İlk olarak Kolombiya'da tespit edilmiş, ardından Güney Amerika ve Avrupa'da görülen Koronavirüs'ün Mu varyantı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) listesine girdi. WHO'nun epidemiyoloji raporu, ön verilerin Mu'nun antikorlara karşı daha dirençli göründüğünü gösterdiğini söylüyor. Elde edilen ön veriler, Mu'nun Güney Afrika'da keşfedilen Beta varyantına benzer şekilde bağışıklık savunmalarından kaçabileceğini öne sürüyor, ancak bu bilginin daha fazla çalışma ile doğrulanması gerekiyor.
Hürriyet’inhaberine göre, işte 8 soruda haziran ayından bu yana listeye eklenen ilk 'ilgi çekici' varyant B.1.621 olarak da bilinen 'Mu' varyantı…
Yunan alfabesinin 12. harfi Mu ile isimlendirilen B 1.621. gen dizilimi ile karakterize yeni bir varyant virüs kamuoyu ile paylaşıldı. DSÖ tarafından ilgilenilen beş varyanttan biri olarak listelenen Mu varyantı, özel izlenme radarına girse de, endişe verici varyantlar olarak adlandırılan SARS-CoV-2 virüsünün Delta veya Alfa varyant suşlarından daha az potansiyel bir sorun olarak görülüyor.
Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk “Bu varyant için yine DSÖ tarafından bağışıklık sistemi antikorlarından kaçabilme ihtimalinden de söz edildi. Şu an itibarı ile bu konuda net konuşmak için henüz yeterli klinik verilere sahip değiliz. Aslında 9 aydır var olan varyant henüz küresel baskın olan delta varyantına karşıda bir üstünlük sağlamamış olduğundan endişe verici varyant virüs kategorisine alınmamış olup, en kötü senaryodan da bizi uzaklaştırmaktadır” dedi.
Mu varyantı ilk olarak Ocak 2021'de Kolombiya'da tespit edildi ve DSÖ’ye göre ülkedeki vakaların yaklaşık %40'ını oluşturuyor. Örgüt, mutasyonun şimdiye kadar en az 40 ülkede tespit edildiğini ancak dünya çapındaki tüm vakaların %0,1'inden azını oluşturduğunu söyledi. Güney Amerika'nın ötesinde, İngiltere, Avrupa, ABD ve Hong Kong'da vakalar bildirildi.
Mu varyantının ne kadar bulaşıcı olduğu veya aşılara dirençli olup olmadığı henüz belirsizliğini koruyor ancak DSÖ, düzenli yayımladığı haftalık raporunda, ilk kez bu yılın ocak ayında Kolombiya’da tespit edilen ‘B.1.621’ varyantına dikkat çekti. Raporda, ‘Mu Varyantı’ olarak adlandırılan koronavirüs varyantının aşılara karşı dirençli bir varyant olabileceğine vurgu yapıldı.
Public Health England (PHE) tarafından Ağustos ayında yayınlanan Mu varyantına ilişkin bir risk değerlendirme raporunda, varyantın aşılamadan kaynaklanan bağışıklığa karşı en az Beta varyantı kadar dirençli olduğunu gösteren laboratuvar çalışmasının altını çizdi. Ancak, diğer laboratuvar çalışmalarından ve varyantın gerçek dünyadaki vakalarından daha fazla kanıtın gerekli olduğunu söyledi.
Oğuztürk, Mu varyantı kliniğinde ateş yüksekliği, öksürük nöbetleri ve koku-tat almada değişikliklerin sık olarak görüldüğünü, diğer varyantlardan daha farklı bir klinik bulgunun şu an için bildirilmediğini belirtti.
Prof. Dr. Hakan Oğuztürk “Aşıların eksik olması bir risk unsuru olarak görülebilir. Bu anlamda aşı olmamışlar, eksik doz aşısı olanlar ve takviye 3. doz aşılarını yaptırmayanlar risk altında olabilir” sözleri ile mevcut bireysel tedbirlere uyarak ve aşı olarak bu varyanta karşı da sağlığımızı güvence altına almış olacağımızı söyledi.
DSÖ, Mu Varyantının aşılara karşı daha dirençli olabileceğini düşündüren mutasyonlara sahip olduğunu, ancak bunu daha fazla incelemek için yeni çalışmalara ve verilere ihtiyaç duyulacağını ifade etti.
Ülkemizde henüz Mu virüsü için resmi bir açıklama yapılmadığı için görülmediği varsayılıyor.
DSÖ, Koronavirüs varyantlarını iki sınıfa ayırarak inceliyor. Bunlar ‘endişe varyantları’ ve ‘ilgi varyantları’ olarak sınıflandırılıyor. Şimdiye kadar dört varyant endişe varyantları listesine girdi. Mu varyantı WHO tarafından ilgi varyantları olarak listelenen beşinci varyant. Belirlenen dokuz varyantın tümü, Yunan alfabesinin farklı bir harfiyle adlandırılmıştır: Eta, Lota, Kappa, Lambda, Mu, Alpha, Beta, Gama, Delta.
TIKLAYIN - DSÖ, ilk olarak Kolombiya'da görülen Mu Varyantı'nı takibe aldı