ABD'nin 45. başkanı seçilen Donald Trump'ın Adalet Bakanı adayı Alabama Senatörü Jeff Sessions, Senato Adalet Komitesindeki ifadesinde, "Bir dini grup olarak Müslümanların ABD'ye girişinin yasaklanması fikrini desteklemiyorum ve böyle bir fikre inanmıyorum." dedi. Sessions "Gerekirse Trump'a da karşı çıkarım" ifadelerini kullandı.
20 Ocak'ta Beyaz Saray'daki başkanlık koltuğuna oturacak olan Trump'ın Adalet Bakanı adayı Sessions, adaylığının görüşüldüğü Senato Adalet Komitesindeki oturumda senatörlerin sorularını cevapladı.
Zaman zaman salondaki izleyicilerden bazılarının gösterileriyle kesilen oturumda göçmenler, silahlı şiddet ve "radikal İslam" gibi konulardaki muhafazakar tavrıyla bilinen Sessions, "Müslümanların ülkeye girişinin yasaklanması" fikrine sıcak bakmadığını belirtti.
Sessions, "Bir dini grup olarak Müslümanların ABD'ye girişinin yasaklanması fikrini desteklemiyorum ve böyle bir fikre inanmıyorum. Bu ülkeye farklı şekillerde katkıda bulunan değerli Müslüman vatandaşlarımız var." ifadelerini kullandı.
Sessions, Trump'ın ve kendisinin savunduğu önerinin, "teröristlerin olduğu bazı ülkelerden gelenlere yönelik katı güvenlik kontrolü ve vize kısıtlaması" olduğunu savundu.
Yasaların gerektirdiği gibi davranacağını ve kanuna aykırı hiçbir işlem yapmayacağını kaydeden Sessions, gerekli olması halinde Trump'a da karşı çıkacağını ve kendisinden yasa dışı bir şey yapılması istenirse "istifa etmeye hazır olduğunu" ifade etti.
Sessions, başkanlık kampanya döneminde aleyhinde sözler sarf ettiği için Demokratların başkan adayı Hillary Clinton ile ilgili herhangi bir soruşturma veya davada müdahil olmayacağını da vurguladı.
Dışişleri Bakanlığı dönemindeki kişisel e-posta hesabını bakanlık yazışmaları için de kullandığı ortaya çıkan ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) soruşturması geçiren Clinton'la ilgili son bir yılda birçok aleyhte söz söylediği hatırlatılan ABD Adalet Bakanı adayı, "Clinton ile ilgili herhangi bir yasal soruşturmadan geri çekileceğim." dedi.
1986 yılında, ırkçı örgüt Ku Kluz Klan (KKK) lehinde bazı sözleri söylediği iddia edilen ve bu sebeple kamuoyunda "ırkçılıkla" suçlanan Sessions, konuyla ilgili soruya, "KKK'den ve onun nefret dolu ideolojisinden tiksiniyorum." şeklinde cevap verdi.
Kendisinin ırkçı olmadığını iddia eden bakan adayı, konunun çarpıtıldığını ve aleyhine kullanıldığını iddia etti.
Sessions, bir dönem ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) tarafından kullanılan ve mahkumların yüzüne su dökülerek boğulma hissi veren "waterboarding" işkence yöntemi hakkındaki soruları da cevapladı.
"Waterboarding kesinlikle yasa dışı." diyen Sessions, Trump'ın bu yöntemi tekrar kullanabileceği bir yasal zemin olmadığını belirtti.
Eski savcı 69 yaşındaki Sessions, 1997'den beri bulunduğu Senato Adalet Komitesinde görev yaparken göçmenlik reformuna karşı duruşuyla biliniyor.
1980'li yıllarda Alabama Savcısı olarak görev yapan Sessions, 1986'da eski Başkan Ronald Reagan tarafından federal hakimliğe aday gösterildi. Senatonun Cumhuriyetçi Parti ağırlıklı Adalet Komitesi, ırkçı yorum ve eylemleri nedeniyle Sessions'u bu göreve uygun bulmadı. 1995'te Alabama Savcısı seçilen Sessions, 1996'da girdiği seçimden zaferle çıkarak senatör oldu ve federal hakimliğini reddeden komitede görev aldı.