ABD ara seçimleri hakkında bilinmesi gerekenler

ABD ara seçimleri hakkında bilinmesi gerekenler

ABD'de Temsilciler Meclisi ve Kongre'de yapılacak ara seçimler Cumhuriyetçi ABD Başkanı Donald Trump yönetimi için kritik öneme sahip. Cumhuriyetçiler Temsilciler Meclisi ve Senato'daki hâkimiyetlerini koruyabilecekler mi? Yoksa Demokratlar üstünlük sağlayıp Trump yönetimini zora mı sokacak?

6 Kasım'da Senato'daki 100 sandalyenin 35'i, Temsilciler Meclisi'ndeki 435 sandalyenin de tamamı için seçime gidiliyor.

Demokratlar hem Temsilciler Meclisi hem de Senato'da Cumhuriyetçilere karşı üstünlük sağlayabilirse, Trump'ın siyasi gündemi sekteye uğrayabilir, kabinenin faaliyetleri durdurulabilir. Yüksek Mahkeme'nin atamaları da Senato'dan çıkacak sonuca bağlı olacak.

Demokratlar, Temsilciler Meclisi'nde çoğunluk elde etmeye daha yakın görülse de Senato'da üstünlük sağlamaları çok daha zor olacak.

Tartışılan konulardan biri de Trump'ın 'azledilebilme' ihtimali. Trump'ın azledilebilmesi için Senato'da üçte iki oranında üstünlük sağlanmalı, bu da ara seçimlerde yarışa giren tüm sandalyeleri Demokratlar kazansa dahi, sürecin başlatılabilmesi için Cumhuriyetçilerin de oyunun gerektiği anlamına geliyor.

Bu seçimler, ABD siyasetinin gelecek iki yılını şekillendirecek. Ara seçimlerle ilgili bilinmesi gerekenleri derledik.

Oylama ne için yapılıyor?

Ara seçimlerde Temsilciler Meclisi'nin 435 sandalyesinin tamamı, Senato'nun da 100 sandalyesinin 35'i için oylama yapılacak. Ayrıca 50 eyaletten 36'sında valiler ve eyalet meclisi üyeleri belirlenecek.

Mevcut durumda, Temsilciler Meclisi'nde 237 Cumhuriyetçi, 193 Demokrat üye görev alıyor. Beş sandalye de farklı gerekçelerle boşta.

Senato'daki 100 sandalyeden de 51'i Cumhuriyetçilerin, 49'u da Demokratların.

Ara seçimlerle ilgili tahminler neler?

Kongre'nin alt kanadı Temsilciler Meclisi'nde genellikle, ABD Başkanı'nın partisinin ara seçimlerde sandalye kaybettiği görüldü. Barack Obama'nın başkan olmasından iki sene sonra 2010'da yapılan ara seçimlerde Demokratlar Temsilciler Meclisi'nde 63 sandalye kaybetmişti.

Demokratların 6 Kasım ara seçimlerinde Temsilciler Meclisi'nde üstünlük sağlayabilmeleri için 23 Cumhuriyetçi'nin sandalyesini kazanmaları gerekiyor.

Bu da Trump'ın, Meksika sınırına duvar örmek gibi bazı seçim vaatlerini gerçekleştirmesini de zora sokacak.

Temsilciler Meclisi'ndeki onlarca Cumhuriyetçi üye de emekliye ayrılıyor. Anketlerde Trump'a gösterilen desteğin yüzde 42 civarında kalması da Demokratları umutlandıran gerekçelerden.

Senato'da ise Cumhuriyetçilerin çoğunluğu muhafaza etmeleri, hatta hâkimiyetlerini kuvvetlendirmeleri şaşırtıcı olmayacak.

Senato'da yarışılan sandalyelerden 26'sı Demokratların elinde (Demokratlarla oy veren iki bağımsız dahil) ve 9'u da Cumhuriyetçilerin.

Demokratların, Kongre'nin üst kanadı Senato'da üstünlük sağlayabilmeleri için tüm bu sandalyeleri alıp üstüne iki Cumhuriyetçiyi de dâhil ederek hata payını azaltmaları gerekiyor.

Demokratların sandalyelerinden 10'u, Trump'ın 2016'da sandıktan birinci çıktığı eyaletlerden.

Ara seçimlerde siyasi gündem maddeleri neler?

Ara seçimler Trump yönetimi için referandum niteliğinde.

Siyasi gündemin de önemli başlıkları bu seçimlerde seçmenin hangi taraftan olduğunu ortaya koyacak.

Göç: Her iki partinin de kendi avantajlarına çevirmeye çalıştığı konuların başında göç geliyor. Demokratlar, Trump'ın göç karşıtı sert tutumunun genç seçmenleri, şehirli seçmenleri ve azınlıkları kendilerine seçeceğini umuyor. Cumhuriyetçiler de Trump'ın muhafazakârları Demokratlara karşı harekete geçirip 'Demokratların yasa dışı göçü teşvik ettiği' düşüncesinde buluşturmayı hedefliyor.

Bireysel silahlanma: Şubat ayında Florida'daki okul saldırısından sonra bireysel silahlanma da seçimleri etkileyen gündem maddelerinden biri olarak görülüyor. Trump bireysel silahlanmayı teşvik ederken, Demokratlar karşı çıkıyor.

Sağlık sistemi: Gallup araştırma şirketine göre ABD'li seçmenin oylarını verirken dikkate aldığı bir diğer mesele de sağlık sistemi. Cumhuriyetçiler, ABD eski Başkanı Obama'nın başlattığı 'Affordable Care Act' (Hesaplı Sağlık Hizmetleri Yasası) halk arasında bilinen adıyla 'Obamacare'i rafa kaldıramasa da bu sağlık sistemiyle ilgili tartışmaların da belirleyici olacağı tahmin ediliyor.

Ekonomi: Donald Trump ve destekçisi Cumhuriyetçiler, olumlu seyreden ekonomik büyüme rakamlarını, iki yıl daha Washington'da hâkimiyet kurmaları için geçerli gerekçeler olarak öne sürüyor. Ancak ABD tarihine bakıldığında ekonomik büyümenin, her zaman Başkan'ın partisine oy olarak dönmediği görülüyor.

Demokratlar, 1994'te Kongre'yi kaybettiklerinde ekonomi yüzde 4'ten daha fazla büyüyordu, işsizlik ise mevcut orandan biraz daha fazlaydı.

Büyüme oranlarının da seçmenin kararlarında etkili olduğu görülüyor.

Ara seçimler Trump yönetimi için ne anlama geliyor?

Cumhuriyetçiler Kongre'nin alt ve üst kanadında çoğunluğu kaybederse, ABD Başkanı Trump'ın geçirmeyi umduğu iç politika gündemi yasamaya gelmeden engellenmiş olacak.

Demokratlar Temsilciler Meclisi'nde üstünlük sağlarsa, hangi yasanın görüşülebileceğine ve komite başkanlarına karar verecek.

Bu da, Trump yönetiminin Rusya'yla bağlantılı olduğu iddiaları, iş anlaşmaları ve cinsel saldırı suçlamaları dahil birçok iddianın derinlemesine incelenmesinin de önünü açacak.

Eğer Cumhuriyetçiler Senato'da üstünlüklerini korurlarsa, Trump'ın kabine adaylarını onaylama devam edebilecek ve ABD mahkemelerine muhafazakar yargıçlar atayabilecekler.

Ara seçimlerde daha önce nasıl sonuçlar elde edildi?

ABD'de Demokrat Bill Clinton'ın başkan olduğu 1994 yılındaki ara seçimlerde Cumhuriyetçiler hem Temsilciler Meclisi'nin hem de Senato'nun kontrolünü ele geçirerek Demokratların başarısını sekteye uğrattılar. Demokratlar bu seçimde, Kongre'deki 40 yıllık üstünlüklerini de yitirmiş oldu. Clinton iktidarının son altı yılını kendisine muhalif isimlerin ağırlıkta olduğu Kongre'de geçirdi, iç siyasette eli kolu bağlandı.

Demokratlar hem Temsilciler Meclisi hem de Senato'yu 2006'da Cumhuriyetçilerden geri aldı. Bu da, Demokrat Başkan Barack Obama'nın iki yıl sonra da başkan seçilmesiyle siyasi gündemini herhangi bir engel olmadan uygulayabilmesinin önünü açmış oldu.

Cumhuriyetçiler 2010 yılında Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu sağlayıp Obama'nın yönetimi sırasında elini kolunu bağladı.

Cumhuriyetçiler 2014'te Senato'nun kontrolünü de yeniden ele geçirmiş ve Temsilciler Meclisi'nde de 1929'dan bu yana en büyük çoğunluğu sağlamışlardı.