"55 milyar lira borcu olan enerji sektörünün mevcut profilini de McKinsey çizmişti, yeni projelerini heyecanla bekliyoruz"

"55 milyar lira borcu olan enerji sektörünün mevcut profilini de McKinsey çizmişti, yeni projelerini heyecanla bekliyoruz"

Sözcü gazetesi yazarı Murat Muratoğlu, son gelen elektrik ve doğalgaz zamlarının ardından, enerji sektöründeki özelleştirme fikrinin Yeni Ekonomi Programı kapsamında kurulacak Maliyet Dönüşümü Ofisi'nin denetlemesi için anlaşılan ABD'li danışmanlık şirketi McKinsey tarafından sunulduğunu yazdı. 

"Enerji sektörü halen 55 milyar dolar civarındaki borcuyla imalat, toptancılık ve inşaat sektörlerinden sonra en fazla risk taşıyan sektörlerden biri durumunda" diyen Muratoğlu, bankalar ile sektördeki şirketlerin devletin kamulaştırma yapması beklentisinde olduğunu, hükümetin ise zam yaparak hiç değilse içlerinden birkaçını kurtarmayı umduğunu söyledi.

Muratoğlu'nun Sözcü gazetesinin bugünkü nüshasında yayımlanan yazısı şöyle: 

Nefes aldırmıyorlar yeminle… Hem doğalgaza zam geldi hem elektriğe… Yine… Duble yol alışkanlığından olsa gerek zamlar da duble… Halkımız müsterih olsun; bunların hepsi manipülasyon… Kriz falan yok! Başkanlık sistemiyle şahlanıyor Türkiye… İstikrar diye ben buna derim işte… Zam yapmak devlete serbest, işletmeye yasak! Bizim haber ajansları mutluluk dağıtırken zam haberlerini yabancı Reuters'tan öğreniyoruz. Alın bakın yine dış mihrak!

★★★

3 ayda üç kere zam… Uyanık esnaf zihniyetiyle yönetilince ülke, yüzde 10 değil de yüzde 9 zam yapılıyor her keresinde… Sonuç?Konutta, sadece 3 ayda elektriğe yüzde 36, doğalgaza yüzde 30 zam geldi. Sorsan, yıllık enflasyon yüzde 17'ydi! Sanayi ve ticarethaneleri hiç sormayın. Gelen zam oranını en az iki ile çarpın. Peki, bu zamlar halkımızı yıldırır mı? Sanmam! Ortamlarda ülkemizin içinde bulunduğu bu zorlu günlerde destek gerekiyor dersin, geçersin. Kendini cihatta hissedersin.

★★★

Yapılan bu zamlar aslında devede kulak… Yapacağımız iş, sizin yapacağınız işi deyip hikayeyi biraz başa sarmak… Bir hesapladılar, Türkiye hızlı büyüyecek, fabrikalar kurulacak enerji açığımız daha büyük olacak. “Talep hazır” denildi. Devlet elinde elektrik adına ne varsa özelleştirdi… Yetmedi, neredeyse her holding çiğ köfteci açar gibi elektrik santrali işine girdi.

★★★

Ceplerinden harcamadılar. Döviz bazında büyük krediler aldılar. Keza dağıtıcılar. Milyarlarca dolar verdikleri ihalelerin paralarını çıkartamadılar. Hepsi kredi borcununaltında kaldılar. Şimdi bu batıklar bankaların portföylerinde yer alıyorlar. Lakin batık olarak görünmüyor, şüpheli alacak olarak sayılıyor. Enerji sektörü halen 55 milyar dolar civarındaki borcuyla imalat, toptancılık ve inşaat sektörlerinden sonra en fazla risk taşıyan sektörlerden biri durumunda.

★★★

Haliyle bankalar; “Devlet bu şirketleri kamulaştırsın, gerekirse tahvil çıkarsın, paramızı kurtarsın” beklentisindeler. Elektrik üreticisi şirketler bu işe girdiklerine, imza attıkları kredilere bin pişmanlar. Devlet bu şirketleri kamulaştırsa, gerekirse tahvil çıkarsa da paramızı kurtarsa beklentisindeler. Hükümet ise zam yapsak da hiç değilse birkaçını kurtarsak derdinde… O zaman taktik maktik yok, zam, zam, zam… Bir anda kallavi zam yaparsa sanayi iyice durur. Kamulaştırırsa fatura komple devlete yük olur. Tahvil çıkartsa vadesi gelince ödemesi zor olur. Konu kilit!

★★★

Peki, sektörün bu profilini kim çizmişti? Bu yapının mimarı kimdi? Yeni danışmanımız Amerikalı McKinsey'den başkası değildi. Türkiye'de yaptığı en önemli icraatlarından biri enerji sektörünün “serbestleştirilmesi”süreciydi. Harika akıl verdi! Heyecanla bekliyoruz yeni projelerini…