ABD'de 1980'den bugüne başkanlık seçimleri

ABD'de 1980'den bugüne başkanlık seçimleri

Son 9 seçimde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki rekabetin eyaletler bazında incelemesi. Seçimleri kim nasıl kazandı?

Eski Hollywood yıldızı ve California Valisi Ronald Reagan, Cumhuriyetçi Parti'nin adayı olarak girdiği Başkanlık Seçimleri'nde Demokrat rakibi Jimmy Carter'a büyük fark attı. Reagan 238 delege toplarken, Carter 35'te kaldı.

69 yaşındaki Reagan, o tarihe kadar ABD'nin en yaşlı başkanı olurken yardımcısı ise eski CIA Başkanı George H.W. Bush oldu.

Cumhuriyetçiler özellikle doğu, güney ve orta batı eyaletlerinden gelen oylarla Demokratlara fark attı.

Amerikalılar Reagan ile 4 yıl daha devam dedi. Cumhuriyetçi Başkan, 1972'de rakipsiz seçilen George Washington'dan sonra en büyük farkı attığı seçimde Demokrat aday Walter Mondale'i 50 eyaletin 49'unda geçerek ipi göğüsledi.

Sandıkta oyların yüzde 59'unu Reagan, yüzde 41'ini Mondale aldı. Bu oran başkanı belirleyecek delege sayılarına vurulduğunda Reagan 538 delegenin 525'ini kazandı.

Reagan döneminin Başkan Yardımcısı George H.W Bush, 'Dudaklarımı okuyun; yeni vergi yükü getirmeyeceğiz' vaadiyle seçimleri kazandı.

1836'dan beri başkan yardımcılığından Oval Ofis'e geçen ilk isim olan Bush, Demokrat rakibi Michael Dukakis'i yüzde 54'e yüzde 46'lık oy oranıyla geçti.

Anketlerde dengenin sürekli Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında gelip gittiği kampanya süreci sonrasında Arkansas Valisi Bill Clinton, Cumhuriyetçi Başkan George H.W. Bush'u yendi.

46 yaşındaki Clinton, Amerikan tarihinin en genç üçüncü başkanı oldu. Clinton yüzde 43, Bush yüzde 38 oy alırken seçimde sonuca direkt etki eden bağımsız aday Ross Perot yüzde 19 oy aldı.

Seçimde ibreyi Clinton lehine çeviren en önemli olay ise 1980'lerdeki İran'la Contra olayı oldu. Amerikalı yetkililerin Tahran yönetimine gizlice silah sattığı, buradan elde edilen gelirlerle Nikaragua'daki solcu Sandinista hareketine para aktarıldığı ortaya çıkmıştı.

Bush ise CIA Başkanı olduğu dönemde bu olaydan haberi olmadığını iddia etmişti. Ancak Kampanya döneminde yayınlanan bir kitap Bush'un olayla ilgili düzenli olarak bilgilendirildiğini ortaya koymuştu. Clinton, kampanya sürecinde bunu koz olarak kullanıp seçimlerde bir adım öne geçti.

Demokrat Başkan Bill Clinton, Cumhuriyetçi rakibi Bob Dole'u son 70 yılın en düşük katılımlı seçiminde yenerek 4 yıl daha Beyaz Saray'da kalmaya hak kazandı.

Franklin D. Roosevelt'ten bu yana ikinci döneminde de seçilen ilk Demokrat başkan adayı olan Clinton, sandıkta yüzde 49.2 oy alırken Dole yüzde 40.8'de kaldı.

Ancak Kongre'de çoğunluk Cumhuriyetçilere geçti.

2000'deki seçimler, tarihin en karmaşık ve sonucu en uzun sürede belirlenen, sonunda da Yüksek Mahkeme'ye taşınan seçimleri oldu. Ülkede başkanı 538 delegeden oluşan Seçmenler Kurulu belirliyor. Her eyalette en fazla oyu alan o eyaletteki tüm delegeleri kazandığından ülke çapında en fazla oyu almak başkanlığın kazanılacağı anlamına gelmiyor.

2000 seçimlerinde sandıktan tam da bu durum çıktı. Demokrat aday Al Gore yüzde 48.4, Cumhuriyetçi aday George W. Bush ise yüzde 47.9 oy aldı.

Ancak delege sayısı Gore'dan fazla olduğu için başkanlık koltuğuna oturan isim Bush oldu. Seçim aslında Florida'da düğümlendi.

Bush bu eyalette, 2 milyon 912 bin 790, Gore ise 2 milyon 912 bin 253 oy aldı. Aradaki fark sadece 537 oydu.

Oyların yeniden sayılması sonrasında sonuç Bush'un lehine oldu. Gore sayımı Yüksek Mahkeme'ye taşıdı. 9 üyeli mahkemeden 12 Aralık günün 5'e karşı 4 oyla Bush'un seçimin kazananı olduğu kararı çıktı.

11 Eylül saldırıları sonrası kurulan ilk sanıdıkta George W. Bush, Demokrat rakibi John Kerry'yi yüzde 52'ye karşı yüzde 48 oyla geçerek görev süresini ikinci döneme uzattı. Kerry zaferini kutlamak için Bush'u telefonla ararken, Bush, dört dakika süren görüşmede Demokrat rakibini "Takdiri hak eden, değerli bir rakip" sözleriyle övdü.

Amerika Birleşik Devletleri tarihinin ilk siyah başkan adayı Barack Obama, Vietnam gazisi, Cumhuriyetçi aday John McCain'i geçerek ilk siyah başkan oldu.

2008'deki küresel ekonomik krizinin gölgesinde 'değişim' ve 'tecrübe' sloganlarının yarıştığı sandıkta Obama yüzde 52.9, Arizona Senatörü McCain yüzde 45.7 oy alırken, Obama özellikle ilk kez sandığa giden genç seçmenlerin büyük desteğini aldı.

30 yaş altı seçmenlerin yüzde 68'i Obama'ya oy verirken John McCain yüzde 31'de kaldı.

Obama kampanyasına McCain'in 4 katı bağış topladı. Seçim kampanyasında Irak Savaşı en önemli konuydu.

Obama, Irak'taki Amerikan askerlerini çekme vaadinde bulundu. McCain ise 2. Dünya Savaşı sonrasında Almanya ve Japonya'da olduğu gibi Amerikan askerlerinin Irak'ta kalmasından yanaydı.

Görevdeki Başkan Barack Obama, Cumhuriyetçi Parti'nin önemli isimlerinden Mitt Romney'i sandıkta yenip 4 yıl daha Beyaz Saray'da kalmayı garantiledi. Obama, Roosevelt ve Clinton'dan sonra ikinci döneminde de seçilen üçüncü Demokrat aday olurken, Romney memleketi Massachusetts'de kaybetti. Cumhuriyetçi adayın 2 milyona yakın belgesiz göçmene okul, askerlik ve iş olanakları yolunun açılması teklifi parti tabanından tepki gördü. Cumhuriyetçiler 4 yıl sonra, Meksika sınırına duvar örmeyi teklif eden ve göçmen karşıtı bir kampanya yürüten Donald Trump'ı başkanlığa aday gösterecekti.