-"SANDIKLARI 'EVET'LERLE PATLATACAĞINIZI GÖRÜYORUM" İSTANBUL (A.A) - 10.09.2010 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, rdefeeranduma 1 gün kaldığını belirterek, "Kapı kapı dolaşacağınızı biliyorum. 'Evet'ler ile sandıkları patlatacağınızı görüyorum" dedi. Erdoğan, Arnavutköy Taşoluk Mahallesi'nde cuma namazı çıkışında parti otobüsünden vatandaşlara hitap etti. Referanduma bir gün kaldığını anımsatan Erdoğan, "Kapı kapı dolaşacağınızı biliyorum. 'Evet'ler ile sandıkları patlatacağınızı görüyorum. Karşımızdaki bu manzara bunu gösteriyor ve bu manzara artık 'Yetti' diyor, 'Artık bu mevcut elbise bu vücuda dar geliyor' diyor. Onun için ileri demokrasi, onun için özgürlükler, onun için üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçiyoruz'' dedi. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Kim bu üstünler? Statükocular, oligarşinin her çeşidi. Bunun içinde yargı, bürokrasi var. İşte bütün bunlara bu yeni düzenlemeyle benim milletim 'dur' diyecek. Parlamentoda 14 gün, 14 gece bizi uğraştırdılar. Bu parlamentodan çıkmış olsaydı, bugün belki de halk oylamasını yapmayacaktık ama bize dediler ki 'iki maddeyi çekin, 24 maddeye evet'... Neydi o iki madde? Anayasa Mahkemesinin yapısı. Neydi? Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yapısı. 'Peki niye çekelim?' dedik. Dediler ki 'Siz bunu kendiniz için yapıyorsunuz.' Neresini kendimiz için yapıyoruz?'' -ANAYASA MAHKEMESİ YAPISINDAKİ DEĞİŞİKLİK- Anayasa Mahkemesinin 11 üyesi bulunduğunu anımsatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Anayasa Mahkemesinin 4 yedek üyesi var. Bu 4 yedek asıl olacak ve bunlar 65 yaşına kadar görevlerine yine devam edecek. Değişen ne var? İki tane yeni üye geliyor. Bu iki üyeyi Cumhurbaşkanımız seçecek. Cumhurbaşkanımız bu tercihleri zaten kullanıyordu. 17 üyeye çıkacak. Bu Anayasa Mahkemesinin de talebi. Onlar da daha rahat çalışmanın gayreti içindeler. Dedik ki biz meclise sunuyoruz. Meclisten geçti. İtiraz ettiler Anayasa Mahkemesine. Anayasa Mahkemesi ne dedi, ufaktan bir redaksiyon yaptı 'uygundur' dedi. Üstelik yürütmenin bazı yetkileri de kısıtlanıyor. Niye? Çünkü TBMM bu işin içinde yok. Üç tane üyelik. Birisi barolardan bir üyelik için üç isim gelecek. O üç ismin içinden bir tanesini meclis tercih edecek.'' -''DEVRAN DEĞİŞİYOR''- ''Bugüne kadar yüksek yargıyı hep kendi arka bahçeleri olarak gördüler ama şimdi devran değişiyor. Şimdi ne oluyor? Milletin ön bahçesi oluyor'' diye konuşan Erdoğan, şunları söyledi: ''Aynı şekilde HSYK'da meclis var mı? Yok. Sadece şu mevcut durum ki bizden önce de vardı. Neydi? Adalet Bakanı ve müsteşar doğal üye. Değişen bir şey yok. Üstelik de adalet bakanının yetkileri kısıtlanıyor. Şimdi bunu getiriyoruz. Anayasa Mahkemesi, yürütmenin yetkilerinin kısıtlandığını da ifade ediyor. Üç tane daire ve bu üç dairenin hiçbirine adalet bakanı girmiyor. Sadece müsteşar katılıyor. Adalet bakanı, sadece 22 kişilik heyetin başkanı. İstediği zaman vekaletini verecek. Bunun dışında adalet bakanı çoğu zaman işin dışında.'' -''BİZ SİZİ BİLİRİZ''- AK Parti için ''Kendi yargısını oluşturacak'' denildiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti: ''Biz sizi biliriz. Gerek Sayın Moğultay gerekse Oktay, 3 bin kişiyi yargıya doldurdular. Sayın Moğultay'ın televizyon bantlarını dinledik. Ne diyor? 'Kendi kadromuzu oraya yerleştirmeyeceğiz de MHP'lileri, Refah Partilileri mi dolduracağız?'. Kadere bak ki şu anda MHP bunların peşine takıldı.'' Yargının, ''Kimsenin ne ön ne de arka bahçesi olduk'' dediğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bunları bize anlatmayın. Biz damdan düştük. Biz yargıda kimlerin nasıl ön bahçe, arka bahçe olduğunu biliriz ama biz diyoruz ki burada bir gerçek var. Nedir o gerçek? Kararınızı açıklarken ne diyorsunuz? 'Türk milleti adına' der. İşte biz sizden bunu istiyoruz. Madem ki 'Türk milleti adına' diyorsun, o zaman milletin ön bahçesi olmaya mecbursun.'' -''KADINLARIN HAKLARINI ANAYASAL TEMİNAT ALTINA ALIYORUZ''- Anayasa değişiklik paketiyle kadınların haklarını ve çocuk istismarının önlenmesini anayasal teminat altına aldıklarını belirten Erdoğan, anayasa değişikliği için vatandaşlardan referandumda ''Evet'' demelerini istedi. ''Artık bir devlet memurunun hanımı örtülü mü örtüsüz mü, içiyor mu içmiyor mu, Alevi mi Sünni mi, evine kimler gelir gider, artık bu fişleme dönemine son veriyoruz'' diyen Erdoğan, şunları dile getirdi: ''Mecliste MHP ile el ele vererek, başörtülü kızlarımızın eğitim özgürlüğünü sağlayalım istedik. Bunun için anayasa değişikliğine gitmemiz gerekiyordu. MHP ile yaptığımız çalışma neticesinde bunu 411 oyla meclisten geçirdik. Bunu Anayasa Mahkemesine hangi parti götürdü? Yanında bir de DSP vardı. Baykal'ın ve Kılıçdaroğlu'nun imzası vardı. Kılıçdaroğlu şimdi ne diyor? 'Başörtü sorununu ben hallederim' diyor. Ben de diyorum ki Sayın Kılıçdaroğlu, dürüstsen, doğru konuşuyorsan bugünden tezi yok, gel pazartesi günü Meclise müracaatı yap. Biz de senin yollarına gül dökelim, gül. Bu müracaatı nasıl daha önce 110 üyenin imzasıyla yaptıysanız, şimdi 110 imzayla bu müracaatı yapın, biz de arkanıza takılalım. Biz vagon olalım, sen lokomotif ol, yeter ki gel bu işi halledelim. Bizim derdiniz bağcıyla değil, bizim derdimiz üzümü yemek. Bu ülkede başı açık, başı örtülü... Artık bu işler bitsin ama sen dersen ki 'Ben bunu bazı arkadaşlarıma havale ettim çalışıyorlar'. Onların da tasarımcılarla irtibatları varmış. 'Boynun altından mı bağlansın arkadan bone gibi mi olsun?' Bunu söylediğin zaman ben de soruyorum, 'diğer kızlarımızın da pantolonları, streç mi olsun, şalvar mı olsun, askılı mı olsun, askısız mı olsun?' Bunları da soruyor musun? Bırakın bu işlerle uğraşmayın.'' -''BİZ DIŞARIDA BU KONUŞMAYI YAPIYORUZ''- Başbakan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün veya yarın ''Kışlaya da siyaseti soktular, camiye de siyaseti soktular'' diyebileceğini belirterek, ''Şimdi sizlerle bir araya geldik ya bunu camiye siyaset sokmak diye nitelendirir. Sayın Bahçeli, camiye siyaset sokmak, caminin içinde bu konuşmayı yapmaktır. Biz dışarıda bu konuşmayı yapıyoruz. Halkımız burada toplandı, gönlünü açtı ve biz de hem kendilerine mesajlarımızı veriyoruz hem de bayramlaşmamızı ve bunu kalkıp da saptırmayla bu şekle dönüştüremezsin. Ne yazık ki Sayın Bahçeli'nin de yapısında bu var. Her yerde buna benzer şeyleri söyler, söylüyor. O bildiğini okuyuversin, milletim de bildiğini okuyacaktır'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın gezi güzergahında bulunan ilçelerde vatandaşlar tarafından yolu kesilerek, konvoyu zaman zaman durduruldu. Erdoğan, kendisine sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlara el sallayarak kısa konuşmalar yaptı. (ÇİĞ-KÖS-ARD)