ABD hazine bakanı diz çöküp yalvardı

ABD’de mali sektörü çöküşten kurtarmak için hazırlanan 700 milyar dolarlık ‘Kurtarma Planı’nın tartışmaları en çok Hazine Bakanı Henry Paulson’u zorluyor. Paulson, planın tartışıldığı toplantı sonrası Temcilciler Meclisi’nin Demokrat partili başkanı Nancy Pelosi’nin önünde diz çöküp yalvardı. Kurtarma Planı’nı tartışmak için Başkan George Bush ile bir araya gelen başkan adayları Barack Obama, John McCain ve Kongre liderleri bir anlaşmaya varamadı. Perşembe gününe (önceki gün) taraflar arasında anlaşmaya varılacağı umuduyla giren Wall Street, Kurtarma Planı’nın hazırlayıcıları ve piyasalar Beyaz Saray’dan gelen olumsuz haberlerle yeniden sıkıntılı anlar yaşadı. Cumhuriyetçiler şaşırttı Perşembe günü ‘Paket yasalaşmazsa daha da zor duruma düşeriz’ açıklaması yapan Bush toplantıya katılanlardan birinin ifadesiyle ‘Gece saat 22.30 sularında planın gözlerinin önünde çöktüğünü’ gördü. İlgili tüm tarafların katıldığı toplantıda plan konusunda partilerüstü bir anlaşmaya varılacağından ve mali sisteme milyarlarca dolar aktarılacağından emin olanlar bu işin pek de kolay olmayacağını gördüler. Bush saat 16.00’da toplantıya girerken “Ciddi bir ekonomik kriz içindeyiz. Umudum kısa sürede bir uzlaşmaya varmak” demişti. Ancak kapıların kapanmasından toplantı salonunda sonra bir açıklama yapan Temsilciler Meclisinin Cumhuriyetçi lideri John A. Boehner partisinin hükümetin zordaki mali kuruluşların kötü kredilerini devralmasına yönelik planını desteklemeyeceğini açıklayarak odadakilerin büyük kısmını şaşırttı. Boehner ve desteği tasarının yasalaşması ve Bush için kritik öneme sahip olan McCain, hükümetin işin içine daha az girmesini öneren bir alternatifle gelmişlerdi. Pelosi dalga geçti Toplantınını ardından ise ilginç görüntülerle karşılaşıldı. Önünde diz çökerek partisinin plana yönelik desteğini çekmemesi için kendisine yalvaran Cumhuriyetçi partili Hazine Bakanı Paulson ile “Katolik olduğunuzu bilmiyordum” diyerek dalga geçen Demokrat Partili Temsilciler meclisi lideri Nancy Pelosi “Bu işi çökerten biz değiliz. Sizin partiniz çökertti” dedi. Pelosi’nin bu yanıtı üzerine Paulson’un da “Biliyorum, biliyorum” dediği görüldü. Başkanlık seçimi etkisi Toplantıda yaşananlar Kurtarma Planı toplantısına Başkanlık seçimlerinin damgasını vurduğunu gösterdi. Senato Bankacılık Komisyonu Başkanı Christopher J. Dodd toplantıyı ‘McCain’i kurtarma planı’ olarak tanımlarken müzakereyle geçirilecek saatlerin harcandığını söyledi. Ancak Boehner’in danışmanlarından birine göre toplantıyı politik şova çevirenler aslında Demokrat Partililer. Danışman Kevin Smith Demokrat Partililerin, John McCain’i hep bu işin dışında tutmak için çaba harcaması nedeniyle Cumhuriyetçiler isyan ettiğini öne sürdü. Halbuki çarşamba gecesi tele- vizyonlarnda prime time’da Başkan Bush’un ‘paketin yasalaşmaması durumunda ABD’nin durgunluğa gireceğini’ açıklamasından sonra herkes perşembe gününe umutlu başlamıştı. Perşembe sabahı plan konusunda prensip anlaşmasına varılmış ve sıra detaylandırmaya gelmişti. Plan, zordaki kuruluşlardaki yöneticilerin maaşlarına sınır getiren ve kimi kez de hükümetin bu kuruluşlara ortak olmasını izin veren hükümler içerecekti. Bankacılık Komisyonu üyelerinden Cumhuriyetçi Robert F. Bennett’i planın son durumunu ‘Herkesin ittifak edebileceği bir plan oluşturduk’ diyerek özetlemiş ve bu haber de tüm dünyaya ‘anlaşmaya varıldı’ şeklinde yayılmıştı. Katılımcılara göre McCain toplantının ilk 40 dakikasında bir liderden çok gözlemci gibi durmuş ardından da ortalığı karıştıran görüşünü söylemişti. Halbuki McCain, Beyaz Saray’daki toplantıya giderken bir anlaşmaya varılacağından umutlu olduğunu ve bu durumda da cuma günü (dün) Obama ile yapacağı ancak iptalini istediği televizyon tartışmasına çıkabileceğini söylemişti. Olumsuz görüşünü açıklamasının ardından Cumhuriyetçiler, gazetecilere Demokratların plan konusundaki uyuşmazlıkta McCain’i günah keçisi ilan ettiklerini anlatıyordu. Ancak gazetecilerin McCain’in planı desteklediğini neden açıkça söyleyemediği sorusunu yanıtlayamıyorlardı. McCain değiştirebilir Planla ilgili son durumun politikada ne gibi etkileri olacağını söylemek kolay değil. McCain’in hâlâ plana olumlu bir katkı yapması mümkün. Ancak McCain’in belirsiz tavrı Obama’ya görüş belirtme fırsatı da vermiş bulunuyor. Nitekim Obama da bu fırsatı kaçırmadı ve bu gibi hassas meselelere politikanın karıştırılmasının sorunların çözümüne yardımcı olmadığının görüldüğünü söyledi. Şimdi herkes McCain’in önce ‘Kurtarma Planı’nı görüşmek için Obama ile yapacağı televizyon tartışmasının iptalini isteyip Washington’a dönüşününün sonra da bir uzlaşmaya karşı çıkışının nedenlerini anlamaya çalışıyor.