632 gün 'FETÖ'cü diye hapis yattı, aklandı; tek arzusu var: İade-i itibar

632 gün 'FETÖ'cü diye hapis yattı, aklandı; tek arzusu var: İade-i itibar

15 Temmuz darbe girişimi sırasında tutuklanan ve 632 gün hapis yatan yaşanan süreçte suçsuz olduğu ortaya çıkan İkinci Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun'un tek arzusu var: İade-i itibar. 

Hürriyet'ten Sedat Ergin Angun'un yaşadığı süreci şöyle anlattı:

Darbeciler, kendisini engellemek üzere konutuna dört askerden oluşan silahlı bir tim gönderdiler. Konut her bir taraftan sarıldı. Bu durumdan habersiz dışarı çıkmak üzere kapıyı açtığında, karşısında G-3 piyade tüfeğini kendisine doğru çevirmiş tam teçhizatlı bir binbaşıyı buldu.

“Ben kurmay başkanıyım, ordu komutanının emri var, karargâha gitmem gerekiyor” dediğinde, darbeci binbaşı mermiyi silahın ağzına sürerek, “Komutanım, kati emir aldım, sizi vururum” dedi.

Bu hadise, İkinci Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Avni Angun’un 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü darbecilerle ilk karşılaşmasıydı. İş orada bitmedi.

Daha sonra durumdan haberi olan İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti’nin uyarısı üzerine karargâhtaki darbeciler, dört kişilik timi Angun’un konutunun önünden çektiler.

Angun, kısa bir süre sonra İkinci Ordu’ya gittiğinde bu kez karargâha el koymaya çalışan darbeci iki tuğgeneral ve bir kurmay albayla karşı karşıya gelecekti. Gecenin akışı içinde darbeciler kendisine iki kez silah çekecekler, sabah saatlerine doğru silah zoruyla Angun’un bileklerini plastik kelepçeyle bağlayıp bir odada tek başına hapsedeceklerdi.

Ancak ortada bir gariplik vardı. Darbecilerin hazırladıkları görevlendirme belgelerinde Avni Angun’un adının karşısına gıyabında ‘Malatya Sıkıyönetim Komutanı’ diye yazılmıştı.

Angun, 16 Temmuz günü darbecilerin öğle saatlerinde teslim olmayı kabul etmelerinin ardından odaya gelen askerler tarafından kurtarılacaktı.

*

Tümgeneral Avni Angun’un öyküsü 15 Temmuz’dan sonra ortaya çıkan tartışmalı darbe dosyaları arasında en çarpıcı olanlardan biridir.

Darbeciler tarafından hedef alınarak kendisine silah çekilmesine ve enterne edilmesine karşılık, Angun 16 Temmuz günü darbeye karıştığı gerekçesiyle gözaltına alınmış, ardından 18 Temmuz günü tutuklanarak Malatya Cezaevi’ne gönderilmiştir. Daha sonra buradan Düzce Cezaevi’ne sevk edilmiştir.

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Angun 1) FETÖ üyesi olmak ve 2) Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya, ayrıca TBMM’yi ve hükümeti ortadan kaldırarak görevlerini yapmayı engellemeye teşebbüsle suçlanmış, hakkında üç kez ağırlaştırılmış müebbet cezası istenmiştir.

Yargılamanın 7 Mart 2017 tarihinde başlamasıyla birlikte, durumunu inceleyen Malatya Birinci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti 18 Mart 2017 tarihinde oybirliğiyle kendisinin adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar vermiştir.

Angun, tam sekiz ay sonra özgürlüğüne kavuşmuştur. Ancak bu kısa süreli bir özgürlük dönemi olmuştur. Aynı mahkeme üç hafta kadar sonra, 11 Nisan 2017’de toplandığında, savcılığın itirazı üzerine Angun’un yeniden tutuklanmasına karar vermiştir.

İlginçtir ki, bu kez karar oy çokluğuyla alınmıştır. O gün heyette geçici olarak görevlendirilmiş olan bir hakim tutuklama yönünde oy kullanmış, heyetin iki asli üyesinden biri tutumunu değiştirerek tutuklamaya katılmış, diğer üye ise tahliyesi yönündeki tutumunu korumuştur.

Tümgeneral Angun, yeniden tutuklanarak bu kez Ankara’daki Sincan Cezaevi’ne konmuş, yalnızca yargılamalar için geçici sürelerle Malatya’ya götürülmüştür.

Bu arada geçen temmuz ayında alınan bir kararla darbecilikle suçlanan bütün generallere uygulandığı üzere odasındaki televizyona el konmuştur. Günde okuyacağı gazete adedi üçle sınırlanmıştır. Zamanının büyük bir bölümünü kitap okuyarak geçirmiştir. Geçen şubat ayında başlayan bir uygulamayla avukatıyla görüşmeleri kamera kaydı altında ve bir cezaevi görevlisinin huzurunda gerçekleşmiştir.

*

Ve geçen hafta cuma günü toplam 76 sanığın yargılandığı İkinci Ordu darbe davasında karar anı gelmiştir. Mahkeme heyeti, Avni Angun’un beraatına karar vermiştir. Darbe gecesi kendisine silah çeken, kelepçeleyen darbeci general ve subaylar ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır.

Sonuçta Avni Angun toplam 632 günü demir parmaklıklar arkasında geçirdikten sonra yeniden özgürlüğüne kavuşmuştur.

Ancak Sincan Cezaevi’nden aklanarak çıktığında, kanun hükmünde kararnameyle ordudan atılmış, rütbesi alınmış, silahına el konulmuş bir generaldir Avni Angun; orduevlerine girmesi de yasaktır.

*

Angun, dün kendisiyle yaptığım sohbette “Masum olduğum için hiçbir zaman karamsarlığa düşmedim. Eninde sonunda masumiyetinin tescil edileceğini biliyordum” diye konuştu. Tutukluluğu döneminde kendisini en çok zorlayan ailesinden uzak kalmak olmuştu. Tutukluluğunun ilk beş ayında ailesiyle görüşmesine hiçbir şekilde izin verilmemişti. Geçen 20 ay içinde bugün 84 yaşında olan annesiyle hiç görüşememişti.

Şöyle konuştu Angun: “Devletime ve milletime hiçbir küslüğüm yok, olamaz da... Göreve başladığım gün milletime, devletime ve Atatürk ilkelerine ne kadar bağlıysam, bugün de aynı kuvvetle bağlıyım.”

Ve bir talebi var Avni Angun’un: “Milletim nezdinde, 80 milyon insan karşısında iki yıla yakın bir süre bir suçlu olarak gösterildim, itham edildim. Sonunda masumiyetim anlaşıldı. Şu anda en büyük arzum, milletimin, devletimin karşısında iade-i itibarımın sağlanmasıdır.”