"Üniversitelerde güvenlik önlemleri dışarıdan başlamalı"

"Üniversitelerde güvenlik önlemleri dışarıdan başlamalı"

İSTANBUL, (DHA)- YÜKSEKÖĞRETİM Kurulu\'nun (YÖK), üniversitelerde güvenliği artırmaya yönelik aldığı kararı değerlendiren Osman Öztürk, \"Kampüs güvenliği dışarıdan içeriye doğru girişlerde başlar. Giriş çıkışların kontrol, denetim ve kayıt işlemleri açısından en önemli aşamayı oluşturduğuna dikkat edilmeli ve kontroller yasal kıstaslara uyularak yerine getirilmelidir\" dedi.

YÖK, son dönemlerde üniversitelerde akademisyenlerin maruz kaldığı ve bazılarının ölümle sonuçlandığı şiddet olaylarına karşı harekete geçti. Son olarak bir üniversitede görev yapan Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel\'in sınavda kopya çekerken yakaladığı öğrencisi tarafından odasında öldürülmesi olayı sonrasında, bu olayların nedenlerinin araştırılıp önleyici tedbirler alınmasına yönelik bir çalışma başlatıldı. Üniversitelerdeki şiddet olaylarının nedenlerini araştırmak ve tedbirler almak için kurulan, İçişleri Bakanlığı ve İller idaresi Genel Müdürlüğü yetkilileri ile üniversitelerden uzman akademisyenlerin yer aldığı geçici ortak komisyonun ilk toplantısı \'Üniversitelerde Huzuru Ve Güveni Artırma Toplantısı\' adı altında gerçekleşti.

\"RİSKLERİ ÖNGÖRMEDEN ŞİDDETİÖNLEYEMEZSİNİZ\"

Toplantıdan çıkan üniversite yerleşkelerinin girişlerinde önleyici güvenlik tedbirlerinin artırılması kararını değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesi Özel Güvenlik ve Koruma Programı Genel Koordinatörü, CSG Yönetim Kurulu Başkanı Osman Öztürk, gelecekte karşılaşılacak şiddet olaylarına karşı tüm önlemlerin planlanması gerektiğini belirtti. Osman Öztürk, \"Güvenlik barışçıl, özgür ve güvenli bir üniversite iklimi oluşturmak ve tüm paydaşları olası risklere karşı korumak için önemli bir ihtiyaç. Riskleri öngörmeden ve önleyici mekanizmalar olmadan önleyemezsiniz. Bir olay varsa akıl yormalıyız. YÖK\'ün bu çalışmasını üniversitelerimizin güvenli kampüslere gençlerimizin huzurlu bir ortama sahip olması açısından çok değerli buldum\" diye konuştu.

\"METAL DETEKTÖR GÜVENLİK RİSKİ OLUŞTURUYOR\"

Türkiye\'de birçok üniversitede metal kapı detektörünün bulunmadığını hatırlatan Öztürk, \"Bu durum güvenlik riski yaratmaktadır. Kartlı geçiş turnikesi ve sistemleri kurulmalı, mevcut eski olanlar modernize edilmeli, özellikle giriş kartları ziyaretçiler, öğrenci ve çalışanlar olarak ayrılarak yetkisiz kişilerin kullanmaması için teknolojik önlemler alınmalıdır. Bu doğrultuda sistem güvenliğinin ve gerekli teknolojik iyileştirmelerin yapılması güvenlik yönetimini ve denetimini güçlendirecektir. Kritik işlemlerin ve hareketlerin kaydedilmesi, suç ve suçlunun önceden tespit edilerek önlenmesi için yerleşke çemberinde mutlaka kamera sistemi bulunması gerekmektedir. Kamera, alarm ve CCTV güvenliğinin sağlanmasına ilişkin olarak tespit edilen eksiklikler giderilmelidir. Özellikle teknik kapasiteleri ve çözünürlüğü yeterli olmayanlar değiştirilerek yerlerine daha teknik özelliği olan kameralar konulmalıdır. Özellikle kör ve karanlık noktalar kontrol ve denetim altına alınmalıdır\" ifadelerini kullandı.

\"FİZİKİ TEDBİRLER SALDIRILARI CAYDIRACAKTIR\"

Kampüs güvenliği konusunda üniversite bina ve tesisleriyle yerleşke çemberi kapsamında mevcut fiziki ve elektronik güvenliğin değerlendirilmesi, iyileştirilmesi ve sürekliliğinin sağlanması gerektiğini hatırlatan Osman Öztürk alınması gereken tedbirleri şöyle sıraladı:

\"Özel güvenlik yapılarının denetimi, kritik altyapının korunması, güvenli kampüs iklimini oluşturan paydaşların eğitimi ile yaşanan şiddetin önüne geçebiliriz. Üniversite işleyiş ve faaliyetlerinin devam ettiği binalarda yüksek ölçekli güvenlik önlemlerinin alınması için olası tehditler belirlenmelidir. Güvenlik önlemlerinin hangi seviyede olacağı, uygulanan güvenlik prosedürleriyle desteklenmelidir. Kampüs güvenliği önlemleri öncelikle dışarıdan içeriye doğru girişlerde başlar ve aşama aşama devam eder. Giriş çıkışların kontrol, denetim ve kayıt işlemleri açısından en önemli aşamayı oluşturduğuna dikkat edilerek, tüm giriş ve çıkışların kontrol ve denetimine ağırlık verilmeli, kişi ve eşyaların aranması ve kontrolleri yasal kıstaslara uyularak yerine getirilmelidir. Sonuç olarak güvenliğe yönelik yapılacak iyileştirmeler ve uygulanan fiziki tedbirler, güvenliğe duyulan güveni artıracak ve muhtemel saldırıları caydıracaktır. \"