Kilis Devlet Hastanesi Acil Servis pratisyen hekimi Hacer D., yaklaşık 7 yıldır Cebrail Can K. isimli erkeğin kendisini ısrarla takip ettiğini açıkladı. K. hakkında 7 defa uzaklaştırma kararı çıkartan, 3 defa da dava açan Hacer D., 19 yaşından beri mücadele ediyor.
Hayatının normale dönmesini istediğini anlatan Hacer D. "Peşimi bırakması için elimden gelen her şeyi yaptım. Gerekirse ismimi değiştiririm, her şeye razıyım. Yeter ki peşimi bıraksın" dedi. Hacer D.'nin avukatı İslim Arğıllı Suvat ise Cebrail Can. K'ya verilen cezaların ertelendiğini belirterek, "İfade esnasında şahıs aramaya devam ediyordu. Şahsın adına kayıtlı sadece tek bir operatörden 42 sayfa hat listesi çıktı. Devlet bir vatandaşını korumada aciz kalmamalı" ifadelerini kullandı.
Cebrail Can K.’dan kurtulmak için sesini duyurmaya çalışan Hacer D., yaşadıklarını bir arkadaşı vasıtasıyla Twitter'dan bir floodla anlattı. Konu, #cebrailcankalaylıtutuklansın etiketiyle sosyal medyada gündem oldu.
Hacer D., Malatya’da öğrenciyken dershanede tanıştığı Cebrail Can K. isimli erkeğin yaklaşık 7 yıldır sözlü taciz, şantaj, tehdit ve hakaretine maruz kalıyor. Hacer D. yaşadıklarını daha önce Gaziantep Doğuş gazetesine şöyle anlattı:
"2013 yılında Malatya’da dershanede sınava hazırlanırken tanıştık. Bana karşı duygularını dile getirdiğinde olumsuz cevap vererek ondan uzaklaştım. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandım, şehir değiştirip Erzurum’a okumaya gittim. Peşimden Cebrail Can K. da üniversiteye defalarca kez gelip benimle görüşmek istedi. 2014 yılında okula gelip ayaklarıma sarılınca arkadaşlarımız araya girip ayırdı. İlk davayı da bu dönemde açtık.
"Ben üniversite 4.sınıftayken Tıp Fakültesi’ni kazanıp Erzurum’a geldi. Hastanede kadın doğum bölümünde staj yaparken kapımın önünde bekliyordu. Şikayetçi oldum, dekanlığa yazı gönderdik. Emniyetten toplam 7 defa uzaklaştırma kararı aldık, 3 dava sonuçlandı, yeni bir dava daha açtık. Suç duyurusunda bulunduk. Whatsapp’a girdiğim zaman mesaj atıp birileriyle konuştuğum için çevrimiçi olduğumu yazıyordu. Whatsapp’ta çevrimiçi olmadığım zamanlarda da ‘evine birilerini aldın, evine geleceğim’ diyordu. Pandemi sürecinde sırf bu sebeplerden dolayı evimi değiştirmek zorunda kaldım. Yeni evimi bulması an meselesi. Bir doktorum ama bu tehdit ve şantajlarıyla benim işimi de engelledi.
"Göreve başladığım günden bu yana çalışma ortamımda da rahatsız ediliyorum. 2020 Ocak ayında göreve başladım, Şubat ayında hastanenin Whatsapp grubuna yaşadıklarımı yazdım, hastane çalışanlarını haberdar ettim. Fakat şahıs doktorlardan biriyle arkadaş olmuş, nöbet listelerimi elde etmiş. Her nöbetimin çıkışına, hastane kapısına geliyor. Herkesi ‘Sevgiliydik, nişanlıydık. Şu an tartıştık, bize yardım eder misiniz’ diye herkesi kandırıyor.
"Hayatımın düzene girmesini istiyorum. Normal erkek arkadaşlarımın listesini çıkarmış. Hayatımda olan herkesi bulup mesajlar atıyordu. 2019 yılı Temmuz ayından bu yana şantaj yapmaya başladı. 26 yaşındayım. Ama hayatımı dahi yaşayamıyorum. Beni hep abim üzerinden tehdit ediyordu. Şantaj olaylarının ardından abimin şahsa zarar verip, kendi hayatını mahvetmesinden korkuyorum. Çıplak kadın fotoğraflarını asistanlara, babana ve ailene atacağım deyip şantaj yapıyor. Ailesi onu reddetmiş, ‘Onların öcünü senden alayım mı’ diye mesajlar atıyor.
"Etrafımdaki herkese ulaşıyor. Bir doktor arkadaşının kuaförüne ulaşmış. Kuaför, Cebrail Can K.’nın kendisine para verdiğini ve benden haber almak istediğini söylemiş. Köşe başına Suriyeli çocukları koydurup, ne zaman nereye gittiğimden haberdar olacağını söylüyor. Önceden mesajlarına karşı hakaretler ederdim, benden uzaklaşmasını belirten cevaplar atardım. Son 1 yıldır tek bir nokta dahi mesaj atmamama rağmen halen taciz etmeye devam ediyor. Cevap yazmamama rağmen rahatsız ediyor. Peşimi bırakması için elimden gelen her şeyi yaptım. Gerekirse ismimi değiştiririm, her şeye razıyım. Yeter ki peşimi bıraksın. Aileme detaylı bir şekilde anlatamıyorum, onların üzülüp hasta olmalarından korkuyorum. Böyle bir saplantıyı kaldırabileceklerini düşünemiyorum."
Hacer D.'nin avukatı İslim Arğıllı Suvat aynı gazeteye şu bilgileri verdi:
"Müvekkilim Hacer D., tarafından Cebrail Can K.’ya kişinin huzur ve sükûnunu bozma suçundan 2014 yılında Erzurum Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Sanık ceza aldı, fakat adli sicil kaydında herhangi bir suç kaydı olmadığı için hükmün açıklanması geri bırakıldı, ceza ertelendi. 2.dava Erzurum’da tehdit ve hakaret suçlamasıyla açıldı. Duruşmalar devam ediyor. 2020 yılında da tehdit, hakaret, cinsel taciz, kişinin huzur ve sükûnunu bozma, kişisel verilerin hukuka aykırı elde edilmesi suçlarından dolayı dava açtık, duruşmaları devam ediyor.
"2020 yılı Ocak ayında müvekkilim Kilis Devlet Hastanesi’ne atandı. Şahıs okulu bırakıp müvekkilimin peşinden Kilis’e geliyor. Şahsın ailesi aslında Malatya’da, babası profesör. Şahsın Kilis’te hiçbir bağlantısı yokken müvekkilimin peşinden Kilis’e geliyor. 2020 Ocak ayından bugüne kadar müvekkilim Hacer D.'ye bin 600 farklı hattan mesajlar, görüntülü aramalar mevcut. Müvekkilimin mezuniyet törenine dahi giderek videolara çekmiş. İnternetten indirdiği çıplak kadın görsellerine müvekkilimin başını montajlayarak ailesine ve tanıdıklarına göndermekle tehdit ediyor. Görsellerdeki kadınlar müvekkilime kıyasla çok kilolu kişiler.
"Müvekkilim nöbetten çıkarken arkadan fotoğraflarını çekip atıyor. Son 2 yılda sürekli tacizin ve şantajın dozu artıyor. Kilis’te hem Aile Mahkemesi’nde 6284 sayılı kanuna göre üst sınırdan uzaklaştırma kararı aldık. Aynı kararda müvekkilimin kimlik bilgilerinin gizlenmesini de talep ettik. Nöbet listelerinde dahi adının yer almamasını istedik. Sağlık Bakanlığı’nın sitesinde tayin kararlarında da kimlik bilgilerinin yer almaması için talepte bulunduk. Taleplerimiz kabul edildi fakat uygulanmasında büyük sıkıntı yaşıyoruz.
"Şahsın 6 aylık uzaklaştırma kararı var fakat hala müvekkilime mesajlar atabiliyor, arayabiliyor. Uzaklaştırma kararından sonra tacizlerine devam ediyor. Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduk. Bu kişinin huzur ve sükûnunu bozma, tehdit ve hakaretten çok öteye giden bir durum söz konusu. Burada artık cinsel taciz mevcut. Kişinin hayatını normal bir şekilde idame ettirmesini engelleyecek davranışlar var. Hepimiz böyle bir tehditle karşı karşıya kalabiliriz, çok saplantılı bir durum. Bu şahıs ya tedavi olacak ya da akıl sağlığı yerindeyse devlet gereken cezayı verecek. Ceza alıyor fakat uygulanabilirlik noktasında ciddi sıkıntılarımız var” dedi.
"Savcıya telefonların dinlenmesini istedik. Fakat emniyet, telefon numarasını arayarak karakola çağırıyor. Uygulamada sıkıntı yaşıyoruz. İfade esnasında şahıs aramaya devam ediyordu. Şahsın adına kayıtlı sadece tek bir operatörden 42 sayfa hat listesi çıktı. Devlet bir vatandaşını korumada aciz kalmamalı. Bu kadar ısrarla taciz eden şahıs başka birine de zarar verebilir. 6 aylık uzaklaştırma kararında dahi aramaya cüret edebiliyor. Disiplin hapsi cezasını alacak, 3 gün sonunda tekrar taciz edecek.
"Kanunlar ceza anlamında da cezai yaptırımlar anlamında da yeterli fakat uygulama noktasında sıkıntılarımız var. 6284 sayılı kanun için özellikle şu günlerde çok baskı var. İnsanların yanıldığı nokta şu; sözleşmede önleme çalışması geçiyor. Çocukların müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliği, cinsiyet adaleti dersleri eklenecek. Bizim sıkıntımız doğru uygulanmaması, şahıs tehdit ve hakarette de ceza alıyor fakat erteleniyor. Bu kadar fazla şikayet sonucunda 2-3 yıl sonra da olsa muhakkak ki bir netice alınacak. Şu an 1 mahkumiyeti var. Biz istiyoruz ki cezalar ertelenmesin, müvekkilim normal hayatına dönebilsin."