"Yeni Anayasa için uzlaşmaya mecburuz" TBMM (A.A)

-"Yeni Anayasa için uzlaşmaya mecburuz" TBMM (A.A) - 17.11.2011 - TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yeni anayasa konusunda, ''Uzlaşmaya mecburuz. Uzlaşmadığınız takdirde bugünkü durum devam eder'' dedi.  CNN Türk'te canlı yayına katılan Çiçek, herkesin yeni anayasa çalışmalarına destek vermesini istedi. Yeni anayasa sürecini 2012 yılı sonuna kadar tamamlamayı hedeflediklerini anımsatan Çiçek, ''Aksi takdirde yeni gündem konuları geliyor, bu dönem arka arkaya 3 seçim geliyor. Zaten zor olan bu işi, bir de o atmosferde yapmak zor. 2012 yılı sonu hedefini yakalayacaksak, 12 kişi maç yapmasın. Herkes tribünde oturup 'bakalım ne yapacaklar' diye beklemesin. Biz de futbol yorumu gibi hiçbir şey yapmadan yorum yapalım, o da çok doğru olmaz'' dedi.  Çiçek, ''Anayasa her şeyi çözecek değil dediniz'' denilmesi üzerine, şöyle konuştu: ''Bir anayasa, olması gerekenleri çözer. Konuyu özelleştirme çabaları var. O genel başlık altında nelere bakacaksak, onlara bakmamız lazım. Türkiye'nin bir demokrasi sorunu var, demokrasi açığı var. Demokrasinin standardının yükseltilmesi lazım. Bunu büyük ölçüde bu anayasanın karşılaması lazım. Bunu yaparken de bir kısım çalışmaları yaptırıyoruz,  mukayeseli hukukta. 60'dan fazla ülkenin anayasasını sitemize koyduk. Şimdi başka çalışmaları yapıyoruz. Anayasalarda ne var, içeriğinde ne var? Fransız, Alman anayasanın içinde ne var, bizde ne var, bugün var olup çıkması gerekenler var, olmayıp olması gereken bir takım hususlar, konular var. Onları hep beraber yapacağız.'' Çiçek, ''Kürt sorunu varken, partilerin çizgileri belliyken, bir yandan da PKK, KCK hatta biraz BDP'nin demokratik özerklik talepleri ortadayken, Komisyon karar almayı öyle sıkıya bağladı ki siz gerçekten oralara uzlaşma konusuna ümitli misiniz?'' sorusu üzerine şunları kaydetti: ''Uzlaşmaya mecburuz. Uzlaşmadığınız takdirde bugünkü durum devam eder. Bu, bu kadar net, başka ihtimali yok. Bu süreç 4 parti arasında sürdürülen bir süreç de değil. Üniversiteler başta olmak üzere herkes bu sürece en aktif şekilde katılmalı. Yoksa 'A ile B partisi arasında, farklı görüş var, ne diyorsunuz' derseniz 4 kişinin yaptığı bir iş değil. 4 partinin öncelikle sorumluluğu var ama sorumluluk sadece onlara ait değil. Bu, 4 partinin yapacağı iş değil. Sorduğunuz soru da 4 partiyi ilgilendiren sorun değil, onlarla birlikte herkesi ilgilendiriyor. Buna da herkesin bir şey demesi lazım. Ama 'ben bir şey demeyeyim de onları suçlayayım, bunları niye yaptınız, niye yapmadınız' demek, şark kurnazlığı olur. Herkesin bu konuda ciddi gayretin içine olması lazım.''  Karar alma mekanizmasına ilişkin eleştirilerin olduğunun hatırlatılması üzerine Çiçek, ''Başka türlü olsaydı, bakın yazmak kolay yapmak zor. Biz anayasa yazmıyoruz, anayasa yapacağız. Diyelim ki 'iki partiyle karar alınırdı' deseydiniz, 'diğer iki partiyi niye dışladınız, iki parti için mi yapıyorsunuz?' denir. Bu eleştiriler olacak, bunlardan istifade ederiz. Diyelim ki görüşbirliği sağlayamadık, yeni bir anayasa yapamadık. O zaman bu Anayasa ile Türkiye yoluna ne ölçüde devam edecek? 30 yıl şikayet edeceğiz ondan sonra yenisini ortaya koyamayacağız. Siyaset kurumu ciddi olarak güven kaybına uğrar. Herkes fikrini söyleyecek ama herkesin kafasına göre bir anayasa da olmaz. Bir orta yol bulacağız'' diye konuştu.