500 ton ağırlığında YTL fabrikada yakılacak

Merkez Bankası, 1 Ocak 2005'te tedavülden kalkan TL'lerin imha sürecini tamamladı. Yaklaşık 13,5 katrilyon lira (13,5 milyar YTL) aradan geçen dört yılda fabrikalarda yakıt olarak değerlendirildi. 1 Ocak 2009'da tekrar Türk Lirası'na geçilmesiyle birlikte piyasada bulunan toplam ağırlığı yaklaşık 500 ton olan 29,4 milyar YTL değerindeki kağıt paralar için de aynı imha yöntemi kullanılacak. Kâğıt paralar, çimento fabrikalarında yakılacak. 2010 yılına kadar toplanması planlanan YTL banknotlar Merkez Bankası'nın Türkiye genelinde bulunan 21 şubesince bertaraf edilecek. İmha yöntemi olarak ise katı atık toplama tesisleri ve çimento fabrikaları kullanılacak. Alternatif yöntemler var Kağıt paraların imha yöntemlerine ilişkin Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, banknot kırpıntılarının değerlendirilmesi konusunda Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile yürütülen çalışmalar sonucunda alternatif yöntemler tespit edildiği belirtilerek, "Bunlar arasında en yaygın olarak kullanılan yöntem, kırpıntıların çeşitli tesislerde ve fabrikalarda yüksek sıcaklık derecesinde yakılarak değerlendirilmesi veya katı atık toplama merkezlerine gönderilmesidir. Bu konudaki çalışmalar Çevre ve Orman Bakanlığı ile işbirliği içinde yürütülmektedir." ifadelerine yer verildi. Çimento fabrikalarında yakılacak Büyük şehirlerden toplanan yıpranmış banknotlar, öncelikli olarak Türkiye'nin "yakma lisansı"na sahip tek kuruluşu olan İzmit'teki İzaydaş'a (İzmit Atık ve Artıkları Arıtma, Yakma ve Değerlendirme AŞ) gönderiliyor. Yıpranmış banknotlar "tehlikeli atık" sınıfında olduğu için en az bin 200 derece sıcaklıkta yakılması gerekiyor. Anadolu'daki yıpranmış banknotlar ise belediyelerin katı atık depolarının yanı sıra çimento fabrikalarında yakılıyor. TÜBİTAK ile yürütülen çalışmalar çerçevesinde geçen yıllarda banknotların asfalt, gübre veya çimento fabrikalarında yakıt olarak değerlendirilebileceği tespit edildi. Belediyeler yanaşmadı Kâğıt paraların ilk olarak asfalt yapımında kullanılması planlandı. Ancak çok pahalı olduğu gerekçesiyle belediyeler bu fikre yanaşmayınca, katı atık tesisleri ve fabrikalarda yakıt olarak değerlendirilmesi yöntemi tercih edildi. Bu yöntem uygulanırken herhangi bir suistimal olmasın diye banknotlar önce Merkez Bankası'nda kırpıntı haline getiriliyor. Kırpıntı haline getirilen banknotlar daha sonra çimento ve atık depolarında yakmaya götürülüyor. Bu işlemler sonunda Merkez, biriken geçersiz banknotlardan kurtulurken, yakma işlemini gerçekleştiren çimento şirketleri de bedava yakıt sağlamış oluyor. Bu işlemlerde herhangi bir şekilde ücret alınmıyor. 1 Ocak 2009'dan itibaren yenilenen tasarımları, değişen boyutları ve gelişmiş güvenlik özellikleriyle yeni banknot ve madeni paralar, "Türk Lirası (TL)'' ve "Kuruş (Kr)'' adıyla kullanıma girecek. Ancak dolaşımdaki paranın kısa sürede yıpranması ve eskimesi Merkez Bankası'nı kara kara düşündürüyor. Yılbaşından itibaren kullanıma girecek Türk Lirası tanıtım kampanyasında banknot kullanımına özen gösterilmesine ağırlık vereceklerini aktaran yetkililer, kirlenme hızını etkileyen en temel faktörleri şöyle sıralıyor: "Banknotların satın alma gücü, halkın banknot kullanım alışkanlığı ve iklim şartları." 30 milyar YTL yakılacak Türkiye, 1 Ocak 2005 tarihinde Yeni Türk Lirası ile tanıştı. YTL'ye geçiş öncesi, 31 Aralık 2004 tarihi itibarıyla emisyon hacmi (yani dolaşımdaki banknot tutarı) yaklaşık 13,5 milyar YTL (13,5 katrilyon lira) idi. 2005 yılının Ocak ayındaki Kurban Bayramı'nın etkisiyle emisyon hacmi bayram öncesi 1 haftalık dönemde yaklaşık yüzde 26 oranında arttı. 2005 yılı Mart ayı sonunda dolaşımdaki banknotların tutar olarak yaklaşık yüzde 71'i yeni lira banknotlardan oluştu. İlk 6 ay sonunda değişim oranı tutar olarak yüzde 86'ya, 9 ay sonunda yüzde 93'e, 2005 yılı sonunda ise yüzde 96'ya ulaştı. Haziran 2008 sonu itibarıyla yaklaşık 29,4 milyar YTL olan emisyon hacminin yüzde 99,4'ü Yeni Türk Lirası banknotlardan oluşuyor. Bu banknotlar da yılbaşından itibaren katı atık tesislerine götürülerek bertaraf edilecek.