Aydın Büke*
Bir festivalin programına baktığımızda, bazı konserleri çalınacak yapıtlar ilgimizi çektiği için dinlemek isteriz. Bazen de adı müzik çevrelerinde adeta yıldız olmuş solist ya da şefler programda yer aldığı için gitmek isteriz. Ya da programda çok ünlü bir orkestranın olması seçimimizi etkiler. 46. İstanbul Müzik Festivali çerçevesinde 27 Mayıs 2018 akşamı Lütfi Kırdar Salonu’nda saat 20.00’de gerçekleşecek konser yukarıda saydığım bütün özellikleri bir araya getiriyor ve bence bu yılki Festival’in kaçırılmaması gereken dinletilerinin başında geliyor. Şef Daniel Harding yönetimindeki Filarmonica della Scala, günümüzün en sıra dışı piyanistlerinden Daniil Trifonov’a eşlik ediyor ve programda Sergei Prokofiev’in Op. 26, Do Majör 3. Piyano Konçertosu ile Beethoven’ın “Eroica” başlıklı Op. 55, Mi bemol Majör 3. Senfonisi yer alıyor.
Opera dendiğinde hemen herkesin ilk aklına gelen kurum olan Milano’daki La Scala’nın orkestrasındaki müzisyenleri, senfonik repertuvarda yer alan yapıtları seslendirmek için bir araya getirme fikri ünlü şef Claudio Abbado tarafından 1982’de yaşama geçirilmiş. Abbado belki de dünyanın en önemli orkestralarının başında gelen Viyana Filarmoni’nin çekirdeğini, Viyana Devlet Operası’nda çalan müzisyenlerin oluşturmasından esinlenerek Filarmonica della Scala’yı kurmuş. Kısa zamanda topluluğun ünü İtalya’nın sınırlarını aşmış ve Abbado’nun yanında Carlo Maria Guillini, Leonard Bernstein, Riccardo Muti, Lorin Maazel, Seiji Ozawa, Valery Gergiev, Gustavo Dudamel, Daniel Barenboim ve Daniel Harding gibi önemli şefler orkestrayla çok başarılı konserlere imza atmışlar. Milano ve İtalya’nın diğer kentlerinde verdikleri düzenli konserlerin yanı sıra, her yıl dünyanın önemli festivallerine ve müzik merkezlerine turneler düzenleyen Filarmonica della Scala’yı İstanbul’da dinlemek, İstanbul Müzik Festivali programlarında bir süredir hasret kaldığımız büyük kadrolu ünlü orkestralar özlemimizi de dindirecek.
Konserin şefi Daniel Harding müzik eğitimini ülkesi İngiltere’de tamamlamış. 18 yaşında, o tarihlerde City of Birmigham Symphony Orchestra’nın müzik yöneticisi olan Simon Rattle’ın dikkatini çekmiş ve onun asistanı olarak çalışmaya başlamış. Kısa süre sonra Berlin Filarmoni Orkestrası’nın şefi Claudio Abbado’nun yardımcılığını üstlenmiş ve henüz 21 yaşındayken bu ünlü orkestrayı yönetmiş. Aynı yıl BBC Proms konserlerine de katılarak, bu festivalin tarihindeki en genç orkestra şefi unvanını almış. Londra Senfoni Orkestrası’nın sürekli konuk şefleri arasında bulunan Daniel Harding 2007’den beri İsveç Radyo Senfoni Orkestrası’nın müzik yöneticiliğini ve 2018-19 konser sezonu sonuna dek bir başka ünlü orkestranın, Orchestre de Paris’nin genel müzik direktörlüğü görevini sürdürmektedir.
Konserin solisti Daniil Trifonov’a gelince. Basında sıklıkla, “çağımızın en büyük, en etkileyici ve en sıra dışı piyanistlerinden biri,” olarak tanımlanan sanatçı ülkesi Rusya’da başladığı müzik eğitimini Cleveland Müzik Enstitüsü’nde tamamlamış. 2010 Chopin Yarışması’nda üçüncü olduktan sonra, Rubinstein Yarışması’nda ve 2011 Çaykovski Yarışması’nda birincilik ödülünü kazanmış. Ayrıca Çaykovski Yarışmalarının tarihinde (1958’den beri) bugüne dek yalnızca üç kez verilen Grand Prix’nin de sahibi olmuş. 2016 Gramophone Yılın Sanatçısı ödülünü alan Trifonov, Liszt’in yapıtlarını yorumladığı “Transcendental” başlıklı albümüyle Grammy ve Echo Klasik Ödüllerini kazanmış. En köklü ve en prestijli kayıt firmalarının başında gelen Deutsche Grammophon’un sanatçısı olan Trifonov’u İstanbul’da en iyi yorumladığı yapıtlardan birini, Prokofiev’in 3. Piyano Konçertosu’nu seslendirirken dinlemek kesinlikle kaçırılmaması gereken bir etkinlik.
Yazının başında bazı konserlerin programlarının bizi çekebileceğinden bahsetmiştim. 27 Mayıs 2018 tarihli dinleti de bence bunlardan biri. Daniil Trifonov’un insanı büyüleyen yorumundan Prokofiev’in 3. Piyano Konçertosu’nu dinledikten sonra, müzik tarihinin seyrini değiştiren bir yapıtı, Beethoven’ın “Eroica” başlıklı 3. Senfoni’sini de dinleme şansına sahip olacağız. Haydn ve Mozart’ın bestelediği yapıtlarla 18. yüzyılın ikinci yarısında belirli bir olgunluğa ulaşan senfoni formu, Beethoven’ın elinde bambaşka bir boyuta dönüşmüş, bu dönüşüm 3. Senfoni ile başlamıştır.
27 Mayıs akşamı Lütfi Kırdar Salonu’nda gerçekleşecek Filarmonica della Scala konseri, 46. İstanbul Müzik Festivali’nin her biri özenle planlanmış etkinliklerden oluşan bu yılki programında, sanki diğerlerinden bir adım öne çıkıyor. Kaçırmayın, mutlaka izleyin.
______________________________________________________________
* Müzisyen, yazar ve akademisyen
46. İstanbul Müzik Festivali: Filarmonica della Scala & Daniil Trifonov 27 Mayıs Pazar, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı, 20.00 İstanbul Müzik Festivali’nin en son 2009 yılında ağırladığı, dünyanın en önde gelen orkestralarından La Scala Filarmoni Orkestrası, şef Daniel Harding yönetiminde ve Grammy ödüllü piyanist Daniil Trifonov solistliğinde yeniden festivalde. 1982 yılında kurulan La Scala Filarmoni Orkestrası, 35 yıl içinde 600’ün üzerinde konser verdi. La Scala Filarmoni Orkestrası her yıl 40.000 dinleyicinin katılımını sağlayan Concerto per Milano’ya da ev sahipliği yapıyor. Paris Orkestrası’nın daimi şefi İsveç Radyo Senfoni Orkestrası’nın müzik direktörü ve Mahler Oda Orkestrası’nın 20 yıllık ödüllü şefi Daniel Harding yönetiminde, çağımızın en önemli genç piyanistlerinden, 2016’da Gramophone Yılın Sanatçısı, 2017’de ECHO Klasik Ödülü ve 2018 yılı başında da Grammy alan Daniil Trifonov’un solist olacağı La Scala Filarmoni Orkestrası konseri 27 Mayıs Pazar akşamı Yapı Kredi’nin yüksek katkısıyla ve Bell Şirketler Topluluğu ve Organik Group’un gösteri eş sponsorluğunda Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilecek. La Scala Filarmoni Orkestrası konserinden önce müzik yazarı ve İstanbul Müzik Festivali Danışma Kurulu üyesi Aydın Büke üst fuayede Konsere Doğru Etkinlikleri kapsamında Beethoven ve Erocia Senfonisi üzerine bir konuşma gerçekleştirecek. |