18 bin taksiyi bir çağrı merkeziyle tek elde toplayacak ve hem sürücüye hem müşteriye güvenli ulaşım sağlayacak panik butonlu taksilerde pilot uygulama başladı. Çağrı merkeziyle müşteriye ulaşımı mayıs ayını, sistemin tüm taksilere entegresi ise 2017’yi bulacak.
20 yaşındaki üniversiteli Özgecan Aslan bindiği dolmuşun sürücüsü tarafından vahşice katledilmesi, kadına şiddeti önlemek için alınacak önlemleri de yeniden gündeme getirdi. Toplu taşıma araçlarına panik butonu konulması, erkek şiddetinin önüne geçmek için alınacak önlemler arasında.
Panik butonu uygulaması, taksi şoförlerinin zaman zaman maruz kaldıkları şiddetin de önüne geçmeyi hedefliyor.
Hürriyet’ten Şehriban Oğhan’ın haberine göre, taksilerde panik butonu 9 maddede şöyle:
Öncelikli amacı sürücü ve müşteri güvenliğini sağlamak. Bunun için araçta iki panik butonu bulunuyor. Sürücü kendini güvende hissetmediği anda sol elinin altında bulunan ve müşterinin göremeyeceği şekilde monte edilen panik butonunu kullanacak. Arka sağ koltuk arkasına monte edilen ekranda da müşteri için bir panik butonu bulunuyor. Alo 134 çağrı merkeziyle tüm taksiler tek noktadan yönlendirilecek. Kredi kartı ile ödeme olacak.
Tüm taksi talepleri (ilk etapta 134 hattı aranarak, ileride akıllı telefon uygulamaları ve internetle de istenebilecek) kurulum aşaması devam eden çağrı merkezinde toplanacak. Talebi alan merkez müşteriye en yakın boş araçlara çağrı atacak. Taksimetrenin açılmasıyla birlikte sürücünün ekranından, gidilen güzergah ve alternatif yollar ile araç ve sürücü bilgileri (sürücü ismi, durağı ve plaka) görülebilecek.
Sürücü panik butonuna bastığı an sinyal önce çağrı merkezinin içine konuşlandırılacak alarm merkezine gidecek. Panik butonu sürücü ekranının üstündeki kamerayı da çalıştırarak içerideki durumu gerçek zamanlı olarak alarm merkezine aktaracak. Alarm merkezi, taksinin bulunduğu en yakın emniyet birimini haberdar edecek. En geç 15 dakikaya kadar müdahale edilmesi planlanıyor.
Şu an sadece 5 araca teknik altyapı kuruldu. Ay sonuna kadar 100 aracın sisteme dahil edilmesi planlanıyor. Ancak bu araçlar şu an sadece çağrı alıp almadıkları yönüyle test ediliyor yani sistem son kullanıcının kullanımına henüz açık değil. Müşterinin en erken mayıs ayında sisteme dahil olabileceği ifade ediliyor. İstanbul’daki tüm taksilerin sisteme entegrasyonunun ise iki yılda tamamlanması planlanıyor.
Gasp, saldırı, cinayet olaylarıyla sık karşılaşan taksicilerden bazıları güvenlik için panik butonunu yeterli görmüyor ve araçlara yolcu ile sürücüyü ayıran kabin konulmasını da istiyor. İspark yetkilileri bu talebi de gündeme aldı. Birkaç firmayla görüşmeye başlandığı ve alternatifli modeller üzerinde çalışma yapıldığını ifade eden İspark yetkilisi, kabin isteyen taksiciler için gerekli kolaylığın sağlanacağını belirtiyor. Kabinin önündeki tek engel Türk ailelerinin genişliği.
Proje İstanbul’daki tüm taksi duraklarının modernize edilerek çağrı merkezine entegre edilmesini de kapsıyor. Entegrasyondan sonra çağrı müşteriye en yakın taksi durağı üzerinden taksiciye ulaşacak.
Bitaksi, Alotaxim gibi mobil çağrı merkezleri de isterlerse sisteme entegre olabilecekler.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Toplu Ulaşım Hizmetler Müdürlüğü, UKOME ve İspark denetim için çalışma yapıyor.Denetim İspark tarafından yapılacak. Vatandaştan gelen şikâyetler değerlendirilerek uyuşturucu, alkol vs. alışkanlığı olan, sürekli sorun çıkaran sürücülerin çalışması engellenecek.
Çağrı merkezi ve panik buton maliyeti taksilere alınacak reklam gelirleriyle karşılanacak. Taksiciye maliyeti olmayacak. Hatta alınacak reklamlar taksiciye de kazandıracak.
İstanbul’un ilk test aracının sürücüsü Neffal Doğanay’ın ise denetim için ilginç bir önerisi var: “Denetimi yapacak belediye 10 adamın cebine para koyacak ve değişik kılıklarla İstanbul’a salacak. ‘Oraya gitmem, buraya gitmem’ itirazı yapan taksicinin aracı 1 ay otoparka bağlanırsa diğer taksiciler buna cesaret edemez.”