4 partisi de kapatılan Milli Görüş lideri

4 partisi de kapatılan Milli Görüş lideri

 T24- Sol ayak damarlarındaki iltihaplanma nedeniyle uzun zamandan beri tedavi gördüğü özel Güven Hastanesinde kalp ve solunum yetmezliğinden hayatını kaybeden Prof. Dr. Necmettin Erbakan, içinde bulunduğu 45 yıllık süre içinde Türk siyaset hayatının en önemli isimlerinden biri oldu. 1969 seçimlerinde Bağımsız Konya Milletvekili olarak siyasete giren Erbakan’ın kurduğu Milli Görüş ideolojisindeki Milli Nizam, Milli Selamet, Fazilet ve Refah Partisi kapatıldı.

 

 

 

Necmettin Erbakan 29 Ekim 1926 yılında Sinop'ta doğdu. Erbakan ilkokula Kayseri Cumhuriyet İlkokulu'nda başladı, babasının Trabzon'a tayin olması dolayısıyla ilkokul öğrenimini burada okul birincisi olarak tamamladı. 1937 yılında ilk tahsilini tamamladıktan sonra aynı yıl İstanbul Erkek Lisesi'nde orta tahsiline başladı. İstanbul Erkek Lisesi'ni 1943 yılında birincilikle bitirdi.

 

 

1948 yılı yaz döneminde İTÜ Makine Fakültesi'nden mezun olan Erbakan aynı yılın 1 Temmuz'unda Makine Fakültesi Motorlar Kürsü'nde asistan olarak göreve başladı. 1948-1951 yılları arasındaki bu 3 yıllık asistanlık döneminde o zaman doktora tezine tekabül eden yeterlilik tezini hazırladı. Sınıflarda ders vermek doçent ve profesörlerin yetkisinde olmasına rağmen kendisi asistan olduğu halde ders vermesine izin verilmiştir. Yeterlilik tezindeki başarısından dolayı üniversite tarafından 1951 yılında Aachen Teknik Üniversitesi'nde ilmi araştırmalar yapmak, bilgi ve görgüsünü artırmak üzere Almanya'ya gönderilen ERBAKAN, Alman ordusu için araştırma yapan DVL araştırma merkezinde Profesör Schimit ile birlikte çok başarılı çalışmalar yaptı.

 

 

Aachen Teknik Üniversitesi'nde çalıştığı 1.5 yıl süre içerisinde, bir tanesi doktora tezi olmak üzere 3 tez hazırlayan ERBAKAN, Alman üniversitelerinde geçerli olan "DOKTOR" unvanını aldı.

 

 Mühendis Erbakan

Alman Ekonomi Bakanlığı için motorların daha az yakıt yakmaları konusunda araştırmalar yaparak rapor veren ve bu arada da doçentlik tezini hazırlayan ERBAKAN'ın "Dizel motorlarda püskürtülen yakıtın nasıl tutuştuğunu" matematiksel olarak izah eden bu tez, Alman ilim çevrelerinde büyük yankı uyandırdı. Tezin mecmualarda neşredilmesi üzerine o tarihte Almanya'nın en büyük motor fabrikası olan DEUTZ motor fabrikalarının umum müdürü Prof. Dr. FLATS tarafından Leopar tanklarının motorları ile ilgili araştırmalar yapmak üzere bu fabrikaya davet edildi. Alman Ekonomik Bakanlığı'nın RUHR sahasındaki fabrikalar üzerinde araştırma yapmak için görevlendirilen heyette kendisinin de yer almasının istenmesi üzerine 15 gün RUHR sahasındaki bütün Ağır Sanayi fabrikalarını gezip inceleme fırsatı buldu.

 

 

1953'ün Kasım ayında İstanbul Teknik Üniversitesi'ne dönen ERBAKAN, Mayıs 1954 - Ekim 1955 yılları arasında askerlik görevini ifa etti. İstanbul Kağıthane'deki 6 aylık yedek subay öğreniminden sonra Halıcıoğlu'ndaki istihkam bakım bölüğünde 6 ay asteğmen, 6 ay da teğmen olarak makinelerin bakım ve tamiratları kısmında görev yaptı.

 Gümüş Motor A.Ş'yi kurdu

 

Askerlik görevinden sonra tekrar üniversiteye dönen Necmettin ERBAKAN 1956 yılında Türkiye'de ilk yerli motoru imal edecek olan, 200 ortaklı Gümüş Motor A.Ş.'yi kurdu. ERBAKAN da böyle bir fabrika kurma fikri Almanya'da çalışmaları esnasında, Türkiye Zirai Donatım Kurumu'nun sipariş verdiği motorları görünce iyice uyanmıştı.

  

Yurda dönünce bu çalışmayı başlattı. Ve bugün Pancar Motor adı altında çalışan fabrikanın temelini 1 Temmuz 1956'da attı. Gümüş Motor fabrikasında seri imalat 1 Mart 1960 tarihinde başlamıştır. 1960 yılında Ankara'da yapılan Sanayi Kongresi'nde Gümüş Motor'un yaptığı imalatları sunan ERBAKAN "Yeni hedef otomobillerin Türkiye'de yapılmasıdır" fikrini ortaya atmış, o zaman yönetimde olan askerler tarafından revac bulan bu fikir üzerine Eskişehir Demiryolları CER atölyesinde "DEVRİM OTOMOBİLİ" adıyla ilk yerli otomobil ERBAKAN tarafından imal edilmiştir. Askeri yönetim Gümüş Motor fabrikasını gezmiş, büyük ilgi ve heyecan duymuşlar, bunun üzerine 200'e yakın General ve üst rütbeli subaya ERBAKAN tarafından bir Sanayi Konferansı verilmiştir.

 

 

1965 yılında profesör olan ERBAKAN, Şubat 1966'da Odalar Birliği Sanayi Dairesi Başkanlığına getirildi. Daha sonra Genel Sekreter olan ERBAKAN, 1968 Mayıs'ında Odalar Birliği İdare Heyeti Üyesi, Mayıs 1969'da da Odalar Birliği Başkanı oldu.

 

 1969 yılında milletvekili oldu

Necmettin ERBAKAN 1967 yılında evlendi. Sanayiye gerekli ilginin gösterilmemesi üzerine siyasete atılmaya karar verdi. ERBAKAN, 1969 seçimlerinde Konya'dan bağımsız olarak adaylığını koydu ve seçilerek Meclis'e girdi.

 

 

24 Ocak 1970 yılında Milli Görüş'ün ilk partisi olan Milli Nizam Partisi'ni kuran ERBAKAN, 1971 Nisan'ında ihtilal yönetiminin de baskısıyla, Milli Nizam Partisi kapatıldı. Daha sonra 11 Ekim 1972 tarihinde kurulan Milli Selamet Partisi, ERBAKAN liderliğinde girdiği 1973 seçimlerinde % 12 oyla 48 Milletvekilliği ve 3 Senatörlük kazanarak 51 parlamenterle Meclis'e girdi.

 

 

1974 yılı başında kurulan MSP-CHP koalisyonunun bozdurulmasından sonra kurulan dörtlü koalisyonda da yer alan MSP'nin Genel Başkanı yine Başbakan Yardımcılığı ve Ekonomik Kurul Başkanlığı görevlerini üstlendi. 5 Haziran 1977 seçimlerinden sonra kurulan 3'lü koalisyonda da bu görevini devam ettiren ERBAKAN liderliğindeki MSP, böylece toplam 4 yıl süreyle hükümet ortağı oldu.

 

 

1978 yılı başında 12 Eylül 1980'e kadar muhalefette kalan MSP'nin Genel Başkanlığını yürüten Necmettin ERBAKAN, 12 Eylül İhtilali'nin getirdiği yasaklarla Eylül 1987 yılına kadar politikadan uzak kaldı. Eylül 1987'deki referandumla yeniden siyasi haklarını elde eden ERBAKAN, 19 Temmuz 1983 tarihinde kurulmuş olan Refah Partisi'nin, 11 Ekim 1987 tarihinde yapılan kongresinde oy birliği ile Genel Başkanlığa seçilen Necmettin ERBAKAN 20 Ekim 1991 seçimlerinde Konya'dan yeniden Milletvekili seçildi.

 

 

1995 genel seçimlerinde tekrar Konya'dan Milletvekili seçilerek meclise girdi. Bu seçimlerde Refah Partisi %21.7 ile birinci oldu..

DYP-ANAP koalisyonu başarısız olunca DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı. Bu dönemde, Türkiye tarihinin ilk denk bütçesi yapıldı. İlk 8 ay planlanan şekilde uygulandı. Bu dönemde, D-8 adlı büyük bir organizasyonun liderliği gerçekleştirildi. Hazinenin, iç piyasaya borçlanma ihtiyacını ortadan kaldıran "Havuz Sistemi" uygulamasını başlattı. Memura her ay, enflasyon + büyüme oranında zammı otomatik olarak verme anlamına gelen s.mobil sistemini uygulamaya başladı. Memur, emekli ve işçiye % 110 ile % 200 oranlarında üst üste zamlar gerçekleştirildi. Esnafa yüklü miktarlarda kredi imkanı sağlandı.

17 Aralık 1997'de, Refah Partisinin kapatılması ihtimaline karşı Milli Görüş çizgisindeki bir parti olarak İsmail Alptekin başkanlığında Fazilet Partisi kuruldu. Refah Partisi'nin 16 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra bağımsız kalan 150'ye yakın milletvekili Fazilet Partisi'ne geçti. 14 Mayıs 1998'de yapılan kongrede Recai Kutan genel başkanlığa getirildi. Bu kongreden sonra Parti içinde, parti yönetiminde daha fazla söz sahibi olmak isteyen yenilikçilerle Milli Görüş hareketinin kurucuları olan gelenekçiler olarak

RP kapatılmasının ardından hakkında açılan davalardan aldığı hapis cezaları ilerleyen yaşı gözönüne alınarak ev hapsine çevrildi. Kurucusu olduğu Milli Görüş Hareketi'nin 2001 yılında bölünmesinden sonra Erbakan'ın da desteklediği Milli Görüş'çü kanat Recai Kutan başkanlığındaki Saadet Partisi'ni, yenilikçi kanat ise 2002 seçimleri'nde iktidara gelen AKP'yi kurdu.

 

Saadet Partisi ile göreve devamMillî Görüş hareketinin siyasî partisi olan Saadet Partisi, 20 Temmuz 2001 tarihinde Ankara’da kuruldu. Recai Kutan kurucu genel başkanlığa getirildi. Fazilet Partisi'nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra bağımsız kalan 105 milletvekilinden yarıya yakını Saadet Partisi'ne geçti.

2002 Erken Genel Seçimleri'nde yüzde 2.5 oy oranıyla TBMM dışında kaldı. 11 Mayıs 2003'te yapılan 1 Olağan Kongre'de aday olmayan Recai Kutan'ın yerine Necmettin Erbakan genel başkanlığa seçildi. Ancak Aralık 2003'te Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Erbakan'ın kesinleşmiş hapis cezası nedeniyle parti üyeliğinden ayrılmasını istedi, bunun üzerine Erbakan 30 Ocak 2004'te parti üyeliğinden ve genel başkanlıktan istifa etti. Yerine tekrar Recai Kutan getirildi.

2004'teki Yerel Seçimler'de yüzde 4.77 oy oranıyla 63 belediye başkanlığı kazandı. 8 Nisan 2006'da yapılan 2. Büyük Olağan Kongre'de genel başkanlık görevini vekaleten yürüten Kutan, bu göreve seçildi. 2007 Genel Seçimleri'nde yüzde 2.34 oy oranı aldı.

26 EKİM 2008'de yapılan 3. Büyük Kongre'de Numan Kurtulmuş genel başkanlığa seçildi.

 

Numan Kurtulmuş'un Büyük Kongre'deki "Harun Gibi Gelip Karun Gibi Gitmeyeceğiz" sözü siyasi arenada büyük yankı uyandırdı. Kurtulmuş, siyasette şu an için muhalefet olduklarını ve bu muhalefet anlayışını yapıcı temeller üzerine yerleştirip hiçbir zümre veya kişiye karşı önyargılı davranmayacaklarını belirtti.

 

29 Mart 2009 tarihinde yapılan Yerel Seçimlerde oy oranını yüzde 90 oranında arttırarak yüzde 5,2 oy aldı. Otoriteler tarafından bu seçimlerin en başarılı partileri arasında gösterildi.

 

11 Temmuz 2010'da Ankara'da yapılan 4. Olağanüstü Kongre'de tek aday olarak katılan Numan Kurtulmuş yeniden genel başkanlığa seçildi. Aynı kongrede partinin genel idare kurulu ve yüksek disiplin kurulu üyeliklerinin belirlenmesi için yapılan seçimlerde Necmettin Erbakan'ın desteklediği ve Milli Görüş'ün kurucuları ile Erbakan'ın yakınlarının ağırlıkta olduğu yeşil listeye karşılık Numan Kurtulmuş'un desteklediği beyaz liste seçildi.[1] Yeni isimlerin yer aldığı beyaz listenin seçilmesi Necmettin Erbakan ve Milli Görüş hareketinin kurucularının Saadet Partisi'nin yönetiminden tasfiyesi olarak değerlendirildi.

 

Erbakan iki ya da üç yıl sonrası için ise bu koltuğa oğlu Fatih Erbakan’ı getirmeyi planlıyor ve bunu da “Osmanlı da babadan oğula yönetildi. Ne oldu? Dünyaya saadet getirdi” diyerek savunuyordu.

 

Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi, 11 Temmuz 2010’da yapılan Olağanüstü Kongre’de üsulsüzlük iddiasıyla yapılan itirazı karara bağladı. Bunun sonucunda Saadet Partisi’nin yönetiminin kayyuma devredilmesine ve Numan Kurtulmuş'un genel başkanlık görevinden alınmasına karar verdi.]

 

Numan Kurtulmuş, 1 Ekim 2010'da yaptığı basın toplantısında genel başkanlık görevi ve Saadet Partisi'nden istifa ettiğini açıkladı. 17 Ekim 2010'da Erbakan, genel başkan seçildi.