Sabiha Gökçen'deki patlamanın üzerinden 3 gün geçti, açıklama yapılmadı

Sabiha Gökçen'deki patlamanın üzerinden 3 gün geçti, açıklama yapılmadı

Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki 23 Aralık gecesi 02:05’te gerçekleşen ve temizlik görevlisi Zehra Yamaç'ın hayatını kaybettiği, bir diğer kişinin de yaralandığı patlamaların üzerinden yaklaşık üç gün geçmesine rağmen yetkili makamlardan olayı aydınlatacak bir açıklama yapılmadı. 

Yetkili makamlarca patlama sebebine dair açıklama yapılmamasını değerlendiren Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (Güsam) Başkanı Ercan Taştekin “Facia hakkında, el yordamıyla, anlayabildiğimiz ölçüde yorum yapmamız ve durumun gizlenmesi çok vahim” dedi.

Aralarında 200 metreden fazla mesafedeki 3 farklı noktada, park pozisyonunda bulunan 5 uçakta parça hasarının oluştuğu patlamanın ardından açıklama yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım "Şu anda bir hükme varmak, yorum yapmak için erken ama şunun bilinmesini isterim, havalimanının güvenliği konusunda herhangi bir zafiyet söz konusu değil" demişti.

Üç farklı noktada gerçekleşen patlamalar arasında hemen 200 metre varBirGün’den Erk Acarer’in haberine göre ‘isimsiz’ görgü tanıkları patlama sebebinin “havan topu” olduğu konusunda hemfikir. Havalimanında çalışan bir firma temsilcisinin “silahın havan topu olduğu konusunda şüpheye mahal yok” dediği ve bir Pegasus çalışanının “Havan topu olduğu bilgisi verildi” dediği iddiasına haberinde yer veren Erk Acarer, resmi açıklama yapılmamasıyla ilgili konuşan Emniyet Basın Büro memurunun da “Muhtemelen açıklama olmaz; iş nazik, uluslararası boyutu var” dediğini aktardı.

 

Birgün’de yer alan haberin tam metni şöyle:

 

Olayın üzerinden 48 saatten fazla bir zaman geçmense rağmen, Sabiha Gökçen Havalimanı’na yapılan saldırıyla ilgili olarak, devlet tarafından henüz kamuoyunu bilgilendirici herhangi bir açıklama yapılmadı. Görgü tanıkları, havalimanı personeline çeşitli firmalar tarafından yapılan açıklamalar ve konunun uzmanlarının açıklamaları, saldırının havan silahı ile olduğunu neredeyse kesinleştiriyor. Havaalanı saldırısındaki, güvenlik zafiyeti ve ihmaller ise yine gündeme oturuyor. Konuyu görgü tanıkları, uzmanlar ve Sabiha Gökçen Havalimanı’nda hizmet verenlerle değerlendirdiğimizde ‘yeni bir skandal’ ile karşı karşıya olduğumuz net bir şekilde ortaya çıkıyor. Öte yandan saldırının oluş biçimi ve sonrası da biraz olsun aydınlanıyor.

 

"Atış dışarıdan"

 

Havaalanı içinde ekipmanları olan bir firma temsilcisi şu bilgileri paylaşıyor: “Çok yoğun patlamalar yaşandı. Etkileri de ağır oldu. Silahın havan topu olduğu konusunda şüpheye mahal yok. Her taraf şarapnel parçasıydı. Etrafa yüzlercesi yayıldı. Havalimanında olan malzemelerimiz zarar (bağaj traktörünün parçaları) gördü. Herkes durumun farkında! Dışarıdan içeriye, Sabiha Gökçen Havalimanı’nın doğusundan, E5’le TEM’i bağlayan yolun biraz arkasındaki alandan havan topu atışı yapıldı. Zaten polislerin çok büyük bir ekiple burayı kuşatıp, söz konusu noktada araştırma yapması durumu açıklıyor.”

 

Gizlemek daha vahim

 

Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (Güsam) Başkanı Ercan Taştekin ise yaşanan olay bir yana bunun kamuoyundan gizlenmesi felaketi iki katına çıkarıyor” diyor. Taştekin, şu ifadeleri kullanıyor: “Facia hakkında, el yordamıyla, anlayabildiğimiz ölçüde yorum yapmamız ve durumun gizlenmesi çok vahim.”

 

Üç ayrı yerden

 

Taştekin, üç ayrı noktada patlama olduğuna da dikkat çekiyor: “Patlamalar birbirinden yaklaşık 180 ila 200 metre uzaklıkta gerçekleşti. Tahrip olan yerler arasında bu kadar mesafe olması, saldırının çok büyük ihtimalle havaalanı dışından, havan topu ile yapıldığının ilk göstergesi. Pek çok görgü tanığı patlamaların peş peşe meydana geldiğini aktarıyor. Bu da dışarıdan bir havan topu saldırısı olma ihtimalini neredeyse kesin hale getiriyor. Emniyetin Sabiha Gökçen çevresinde arama yapması da saldırının yine dışarıdan düzenlendiğini gösteriyor. Evet; dışarıdan, havan topuyla üç atış yapıldı, kesin gözüyle bakabiliriz.”

 

IŞİD ihtimali yüksek

 

Taştekin; saldırıyı radikal İslamcıların yapmış olabileceği ihtimali üzerinde dururken, şu ifadeleri kullanıyor: “Aslında IŞİD dışında da birçok örgüt, kendileri açısından böyle bir eylem yapma gerekçesine sahip. Ancak, IŞİD’in sınırlarımızın dışındaki gelişmelerden dolayı, üst düzey yöneticilere mesaj verebilme ihtimalini göz ardı etmemek gerekir. Türkiye’nin koalisyon güçleriyle işbirliği yapması ve IŞİD’e karşı İncirlik’i açılması cihatçıların siyasi iradeye mesaj verme olasılığını yükseltiyor. Saldırı Türkiye’nin uluslararası alandaki itibarına ve turizmle ilgili kazancına çok büyük darbe vuruyor. Zaten amaç da bu!”

 

Başka bir skandal mı?

 

GÜSAM başkanı, çok sıkıntılı bir duruma daha vurgu yaparken, büyük bir skandalın yaşanmış olabileceğinden söz ediyor: “Hava alanı çevresinde askeri birlikler var. Gece tatbikatı ya da gece atış talimi esnasında yaşanması mümkün olan kazayı göz ardı etmemek gerekiyor. Elbette, seri atışla üç havan topunun düşme ihtimali daha da sıkıntılı. Bunu Türkiye ve dünya kamuoyuna açıklamak herhalde çok kolay olmaz.”

 

Güvenlik zafiyeti

 

“Havalimanları öncelikli olarak korunması gereken yerlerdir, bu tip yerlere yapılan saldırının önlenememesi kadar olayın aydınlatılamaması da büyük güvenlik zafiyetidir” diyen Taştekin, konuyu biraz daha derinleştiriyor: “Dünyanın sayılı metropollerinden olan bir kentin ikinci havalimanına havan ve benzeri bir düzenekle saldırı yapılmasını akıl almıyor. Bu birkaç kişinin yapacağı bir saldırı değil. En az 30-40 kişi gerektirir. Bir havan ele geçirilecek, bölgeye taşınacak, önceden keşif yapılacak ve olay esnasında ateşlenecek… Saldırıdan sonra ise hiç kimse yakalanmayacak. Büyük bir zafiyet! Böylesine büyük bir organizasyon yapıldı ve istihbarat tarafından bilgi alınamadıysa, içinde bulunduğumuz güvenlik sıkıntılarını düşünün.”

 

Resmi kurumlar sessiz

 

İstanbul Valiliği basın ve halkla ilişkiler birimi gazetemize ilginç bir açıklamada bulunuldu. Birim tarafından, “Vali’nin çok yoğun bir programı olduğu” belirtilerek, “Basın açıklaması olduğunda sitemize koyacağız” denildi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden “Olay yerinden, gelen bilgi notuna göre açıklama yapacağız” denirken, Emniyet Basın Büro’sundan ise, “Muhtemelen bir açıklama olmaz, olayın meydana geldiği yer havalimanı. İş nazik, uluslararası bir boyutu var” denildi.

 

Çalışana zoraki açıklama

 

Can güvenliği endişesi taşıyan havaalanı görevlileri ise konuyla ilgili fazla bilgileri olmadıklarını belirtiyorlar. Öte yandan, uçakları zarar gören Pegasus firmasının bir çalışanı şu bilgileri aktarıyor: “Bize dışarıdan saldırı yapıldığını söylediler. Havan topu olduğu bilgisi verildi. Üç uçağımızın zarar gördüğünü biliyoruz. Biri yaklaşık on gün önce gelmişti ve perte çıktı. Şarapnel isabet eden iki uçak ise bakımda!”

 

"Kapatmak istiyorlar"

 

Havalimanından aldığımız bilgiler, Valilik ve emniyetin tutumunu biraz olsun anlaşılır hale getiriyor. Alanda çalışanlar şunları aktarıyor: “Buraya pek çok uçak iniyor. Türkiye bağlantılı firmaların uçlarını iptal edecekleri bile konuşuluyor. Açıklama olmamasını bu açıdan değerlendirebiliriz. Olayın üstünü bir an önce kapatılmak isteniyor.”

 

Yamaç’ın ailesi: Yetkililer hiçbir şey söylemiyor

 

Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki patlamada hayatını kaybeden Zehra Yamaç dün defnedildi. Cenaze törenine, Zehra Yamaç’ın eşi Musa Yamaç, annesi Güleser Atsız ile akrabaları ve yakınları katıldı. Törende, 7 yaşında Sudenaz adlı kızı ve 2 yaşında Miraç adlı oğlu olan Zehra Yamaç’ın yakınları gözyaşlarına boğuldu. Küçük Sudenaz ve anneannesi Güleser Atsız akrabaları tarafından sakinleştirildi. Yamaç’ın yakınları, cenaze töreni öncesinde, basın mensuplarına, olayla ilgili olarak yetkililerin kendilerine herhangi bir açıklama yapmadığını söylediler. Zehra Yamaç’ın amcasının oğlu, bir yetkilinin çıkıp kendilerine açıklama yapmadığını söylerken, “Burası bir muz cumhuriyeti değil. Havaalanında nasıl bir bomba patlar? Hâlâ kimse çıkıp da, ‘Böyle böyle bir şey oldu. Bundan dolayı oldu’ demiyor. Kimse bir şey söylemiyor” diyerek tepki gösterdi.