AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, mahkemenin, Anayasa’nın 14. maddesine dayanarak milletvekillerini ifadeye çağırdığını, ancak TCK’da hangi suçların 14. maddenin kapsamına girdiği konusunun açık olmadığını söyledi. Bozdağ "Meclis Başkanlığı görüş oluşturur. Mahkemeye ’İfade istemeyin, fezleke hazırlayıp gönderin’ der" dedi. DTP’li 5 milletvekilinin süren davalarındaki ifade krizi için "Allah şahit çırpınıyorum, bir çıkış yolu arıyorum" diyen TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın aradığı formül AKP yönetiminden geldi. AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, mahkemenin, Anayasa’nın 14’üncü maddesine dayanarak milletvekillerini ifadeye çağırdığını, ancak Türk Ceza Kanunu’nda da diğer kanunlarda da hangi suçların 14’üncü maddenin kapsamına girdiği konusunda açıklık bulunmadığını söyledi. "1994’te yaşananlara benzer bir fotoğrafın Türkiye’ye faydası olmaz" diyen Bozdağ, Toptan’a şu yolu önerdi: 14. madde araştırması "Hiçbir kanunda 14’üncü maddenin kapsamına değinilmiyor. Meclis Başkanı, bu konuda TBMM Anayasa-Adalet Karma Komisyonu’na bir yazı yazabilir. Hangi suçların 14’ün kapsamına girdiğiyle ilgili bir araştırma isteyebilir. Karma komisyon da kanunlarda boşluk bulunduğunu tespit ederse Meclis Başkanlığı bu rapora dayanarak bir görüş oluşturur. Başkanlık mahkemeye bir yazı gönderir, karma komisyona görüş sorulduğunu, bu konuda Anayasa ve kanunlarda açık hüküm bulunmadığını, şüphe halinde sanık lehine olan hükmün uygulanması ilkesinin evrensel hukuk kuralı olduğunu anlatır. Meclis Başkanlığı, bu görüşle mahkemeye ’İfade istemeyin, fezleke hazırlayıp gönderin’ der. Fezlekeler de komisyonda daha sonra görüşülür." Kapıya polis mi gelsin isteniyor TBMM Başkanı Köksal Toptan ise dün gazetecilerin soruları üzerine konuya ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Milletvekilleri hakkında açılan davalarda, savunma için ifade verilmesinin zorunlu olup olmadığı konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını mercek altına aldık. Ceza usul mevzuatımızda sanığın ifadesinin alınması, sorgulanması zorunlu. Ama acaba savunma için de bu zorunluluk var mı? Mahkemenin savunma yapmaları talebi konusunda ben bu denli iyi niyet gösterirken, DTP’li arkadaşlar çıkıp benden yakınırlarsa o zaman şöyle bir sonuca varırım; Hani polis gelsin kapılarına dayansın, bunlar giderken gazeteciler fotoğraflarını çeksin, televizyonlar bunu göstersin, bu da büyük olay olsun... Böyle bir şey mi bekliyorlar?" Eski Yargıtay başsavcıları Vural Savaş ve Sabih Kanadoğlu ise DTP'li milletvekillerinin soruşturmasının seçilmeden önce başladığına dikkat çekerek, yargılanmaları gerektiğini savundu.Alelade sanıktan farksızlar Vural Savaş: Rektörlük, kuvvet komutanlığı yapmış kişiler yaka paça emniyete götürülürken, bölücülük propagandası yaptıkları kabul edilerek hakkında dava açılan milletvekilleri rica minnet duruşmaya getirilmeye çalışılıyor. Seçimden önce soruşturmasına başlanmış olmak kaydıyla Anayasa’nın 14’üncü maddesindeki durumlar dokunulmazlık hükmü dışındadır. Alelade sanıklardan hiçbir farkları yoktur. Zorla getirilmelerine, tutuklanmalarına karar verilebilir. Vekiller zorla götürülür Sabih Kanadoğlu: Milletvekili seçilmeden önce Anayasa’nın 14 ve 83’üncü maddelerinde yer alan suçlarla ilgili milletvekili dokunulmazlığı yoktur. Kıyamet kopartıyorlar ama bu kıyametin hukuksal hiçbir dayanağı yok. Milletvekillerinin davete uyup gitmemeleri halinde zorla getirilmeleri, ifadelerinin alınmaları mümkün. Gitmezlerse zorla götürülürler. Eğer milletvekillerinin herhangi bir soruşturmaya tabi tutulmaları istenmiyorsa Anayasa’da değişiklik yapılmak zorunda.