Avrupa Birliği Komisyonu yeni başkanı adayları arasında Türkiye’nin AB üyeliğine sıcak bakan yok. AB Komisyonu başkanlığına aday Lüksemburglu Jean Claude Juncker (Avrupa Halk Partisi), Alman Martin Schulz (Sosyalistler-PES), Belçikalı Guy Verhofstadt (Avrupa için Demokratlar ve Liberaller Partisi (ALDE), Alman Franziska Maria Keller (Yeşiller) ve Yunan Aleksis Tsipras (Avrupa Solu (KEA), haftalık Yunan Real News gazetesine demeçlerinde Türkiye’nin AB üyeliğine “Evet” demedi.
Adaylar şunları söyledi:
Juncker: Avrupalılar genişlemeyi artık frenlemeli. Önce AB içindeki durumları düzeltelim sonra da yeni ülkeler davet edelim. Ancak her halükarda bir ülke Twitter’ı ve YouTube’u bloke ediyorsa kesinlikle AB üyeliğine hazır değildir. Böyle şeyler Avrupa değerleri ile uyuşmuyor.
Schulz: AB ile üyelik müzakereleri başladığından beri Türkiye pek çok alanda müthiş ilerleme kaydetti. Ancak, son aylarda özellikle hukuk devleti, düşünce ve basın hürriyeti ile ilgili geriye doğru atılan adımlar bizi son derece endişelendiriyor. AB’nin değerleri müzakere konusu değildir. Bu değerler de Türkiye’de teminat altına alınmadan üyelik görmüyorum.
Verhoftstadt: Erdoğan hükümeti, Türkiye’de sağlanan ilerlemelerde bozulma yolunda işaretler verdi. İşaretler de endişe verici. Bazı üye ülkelerin Türkiye’nin üyelik süreci için siyasi iradesi azaldı. Türkiye’nin AB üyeliği perspektifi daha da uzaklaştı.
Keller: Türkiye AB kriterlerini yerine getirirse üyeliğe kabul edilmelidir. Ancak, Erdoğan’ın bugünkü politikası, sözgelimi insan hakları ve demokrasi gibi AB kriterlerinden çok uzakta bulunmaktadır.
Tsipras: AB üyeliği için koşullar ve kriterler var. Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu geçen 3 Mart’ta, Türkiye’nin AB kriterlerinden uzaklaştığını açıkladı. Türkiye’nin bu kriterleri yerine getirmesini, ayrıca Kıbrıs’ın da yabancı askerler ve garantörler olmadan tekrar birleşmesini umut ediyoruz.