6 yılda 1.4 milyon lira harcayan MİT Müsteşar Yardımcısı'na dava açıldı

6 yılda 1.4 milyon lira harcayan MİT Müsteşar Yardımcısı'na dava açıldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, MİT Müsteşar Yardımcısı Muhammed Dervişoğlu hakkında “gerçeğe aykırı mal bildirimi ve “haksız mal edinme” suçlamalarıyla dava açtı. Savcılık, suçun Dervişoğlu’nun göreviyle ilgili olmadığı gerekçesiyle Başbakanlık’tan izin isteme gereği duymadı.

Taraf gazetesindeki haberde, edinilen bilgiye göre, Ankara Başsavcılığı bir ihbar e-postasını değerlendirerek, “İddianın göreviyle ilgili olmaması nedeniyle” Başbakanlık’tan izin alınmaksızın Dervişoğlu’nun mal varlığı hakkında soruşturma yaptı. Cumhuriyet Savcısı Abdullah Bulgen’in soruşturmanın ardından hazırladığı iddianamede, Dervişoğlu’nun 323 bin, avukatlık bürosunda çalışan kızı Nazlı’nın ise 751 bin liralık harcamalarının kaynağının açıklanamadığı kaydedildi.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianame “görevsizlik” kararı verilerek Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

Suçlamaları kabul etmedi

Bulgen’in hazırladığı iddianamede, Dervişoğlu’nun üzerine atılı suçları kabul etmediği belirtildi. İddianamede, Dervişoğlu’nun 2006 ile 2012 tarihleri arasında 1 milyon 432 bin liralık harcama yaptığı, gelirleri göz önüne alındığında bu miktarın anormal bulunduğu kaydedildi. Dervişoğlu’nun mal varlığının kaynağını açıklayamadığının, çelişkili beyanlarda bulunduğunun belirtildiği iddianamede, kızı Nazlı’nın da 751 bin liralık kaynağı belirsiz harcaması olduğu vurgulandı. Savcı, Dervişoğlu hakkında 3 yıl 6 aydan 8 yıla kadar ağır hapis cezası ve memurluktan atılma talep etti.

Başbakanlık izin vermiyor

Dervişoğlu’na ilişkin soruşturmada, konunun görevden bağımsız olması gerekçesiyle Başbakanlık’tan izin alınmadı ancak MİT mensuplarının işlediği suçlara ilişkin geçmiş davalarda birçok kez yargı Başbakanlık duvarına çarpmıştı. Şubat ayında MİT Kanunu’nda yapılan değişiklikle, devletin istihbarat hizmetlerine ilişkin soruşturmaların yapılabilmesi için Başbakanlık’tan izin alması şartı getirildi. Değişikliğin ardından; gazetecilerin yasadışı dinlenmesinden, avukatların fişlenmesine kadar birçok suçun soruşturulması için Başbakanlık’a yapılan izin talepleri reddedildi. Başbakanlık’ın izin vermemesi durumunda herhangi bir itiraz hakkı da yasal olarak bulunmuyor.