ABD basınında patriotların Türkiye'den çekilmesine ilişkin olarak çıkan haberlerde "Türk yetkililerin 'sinirden mosmor' olduğu" iddiaları ABD Dışişleri Bakanlık Sözcüsü John Kirby'e soruldu, verilen yanıtta "Biz böyle tanımlamazdık" denildi.
Al Jazeraa'da yer alan habere göre, ABD ve Almanya arka arkaya, 2013 Şubatı’nda Suriye’den gelebilecek tehditlere karşı Türkiye’nin güneyine konuşlandırdığı patriot bataryalarının süresini uzatmama kararı aldı. Son olarak ABD ve Türkiye kararı ortak açıklamayla pazar günü kamuoyuna duyurdu.
Konuyla ilgili ABD’li yetkililere dayandırarak bir haber yayınlayan New York Times, kararın 16 Ağustos’ta yapılan ortak açıklamadan iki hafta önce, yani İncirlik mutabakatından yaklaşık bir hafta sonra Türkiye’ye bildirildiğini iddia etti. Al Jazeera’ye konuşan Türk Dışişleri kaynakları ise net bir tarih vermemekle birlikte, ABD’nin bu kararı bir süredir tartıştığını bildiklerini ve bu sebeple çekilme açıklamasının sürpriz olmadığını söyledi.
New York Times haberinde, gazeteye konuşan ve ismini vermek istemeyen dört ABD’li yetkili, ‘ABD iki hafta önce patriotları geri çekeceğini söylediğinde Türk yetkililer sinirden mosmor oldu’ yorumunu yaptı.
Gazeteye göre aynı yetkililere göre, füze savunma sistemlerine İran ve Kuzey Kore’den gelebilecek tehditlere karşı başka yerlerde ihtiyaç olabilir. Ancak yetkililer, patriotların savunmak için kurulduğu Suriye ordusuna ait Scud füzelerinin sınırdan çekilmesi ya da Türkiye’ye ulaşabilecek füzelerinin olup olmadığı konusunda net bir bilgi veremedi.
Günlük basın toplantısında gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby'ye, Türk yetkililerin karar sonrası verdikleri tepki ve kararın ne zaman bildirildiği soruldu. Gazetecilerin soruları ve Kirby’nin yanıtları şöyle:
“Türklerin bu kararı duyunca mosmor olduğuna dair haberler var. Bu, bu binadaki insanların teyit ettiği bir şey mi?”
“Bu… Biz tepkilerini bu şekilde tanımlamazdık.”
“Eğer mosmor olmadılarsa, tepkilerini nasıl tanımlarsınız?”
“Ben odada değildim. Bana görüşmenin samimi ve açık yürekli olduğu, sonuçta ardında yatan sebepleri anladıkları söylendi. Bundan daha fazla detayları konuşmayı onlara bırakıyorum. Ama mosmor oldukları, öfkelendikleri ya da kızdıkları tanımlamaları, bana tarif edilen bu değildi.”
“Sebepleri anlasalar bile mutsuz olduklarını söylemek uygun olur mu?”
“Yeniden, yorumlarımı olduğu kadarıyla bırakıyorum. Odada değildim, bu sebeple olmadığım bir ortamı olduğundan fazla renklendirmemek için dikkatli olmak istiyorum. Bana anlatılan şekliyle açıkça bazı kaygıları var ve bu kaygılar tartışmalar sırasında dile getirildi. Siz de gördünüz ortak bir açıklama yaptık. Yani açıkça bu kararı destekliyorlar ve ilerliyoruz.”
“Bu kararın ne zamandır karar aşamasında olduğuna dair bir bilgi verebilir misiniz? Yani bunu haftalardır mı aylardır mı tartışıyorsunuz? İki taraflı olmanın yanı sıra NATO’da da gündeme geldi mi? Bu bir sürpriz mi oldu yoksa uzun zamandır hazırlanılıyor muydu?”
“Bildiğim bu karar uzun süredir planlanıyordu. Bir boşluk sırasında modernizasyon kararı almazsınız.”
“Türk tarafını İncirlik mutabakatından sonra bilgilendirdiğinizi teyit edebilir misiniz?”
“Benim anladığım bilgilendirme İncirlik mutabakatından sonra yapıldı, evet.”
Bakanlar Kurulu kararıyla ABD’nin kullanımına açılan İncirlik Üssü için bir mutabakat imzalanmadı. Ancak Türkiye ve ABD, İncirlik’ten kalkacak uçaklarla IŞİD’e karşı ortak mücadele etme ve Azez-Mare-Cerablus hattında IŞİD’den arındırılmış bir alan oluşturma konusunda uzlaştı.
Dışişleri Bakanlık Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, ‘güvenlikli bölgeye rejim, IŞİD veya başka unsurların saldırması halinde hedeflerin vurulacağını’ söylese de, ABD tarafından daha temkinli açıklamalar geliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby ve yardımcısı Mark Toner bölgeyi isimlendirmekten kaçınırken, anlaşmanın sadece ‘IŞİD’le mücadeleyi kapsadığını’ söylüyor. Basın toplantılarında sorulan sorular karşısında iki sözcü de IŞİD’le mücadele edilecek alanda rejimin bir tehdit olmadığını, olması halinde ayrı bir değerlendirme yapılacağını dile getiriyor.
İncirlik Üssü’nün açılması için mutabakata varılırken kapsam IŞİD’le mücadele olarak belirleniyor. Suriye rejiminin olası tehditlerine karşı konuşlandırılan patriot füzeleri ise geri çekiliyor.
ABD, Gaziantep'teki Patriot füzelerini görev süresinin dolmasının ardından Ekim ayında geri çekecek. Türkiye'nin talebiyle NATO misyonu çerçevesinde 2013’te yerleştirilen füzelerin konuşlanma mevzii ve altyapısı bozulmadan bırakılacak, ihtiyaç olduğu takdirde bir hafta içinde yeniden yerleştirilebilecek.
Füze bataryalarının ‘modernizasyon güncellemesi’ için ABD’ye geri gönderildiğinin altını çizen ortak açıklamada, doğu Akdeniz’de ABD Donanma gemisi Aegis’in varlığını sürdüreceği de hatırlatıldı.
Almanya da Ocak 2016’da dolacak olan patriot görevinin uzatılmayacağını açıklamıştı. Almanya’da yaklaşık bir yıldır muhalefet partileri patriotların sürelerinin uzatılmasına karşı çıkıyor. Yeşiller Partisi’nden Jürgen Trittin ve Sosyal Demokrat Parti’den Rainer Arnold bunun sebebi olarak, Türkiye’nin PKK’ya yönelik operasyonlarının etkili olduğunu söyledi. Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, patriot birliğinin çekileceğini açıklarken tehdit durumunun IŞİD’e kaydığını söyledi. “Ancak bölgenin istikrarı için Kürt ve Irak güvenlik güçlerini eğitmeye devam ederek bölgede kalacağız” dedi.
Her iki ülke de NATO’nun güneydoğu sınırlarını korumak ve Türkiye’yi olası tehditlerden korumak için NATO içerisinde görüşmelerin devam ettiğini belirtiyor. Ancak patriotların çekileceği Ekim ayı sonuna kadar belirlenecek yeni bir plan şimdilik öngörülmüyor. Al Jazeera’ye konuşan NATO kaynakları, görüşmelerin patriotların ikame edileceği şekilde yeni bir plan oluşturmak üzere yapılmadığını, yeni bir savunma planı için son tarihin belirlenmediğini söyledi. Farklı bir plan belirlenene kadar Türkiye’nin NATO kapsamındaki savunma araçları, bir adet Aegis gemisi ve İspanya’nın Adana’da konuşlandırdığı iki adet patriot füzesi olacak.
Türk Dışişleri kaynakları da, bu gemiler görevlerine devam ettiği için ittifak dayanışmasının da sürdüğünü, patriot’ların çekilmesinin herhangi bir güvenlik zafiyeti oluşturmayacağını söylüyor.
Gemiler Doğu Akdeniz’de, patriotların konuşlandırılmasından yaklaşık bir sene sonra göreve başlamıştı.
Dört Aegis gemisinin ilki 2014 Şubatı’nda, NATO’nun Avrupa’daki yeni balistik füze savunma kalkanının merkezi olarak belirlenen İspanya’nın Rota kasabası açıklarına demirledi. Ardından aralıklarla diğer üç gemi de geldi. Gemilerin balistik füzeleri vurma kapasitesi var. Dört gemi dört aylık sürelerle dönüşümlü olarak Doğu Akdeniz’de olası tehditlere karşı devriye geziyor. Uyum Yaklaşımı Avrupa Evresi olarak bilinen bu NATO programı kapsamında ABD gemileri yola çıkarken, Pentagon yetkilileri gemilerin İran’dan Avrupa’ya yönelik olası tehditlere karşı gönderildiği bilgisini vermişti. Gemiler Türkiye’de bulunan Kürecik radar sistemiyle entegre. Füzelerin bu gemilerden vurulması için komutun geleceği merkez Almanya’da bulunuyor.