"Türkiye'yi çok negatif etkileyeceğini düşünmüyorum"

"Türkiye'yi çok negatif etkileyeceğini düşünmüyorum"

İSTANBUL, (DHA) GEÇTİĞİMİZ hafta ABD Başkanı Donald Trump\'ın Kudüs\'ü İsrail\'in Başkenti\'ni ilan etmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da İslam ülkelerine acil toplanma çağrısı yapmıştı. Dün İstanbul\'ta düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü İslam Zirvesi Konferansı\'nda ise Doğu Kudüs\'ün Filistin\'in başkenti ilan edilmesi kararı çıktı.

\"ABD\'NİN TEK TARAFLI ALDIĞI KARARI GEÇERSİZ KILMASI BAKIMINDAN ÖNEMLİ BİR MESAJ\"

İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Şenol Durgun, bu kararı DHA\'ya değerlendirdi ve şunları söyledi: \" İslam İşbirliği Teşkilatı\'nın İstanbul\'da toplanması hukuksuz uygulamalar karşısında verilmiş önemli bir mesajdır. ABD\'nin tek taraflı olarak almış olduğu karara karşı İİT tarafından Kudus\'ün Filistin\'in başkenti ilan edilmesi sembolik bir karar gibi gözükse de mazlum halklar açısından önemli bir moral değeri vardır. Her ne kadar İİT’nın etkili bir yaptırım gücü yok gibi görülse de, aldıkları kararları ekonomik yaptırımlarla desteklerlerse bu kararlar sonuç verebilirler. Bu da teşkilatı uluslararası alanda daha etkili, sözü dinlenir kılacaktır.Teşkilatın dönem başkanlığının Türkiye’de olması ve toplantının da İstanbul’da yapılıyor olması da ayrı bir öneme sahiptir. Bu durum ülkemizin bölgede önemli bir unsur olduğunun dünya kamuoyuna bir kez daha deklere edilmesi açısından önemsenmesi gerekir. İİT’nin son İstanbul kararları ile moral ve motivasyon yönünden özellikle Ortadoğu bölgesi için haksız eylemlere karşı büyük güçlere bir sınır çekme teşebbüsü olarak nitelendirilebilir.”

\"İKTİSADİ AÇIDAN TÜRKİYE\'Yİ ÇOK NEGATİF ETKİLEYECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM\"

Bu kararı Türkiye\'nin iktisadi ilişkileri bakımından da değerlendiren Prof. Dr. Durgun sözlerine şöyle devam etti: \"Türkiye\'nin iktisadi ilişkilerine baktığımız zaman eskiden olduğu gibi Batı merkezli iktisadi ilişkiler içinde bulunmadığını Batı dışı coğrafya ile de ekonomik ilişkilerini geliştirdiğini görüyoruz. Bunu yakaladığımız ekonomik büyüme ile de görebiliyoruz. Gerek Ortadoğu coğrafyası, gerek Afrika, gerekse Orta Asya ile artan iktisadi ve ekonomik ilişkiler Türkiye\'ye ülke olarak siyasi alanda önemli bir  manevra alanı sağlamaktadır. Dolayısıyla iktisadi ilişkilerde son yıllarda giderek kazandığımız çeşitlilik, Batı\'nın ekonomiyi bir baskı aracı olarak ülkemiz üzerinde kullanma gücünü de zayıflatmaktadır. Bu durum son olayda da olduğu gibi, siyasi anlamda Türkiye\'nin insiyatif alma gücünü artırmaktadır. Her ne kadar bölge ile ilgili Batı’dan bağımsız hareket etme teşebbüsleri ve insiyatif alma, Batılı ülkelerle bir gerginlik yaratıyor olsa da, tersinden bölge hakları nazarında Türkiye’ye itibar kazandırmakta, bunun da ekonomik sahada yansımaları olmaktadır. En azından 11 Eylül sonrası Batı\'dan kaçan Arap sermayesinin Türkiye\'ye yönelmesine de yol açmaktadır. Bu bakımdan, İstanbul’da alınan kararlara karşı Batı kamuoyunun Türkiye’ye karşı yükselen tepkisinin çok negatif etkisi olacağını düşünmüyorum.\"

(FOTOĞRAFLI)