ABD Temsilciler Meclisi Trump'ın azledilmesine 'evet' dedi; dosya Senato'ya gönderildi

ABD Temsilciler Meclisi Trump'ın azledilmesine 'evet' dedi; dosya Senato'ya gönderildi

ABD Temsilciler Meclisi tarihi bir oturumla ABD Başkanı Donald Trump'ın görevini kötüye kullandığı ve Kongre'yi engellemeye çalıştığı şeklindeki iki azil suçlamasını oyladı. Soruşturmaya ait iki madde de oy çokluğu ile kabul edildi.

Konuşmaların tamamlanmasının ardından 15 dakika süren ilk madde için yapılan oylamada 230 evet, 197 hayır oyu çıktı. Kabul edilen ilk madde de Trump’a görevini kötüye kullanma suçlaması yöneltilmişti.

İkinci madde için yapılan oylamada ise 229 evete karşılık 198 hayır oyu çıktı.

Bu vesileyle Temsilciler Meclisi Trump'a yöneltilen "Kongre’yi engelleme" ve "Gücünü kötüye kullanma" suçlamalarını da kabul etmiş oldu

Trump'ın suçlamalarına ilişkin dosya Senato'ya gönderildi. Senato'nun Cumhuriyetçi parti kontrolünde bulunması sebebiyle üst mecliste yapılan duruşmalarda Trump'ın görevden alınması yönünde bir karar çıkmayacağı düşünülüyor.

Senato'da sevk edilmesi halinde "mahkeme" tarzı bir süreç yaşanacak. Başkan'ın görevden alınması için Senato'nun üçte iki çoğunlukla karar vermesi gerekiyor.

Oylama öncesinde her iki partiye de üçer saat söz hakkı tanınmak suretiyle toplam altı saatlik bir tartışma oturumu yapıldı. Cumhuriyetçi Kongre üyeleri, oturum başlar başlamaz süreci geciktirmek amacıyla her çabayı göstereceklerinin mesajını vermişti.

Cumhuriyetçi bazı Kongre üyeleri oturumun başlamasının ardından azil sürecinin adil ve meşru olmadığını savunan bazı önergeler sundu. Ancak bu önergeler Demokrat Partili Kongre üyeleri tarafından reddedildi.

 

"Bu, tarih kitaplarınızda okuyacağınız bir an"

Amerika'nın Sesi'nin haberine göre, oturum sırasında söz alan Demokrat Kongre üyesi Joseph Kennedy bugün yapılacak oylamayla ilgili olarak çocuklarına yazdığı mektubu okudu. Massachusetts eyaletini temsil eden Kongre üyesi "Bu tarih kitaplarınızda okuyacağınız bir an. Bugün ABD Başkanı'nın azledilmesi için oy kullanacağım ve bunu neden yaptığımız bilmenizi isterim. Başkan yasalarımızı çiğnedi. Güvenliğimizi tehdit etti. Ülkemizdeki en kutsal en yüce makamı kötüye kullandı. Bu dönemin hikayesini size nasıl anlatacaklar bilemem. Ama bugünü size ben anlatayım. Bugün adaletin kazandığı kayıtlara geçsin. Biz işimizi yaptık, verdiğimiz sözü tuttuk" şeklinde konuştu.

"Başkan görevini kötüye kullanmıştır"

California eyaletini temsil eden Demokrat Kongre üyesi Barbara Lee de oturumda yaptığı konuşmada "Başkan Trump'a yönelik azil gerekçelerini değerlendirirken geldiğimiz nokta beni şaşırtmadı ama üzdü. Çünkü Başkan düzenli olarak Kongre ve hukukun üstünlüğünü hiçe saydığını gösterdi. Veriler tartışma götürmez. Başkan görevini kötüye kullanmıştır" dedi.

"Başkan'ın hiçbir suç işlemediği açık"

Indiana eyaletini temsil eden Cumhuriyetçi Kongre üyesi Jim Baird de Başkan Trump'ı savunarak, "Başkan'ın hiçbir suç işlemediği açık. Yasaları çiğnemedi ve ön koşullu bir pazarlığına da girmedi. Bu en başından bu yana gizli ve yanlış yönlendirilen bir süreç oldu. Amerikan halkı bunu görüyor" şeklinde konuştu.

Trump neyle suçlanıyor?

Trump, Ukrayna lider Vladimir Zelensky ile yaptığı telefon görüşmesinde, ülkesinin Ukrayna'ya yapacağı askeri yardımı, kendisine siyaseten yardımcı olacak yolsuzluk soruşturmaları başlatma şartına bağlıyor gibi görünüyor.

Demokratlar, Trump'ın bu soruşturmalar karşılığında iki pazarlık kozu kullandığını, bunların birinin Kongre'nin zaten onayladığı 400 milyon dolarlık askeri yardım, diğerinin de Ukrayna lideri Zelensky'yle Beyaz Saray'da görüşme olduğunu söylüyorlar.

Demokratlar ise, zor durumdaki bir ABD müttefikine bu şekilde baskı yapmanın, görevi sustimal olduğunu iddia ediyorlar.

Trump'ın, Ukrayna'dan istediği ilk soruşturma, önde gelen Demokrat rakibi, eski Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden hakkındaydı. Hunter Biden, babası Başkan Obama'nın yardımcısıyken, Ukraynalı bir enerji şirketinin yönetim kuruluna girmişti.

Trump'ın ikinci talebiyse, Rusya'nın değil, Ukrayna'nın, Amerikan başkanlık seçimlerine müdahale ettiği yönündeki bir komplo teorisine destek verilmesiydi.

Bu teori daha sonra boşa çıkarılmıştı. ABD'li istihbarat kuruluşları, Demokrat Parti'ye ait e-postaların 2016'daki başkanlık seçimleri sürecinde bilgisayar korsanları tarafından çalınmasının arkasında Moskova'nın olduğunda hemfikir.