ABD'de hükümet bir aydan fazla süredir kısmen kapalı, peki ABD'liler ne düşünüyor?

ABD'de hükümet bir aydan fazla süredir kısmen kapalı, peki ABD'liler ne düşünüyor?

METİN KAAN KURTULUŞ

Amerika Birleşik Devletlerinde hükümet 22 Aralık 2018’de kısmen kapatıldı. Bu kapanma kararının alınmasının sebebi Demokratların, ABD Başkanı Donald Trump’ın Meksika sınırına yapılmasını istediği duvara fon sağlanmasını kabul etmemesiydi. Trump, duvara yaklaşık 5.7 milyar Dolarlık bir bütçe sağlanmasını istedi. Hükümet kapanmasının ardından 800 bin hükümet çalışanı maaş alamamaya başladı, dolayısıyla çoğu işçi  işe gitmeyi bıraktı. Kapanma ile Türk medyasına birçok haber yansırken en çok dikkat çeken ve olayın karmaşıklığını geniş biçimde gösteren, Trump’ın Beyaz Saray’a davet ettiği üniversite Amerika futbolu takımı Clemson Tiger’a McDonald’s ikram etmesi oldu. Trump atlet öğrencilere hamburgeri fast fooda olan sevgisinden değil, Beyaz Saray’daki şeflerin maaş alamadıkları için işe gelmemesinden dolayı ikram etti. Ancak tüm dünyada bu önemli detaydan çok Trump’ın sporculara oldukça sağlıksız bir yemek sunması dikkat çekti.

T24, hükümet kapanması ve sınır duvarı konusunda halkın görüşlerini anlamak için ABD vatandaşları ile görüştü. Hükümet kapanması özel sektörde çalışanları direkt olarak etkilemiyor, çünkü maaşları devlet tarafından ödenmiyor ancak çoğu aynı şeyi söylüyor; "Kimse sınır güvenliğine karşı değil ancak bunun çözümü oraya bir duvar dikmek değil."

"Duvar çok demode bir metot"

Las Vegas, Nevada doğumlu olan Tyler Gargala, güney sınırına bir duvar yapılmasına “şiddetle karşı” olduğunu söyledi: “Bir zorunluluk olmadığı gibi aynı zamanda para israfı”. Gargala kendisini “ılımlı bir liberal” olarak tanımlıyor. Michigan eyaletinin Detroit bölgesindeki Royal Oak kasabasında yaşayan Noah Groth ise duvar hakkında ilginç bir yorumda bulundu. Groth “Duvarın Trump için bir anıt olacağını” söyledi ve ekledi, “Sınır güvenliğine kimsenin karşı olduğunu düşünmüyorum ancak duvar çok demode bir metot. Ayrıca pek de kullanışlı değil”.

Trump’ın sınır duvarı söylemi yeni birşey değil. Trump bu söylemi ilk dile getirdiğinde daha ABD Başkanı değil, sadece bir milyaderdi. Ayrıca duvar Trump’ın 2016’daki kampanya sürecindeki en büyük vaatlerinden biriydi. Sınırdan "katillerin, tecavüzcülerin" geçtiğini belirten dönemin Cumhuriyetçi başkan adayı, sürpriz bir şekilde Hillary Clinton’ı geçip başkan olduktan sonra duvar girişimlerine resmi olarak başladı. Vaat ettiği gibi duvarı Meksikalılar yapmayı kabul etmeyince Trump kendisini Kongre’den fon isterken buldu. Dolayısıyla zaten halk içinde bölünmeye sebep olan duvar söylemi bir anda hükümetin kapanmasına sebep oldu.

“Sınırlarını koruyamazsan bağımsız bir devlete sahip olamazsın”

Konuşma şansı bulduklarımız içinde duvar konusunda en farklı görüşe sahip olan kişi 60 yaşındaki Scott Hoffman oldu. Hoffman kendisini büyük hükümetten ve progresif sosyalistlerin gündeminin kendisine “tanrı tarafından verilen bağımsızlık, özgürlük ve mutluluğu kovalama” haklarını baltalamasından sıkılmış bir Hristiyan Liberter olarak tanımlıyor. “Sınırlarını koruyamazsan bağımsız bir devlete sahip olamazsın” diyor Scott ve ekliyor, “Her devletin kendi sınırlarını, bağımsızlığını, kültürünü ve dilini koruma hakkına sahiptir”. Daha önce başka devletlerin duvarlar ördüğünü ve bunun işe yaradığını da belirten Hoffman “Federal hükümetin bir numaralı görevinin vatandaşlarını korumak olduğunu” ancak yemin altındaki birçok kişinin bu sözü tutmakta zorlandığını söyledi.

Scott ayrıca eski ABD Başkanı Ronald Reagen’ın “sınırlara güvenlik sağlayın, duvarlar örün” sözlerinin hala gerçekleştirilmemiş olmasına da şaşırdığını, bunun 40 yıldan fazladır bir problem olduğunu ve iki partinin de hatası olduğunu belirtti ama suçun daha çok solcularda olduğunu da öne sürdü.

"Ofisler bir hayalet kasaba gibi duruyor"

Devlet çalışanları genelde bu konuda siyasi görüş belirtmekten kaçınırken, Federal Acil Durum Yönetim Kurumu’nun (FEMA) NCCC programında çalışan bir ABD vatandaşı T24’ün  sorularını yanıtlamayı kabul etti. İsminin gizli kalmasını talep eden FEMA çalışanı, “Freedom Tower’daki ofisimizdeki birçok masa hükümet kapanmasından beri boş duruyor ve birçok projemiz askıya alındı” dedi. Hükümet kapanmasından beri “FEMA ofislerinin bir hayalet kasaba gibi göründüğünü” savunan FEMA çalışanı, sokaklarda öyle gözükmesede gerçekliğin bu olduğunu belirtti.

Konuştuğumuz diğer ABD vatandaşları da çoğunlukla hükümet kapanmasından direk olarak etkilenmediklerini söylüyor, ama çoğu aynı zamanda maaş alamayan 800 bin memura dikkat çekiyor. Bu da FEMA çalışanının “kapanma sokağa yansımadı ama devlet ofisleri hayalet şehir gibi” yorumlarını doğruluyor.

New York'ta yaşayan Türkten tek cümlelik cevap: Trump sorumlu

Konuştuğumuz ABD vatandaşlarına sorduğumuz bir başka soru ise “Hükümet kapanmasından kimin sorumlu olduğunu düşünüyorsunuz?” oldu.

Geçtiğimiz günlerde Reuters/İpsos aynı soruyla bir anket yapmış, ankete katılan yetişkinlerin %47’si Donald Trump, %33’ü Demokratlar ve %7’si ise Cumhuriyetçiler cevabını vermişti. Biz de sorduğumuz bu soruya benzer cevaplar aldık.

Yaklaşık 30 senedir New York’ta yaşayan Türk asıllı emlak danışmanı Çağatay Havlıoğlu sorumuza 2 kelimeyle yanıt verdi; “Trump sorumlu”.

Groth ise bu söyleme katılıyor ve Trump’ın duvarı yaptırmak için hükümeti kapatmış olmasına dikkat çekiyor: “Trump ve Kongre’deki ortakları hükümeti bir pazarlık kozu olarak kullandı, güçlerinin sınırını aşıyorlar.”  Tyler ise “ Bence kapanmasının sorumlusu Trump, ama tekrar açılmamasında her partinin suçu var. Öfke nöbeti geçiren küçük çocuklar gibi davranmayı bırakıp taviz vermeliler” ifadelerini kullandı.

"Sorumluluk müzakere etmeyenlerindir”

Konuştuklarımız içinde Demokratları sorumlu bulan tek kişi ise Hoffman oldu. Demokratların daha önce 650 millik bir sınır duvarı yapılması yönünde oy kullandığını öne süren Hoffman, şimdi bunu teklif eden Trump olduğu için karşı çıktılarını belirtti ve ekledi “Sorumluluk müzakere etmeyenlerindir”.

Trump’ın son  teklifine göre Demokratların sınır duvarı için 5.7 milyar dolar fon sağlanmasını kabul etmesi durumunda Trump hükümeti de 700 bin sığınmacıyı sınır dışı etmek yerine onlara geçici koruma sağlayacaktı. Teklife göre ABD'ye çocuk yaşta gelmiş insanlar gibi spesifik grupların sınır dışı edilmesi 3 sene ertelenecekti. Ancak Demokratlar teklifi reddetti ve hükümet tekrar açılana kadar Trump ile sığınmacılar hakkında görüşmeyeceklerini belirtti.

FEMA çalışanı da sadece Trump’ı değil, tüm Cumhuriyetçileri sorumlu tutan grubun içindeydi. Trump’ın “absürt duvarında” inat ettiğini belirten NCCC programı üyesi, “Mitch McConnell ve diğer Cumhuriyetçilerin Trump’ın vetolarını etkisiz hale getirecek bir yasa geçirebileceğini ama bunu yapmadıklarını” ifade etti.

ABD’de hükümet bugün itibariyle bir aydan fazla süredir kısmen kapalı. 800 bin memur direkt olarak etkilendi ve şu anda iki parti arasındaki görüşmeler iyice yavaşlamış durumda. 22 Aralık 2018 de başlayan hükümet kapanması zaten geçen hafta itibariyle “en uzun hükümet kapanması” rekorunu kırmıştı. Bu tatsız rekor daha da ulaşılması zor hale gelecek gibi gözüküyor, zira hükümetin açılması konusunda hiçbir taraf geri adım atmıyor. Ancak dün Senato'da hükümet kapanmasıyla ilgili iki yasa tasarısının reddedilmesinin ardından görüşmelerin tekrar hızlandırılacağı belirtildi. Bazı ABD gazeteleri ise iki tarafında tavizde bulunabileceğini belirtti.

"Hükümet kapanmasından çok, çok memnunum"

Bu konuşmaların içinde en çok dikkatimizi çeken ise yine Scott Hoffman’ın “Hükümet kapanması sizi etkiledi mi sorusuna verdiği cevap oldu. Hofmann’ın söyledikleri şöyle:

“Kapanma beni etkilemedi ve ben hükümet kapanmasından çok, çok memnunum. Gerçekten bütün bir yıl sürmesini diliyorum. Bu sayede daha çok insan Federal hükümetin günlük hayatlarını nasıl etkilediğini görür ve külfetli yönetmeliklerin uygulanması engellenir. Bu kulağa bir oksimoron gibi gelebilir, ancak aynı anda ikiside doğru olabilir.”