4 eski bakanla ilgili Yüce Divan için karar günü

4 eski bakanla ilgili Yüce Divan için karar günü

17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında isimleri geçen eski bakanlar Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkında kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu raporu Meclis Genel Kurulu’nda Salı günü görüşülecek. AKP Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, dört eski Bakanla ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu raporunun yarın TBMM Genel Kurulu'nda görüşüleceğini söyledi. Görüşme sonrası, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında bakanlar hakkında gündeme gelen iddialarla ilgili Meclis Genel Kurulu’nda Yüce Divan oylaması yapılacak.

 

Başbakan Davutoğlu oylamaya katılmayacak

 

Al Jazeera'nin haberine göre, Yüce Divan görüşmeleri ve oylamasına, Başbakan Ahmet Davutoğlu yurtdışında olduğu için katılmayacak. Davutoğlu, bugün Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası resmi zirayet için Londra'ya gidiyor. Londra'dan da, Davos toplantıları için İsviçre'ye geçecek.

 

Soruşturma Komisyonu 9 AKP'li üyenin oylarıyla Yüce Divan'a gerek duymadı

 

Meclis Soruşturma Komisyonu’nda 5 Ocak’ta yapılan oylamada 5 muhalefet milletvekilinin oyuna karşılık AKP'li 9 milletvekilinin oyuyla "Yüce Divan’a göndermeme" kararı alınmıştı. Raporda rüşvet iddialarıyla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın takipsizlik kararı verdiği hatırlatılarak soruşturma kapsamında elde edilen dinleme kayıtlarının usulsüz ve hukuka aykırı olduğu ifade edilmişti: “Bakanlara atfedilen suçlardan özellikle yolsuzluk olarak belirtilen rüşvet suçunun işlenebilmesi çin taraflar arasında belirli bir işin yapılması veya yapılmaması konusunda bir anlaşma yapılmış olması gerekir. Keza yapılacak işin de ilgili bakanın görev alanında olması esastır. Yapılan soruşturmada her 4 bakana isnat edilen fiillerin her biri ayrı ayrı değerlendirildiğinde bu fiillerde hukuka aykırı bir durum görülmemiştir. Dolayısıyla rüşvet vermeyi ve almayı gerektirecek bir husus görülmemekle birlikte bir an için bunların hepsini bir tarafa koyduğumuz takdirde dahi rüşvet olarak bir para alışverişinin yapıldığı hususunda dava açmayı gerektirecek kadar yeterli şüphe oluşmamıştır."

 

CHP ve MHP muhalefet şerhi koymuştu

 

CHP ve MHP ise 9 Ocak’ta Meclis Başkanlığı’na sunulan komisyon raporuna tepki gösterdi. Soruşturma Komisyonu üyesi muhalefet milletvekilleri "yeterince delil" olduğunu belirterek bakanların Yüce Divan’a gönderilmesi gerektiğini savundu. CHP ve MHP Meclis Soruşturma Komisyonu raporuna muhalefet şerhi yazdı. İki parti muhalefet şerhinde 17 Aralık soruşturması kapsamında elde edilen tapeler ve komisyona gelen bazı belgelere de yer verdi.

 

CHP bakanlar hakkında 4 ayrı önerge verecek

 

Meclis Soruşturma Komisyonu’nda Yüce Divan’a göndermeme kararı alındığı için muhalefet Meclis Genel Kurulu’ndaki görüşmede Yüce Divan’a sevk yönünde önerge verecek. CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, dört bakan hakkında ayrı ayrı önerge hazırladıklarını ve bunları görüşme sırasında Meclis Başkanlığı’na vereceklerini söyledi. Bu önergeler Genel Kurul’da ayrı ayrı oylanacak yani her bakan için ayrı bir oylama yapılacak ve bu oylamalar gizli olacak.

 

AKP fire vermezse Yüce Divan mümkün değil

 

Muhalefetin vereceği önergenin kabul edilmesi ve Yüce Divan kararı alınması için Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun sağlanması gerekiyor. Yani en az 276 milletvekilinin oyuna ihtiyaç var. Bağımsız milletvekilleri eklendiğinde ve hiç fire verilmediği varsayıldığında muhalefet milletvekillerinin toplam sayısı 223’e ulaşıyor. 276 sayısına ulaşılması ancak AKP’nin fire vermesi durumunda mümkün görünüyor. Yani Yüce Divan’a gönderip göndermeme kararında AKP milletvekillerinin oyu belirleyici olacak.

 

Bakanlar hakkındaki iddialar

 

Meclis Soruşturma Komisyonu kurulması istemiyle verilen önergede ve komisyon çalışmaları sonrasında yer alan raporda eski bakanlara yönelik iddialar şu şekilde yer alıyor:

Zafer Çağlayan hakkında iddialar

Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a "Rıza Sarraf’tan sağlanan miktar ve değeri tespit edilemeyen bazı maddi menfaatler karşılıında, bu şahsın İran’a altın ihracatı yapması işlerinde imtiyaz sağladığı, Gana’dan kaçak yollarla yurda sokulmak istendiği iddia edilen 1.5 ton altında ilgili adli ve idari soruşturmaları engelleyerek altının Dubai’ye çıkışını sağlamaya çalıştığı" suçlaması yöneltildi. Çağlayan hakkında, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet, Türk Ceza Kanunu’nun resmi belgede sahtecilik ve rüşvet ile ilgili suçlamaları kapsamında Meclis Soruşturulması açılması istenmişti.

Muammer Güler hakkındaki iddialar

İçişleri Eski Bakanı Muammer Güler hakkında, Türk Ceza Kanunu’nun resmi belgede sahtecilik, nüfuz ticareti ve gizliliğin ihlali maddeleri kapsamına giren suçlamalar nedeniyle Meclis Soruşturması açılması talep edildi. Güler hakkındaki iddialar şöyle sıralandı:

"Rıza Sarraf’tan sağlanan miktar ve değeri tespit edilemeyen maddi menfaatler karşılığında bu şahsın araçlarına trafikte emniyet şeridini kullanma imtiyazı verdiği ve adı geçen şahıs için koruma polisi görevlendirdiği, bu şahısla birlikte gözaltına alınan bazı şüphelilerin ve yakınlarının yasaya aykırı olarak istisnai yoldan Türk vatandaşlığına geçirilmesini sağladığı, bu şahısla ilgili adli veya istihbari çalışma yapılıp yapılmadığının araştırılması için talimat verdiği, bu şahsın usulsüzlükleri hakkında basında çıkacak haberlerin engellenmesi için girişimde bulunduğu..."

Egemen Bağış hakkındaki iddialar

AB eski Bakanı Egemen Bagış'ın “Rıza Sarraf’tan sağlanan miktar ve değeri tespit edilemeyen bazı maddi menfaatler karşılığında bu şahsın turizm belgeli bir otel kiralama girişimi ile yakınlarına vize alınması işleri için aracılık ettiği, bu şahısla ilgili bir soruşturma olup olmadığı yönünde ilgili kurum ve kuruluşlarda araştırma yapılmasını sağladığı, bu şahsın faaliyetiyle ilgili olarak basında haber yapılmasının önlemseni için girişimlerde bulunuduğu" iddia edildi. Bağış'ın bu eylemlerinin Türk Ceza Kanunu’nun "nüfuz ticareti ve rüşvet" maddeleri kapsamında yer aldığı belirtilmişti.

Erdoğan Bayraktar hakkındaki iddialar

Çevre ve Şehircilik eski Bakanı Erdoğan Bayraktar'la ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu'nun incelemesini istediği iddialar ise şöyle sıralandı:

"Bir suç örgütünün yönetici ve üyelerinin kendilerine sağlanan ve miktar ve değeri tespit edilemeyen bazı menfaatler karşılığında; Kişiye özel imtiyazlı imarplanlarını onaylattıkları, imar planlarına aykırı olarak yapılan bazı projelerin usulsüzlüklerine göz yumdukları ve denetimlerden sorunsuzca geçmelerini sağladıkları, bu eylemlerin Bayraktar’ın görevde olduğu sırada ve bilgisi doğrultusunda gerçekleştirildiği ayrıca bu Bakanlıktan iş alan bazı şirketlerin yemek işlerinin yakınlarının ortağı olduğu şirketlere verilmesi için tavassut ettiği ve bu eylemlerin resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme, rüşvet, imar kirliliğine neden olma suçları kapsamına girdiği gerekçesiyle..."