyla oynayan bir siyasal partiye oy verecek misiniz?'' diye üç kez sorduktan sonra, hayır yanıtını alınca teşekkür ederek, şöyle devam etti: ''Doğru siyasetten yanasınız, çocukların da hakkı var, bundan da yanasınız. Bakın bizim bir projemiz de çocuk bütçesi. Hiçbir siyasi parti çocuk bütçesi lafını ağzına almadı, hiçbir çocuk aç yatmayacak, her çocuğun karnı doyacak. Çocuk bütçesinden çocuklar rahat bir nefes alacak; bizim hedefimiz bu. Sosyal devleti yeniden ayağa kaldıracağız. Sosyal devleti, yani bizim devletimiz, yani halkın devleti kimseye muhtaç olunmayan bir devlet, herkesin karnının doyduğu, alın terinin değerli olduğu, toplumun örgütlendiği, taşeron düzeninin olmadığı, taşeronlaşmasının sona erdiği herkesin kadrolu, sendikalı, toplu sözleşme hakkının olduğu bir düzeni yeniden getireceğiz.'' Kılıçdaroğlu, 2 milyon taşeron işçisinin, 9 milyon emeklinin bulunduğunu vurgulayarak, ''İşçilerin hakkını koruyan, örgütlerini savunan onlara sendikalı toplu sözleşmeli uluslararası standartta hak vermeyi savunan tek lider benim, tek parti CHP'dir'' diye konuştu.