"YANDAŞ MEDYANIN SEFALETİ" ANKARA (A.A)

-"YANDAŞ MEDYANIN SEFALETİ" ANKARA (A.A) - 19.07.2011 - CHP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''Vardiya Bizde Platformu''nun temsilcilerini kabulünün bazı basın yayın organlarında ''Balyoz, Kafes, Poyrazköy, Askeri Casusluk ve Şantaj, Amirallere Suikast ve Ergenekon davalarından tutuklu bulunanların eşlerinin kurduğu platform mensuplarıyla görüşme'' şeklinde duyurulduğu ileri sürülerek, ''İşte bu yandaş medyanın sefaletini göstermektedir'' denildi.    CHP Genel Merkezi, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun dün gerçekleşen ''Vardiya Bizde Platformu'' temsilcilerini kabulüne ilişkin bazı basın yayın organlarında çıkan haberler üzerine yazılı bir açıklama yaptı.  Platform üyelerinin Kılıçdaroğlu'ndan önce Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ı da ziyaret ettiği, ancak bu ziyaretin bazı basın yayın kuruluşlarınca göz ardı edilerek, Kılıçdaroğlu'nun kabulünün kamuoyuna, ''Balyoz, Kafes, Poyrazköy, Askeri Casusuluk ve Şantaj, Amirallere Suikast ve Ergenekon davalarından tutuklu bulunanların eşlerinin kurduğu Vardiya Bizde Platformu mensuplarıyla görüşme'' şeklinde duyurulduğunun ifade edildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi: ''Hak arıyorlardı, hukuk arıyorlardı. Görüşmede, masuniyet karinesi ile hukukun üstünlüğünü hatırlatarak, uzun tutukluluk sürelerine dikkat çektiler. Vardiya Bizde Platformu temsilcileri CHP'ye gelmeden önce Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz'ı da ziyaret etmişlerdi. Bu ziyarette Sayın Bakan da, daha önce Sayın Cumhurbaşkanının açıkladığı gibi, uzun tutukluluk süresi eleştirilerine hak vermiş, hükümsüz uzun tutukluluktan şikayetçi olduğunu belirtmişti. Yandaş medya, arkası arkasına yapılan bu görüşmelerden Sayın Bakan ile ilgili olanı görmemiş, CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu ile yapılan görüşmeyi ise kamuoyuna, Balyoz, Kafes, Poyrazköy, Askeri Casusluk ve Şantaj, Amirallere Suikast ve Ergenekon davalarından tutuklu bulunanların eşlerinin kurduğu Vardiya Bizde Platformu mensuplarıyla görüşme diye duyurmuş. İşte bu yandaş medyanın sefaletini göstermektedir. İşinize gelince demokrasi, insan hakları diyecek, işinize gelince hukukun üstünlüğünden bahsedecek, hatta masuniyet karinesine dikkat çekecek, sadece, Başbakan uzun tutukluluk süresinden bahsettiği zaman hukuku, uzun tutukluluk süresini hatırlayacak, ama henüz haklarında hüküm verilmemiş, davasının ne zaman görüleceği, ne zaman karara bağlanacağı belli olmayan, hakkında arama kararı çıkarıldığı zaman, yurt içi veya yurt dışı görevinden dönüp teslim olanların eşlerini yakınlarını, peşinen suçladığınız, mahkum ettiğiniz davaların uzantısı gibi sunacak ve CHP'yi de töhmet altında bırakmaya çalışacaksınız. Bunun adına halkın haber alma, gerçekleri öğrenme hakkı çerçevesinde yayın ve habercilik denmez. Bunun adına çoğulculuk, çok seslilik, demokrasi ve  insan haklarını, hukukun üstünlüğünü  gözeten gazetecilik hiç denmez. Bu anlayıştaki medyaya tek yanlı, tek sesli, iktidar destekçisi olduğu için yandaş denir. Yandaş medya için söylenecek tek söz ise Hadi canım sendedir.''