ABD'DEN CHP HEYETİNE ''BU NASIL İŞ'' WASHINGTON (A.A)

-ABD'DEN CHP HEYETİNE ''BU NASIL İŞ'' WASHINGTON (A.A) - 29.03.2011 - - CHP Genel Başkan Yardımcısı Osman Korutürk görüştükleri ABD'li yetkililerin ''İçeride 60'ın üzerinde gazeteci varmış, bu nasıl iş' dediler" dedi.   CHP Genel Başkan Yardımcıları Osman Korutürk, Gülsün Bilgehan, Umut Oran ve Faik Öztrak ile Genel Başkan Danışmanı ve Parti Meclisi üyesi Faruk Loğoğlu'dan oluşan heyet, Washington'daki temaslarının ilk gününün ardından, kaldıkları otelde Türk gazetecilere yönelik basın toplantısı düzenledi.  Korutürk, toplantıda, ilk günkü temaslarının yoğun geçtiğini, görüşmelerde kendilerine yönelik "çok yoğun ilgi" bulunduğunu belirterek, "CHP'nin böyle üst düzey heyet göndermiş olmasına yönelik büyük bir ilgi vardı, bunu her yerde hissettik" dedi. Türkiye'den yapılan bu tür ziyaretlerde genellikle Ermeni iddiaları, Kıbrıs, Türk-Yunan ilişkileri ve bölgedeki olaylarla ilgili sorular geldiğini ve kendilerinin de görüşmeleri öncesinde bu tür sorular gelmesini beklediklerini ifade eden Korutürk, "Ancak bunlardan ziyade, Türkiye'deki basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, özgürlükler ve bunlara yönelik kısıtlamalar, medyaya yapılan baskılar, kitap silinmesi gibi sorular çok geldi" diye konuştu. Korutürk, "CHP olarak bu yaşananlara şiddetle karşı olduklarını ve bunlarla mücadele etmek istediklerini" ifade ederek, "Ama burada da Türkiye ile ilgili olarak bu soruların karşımıza gelmesi çok da hoşumuza gitmedi. Türkiye'nin burada en fazla dikkati çeken tarafının, Türkiye'de demokrasinin geriye gittiği yolundaki algılama,ki doğru bir algılama, olduğunu gördük. Her yerde bu sorularla karşılaştık" ifadesini kullandı. -"YENİ CHP ÇOK İLGİ UYANDIRIYOR"- Korutürk, Türkiye'nin bölgesinde oluşan halk hareketlerinin de temaslarında gündeme geldiğini kaydederek, "Muhataplarımızın bize izlenim olarak aktardıkları şu; Sanki burada Türkiye'nin biraz daha lider rolü oynaması bekleniyormuş ve o rolün oynandığı görülmemiş izlenimini aldık. Türkiye'nin bu olayların gerisinde kaldığı şeklinde izlenim aldık" dedi. "Bu edindikleri izlenimlere, ABD Dışişleri Bakanlığının da dahil olup olmadığının" sorulması üzerine Korutürk, "Bütün görüştüğümüz yerlerde üç aşağı beş yukarı bu algılama ve izlenimi gördük" diye konuştu. "Onun dışında yeni CHP çok ilgi uyandırıyor" değerlendirmesinde bulunan Korutürk, "yeni CHP"nin dışarıya açık, temaslarını geliştiren, uluslararası ilişkilerde ilerleyen görünüm arz ettiğini ve tüm muhataplarının bundan memnuniyet duyduklarını gördüklerini" anlattı. Korutürk, bir soru üzerine, kendilerine "yeni CHP, dünya görüşü, dış politika, iç politika vizyonu, özgürlüklere nasıl baktığı ve referanslarının ne olduğu" gibi soruların geldiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili soru gelip gelmediğinin sorulması üzerine Korutürk, "Kemal Beyi yakından tanıyorlar, takip ediyorlar ve fırsat bulduğunda burayı ziyaret etmesinden büyük memnuniyet duyacaklarını ve böyle bir ziyaretle çok ilgilendiklerini söylediler" dedi. -"BU NASIL İŞ DEDİLER"- CHP Genel Başkan Yardımcısı Korutürk, "AK Partili yetkililer buraya geldiği zaman basın özgürlüğü konusunda, bu insanların gazetecilik faaliyeti nedeniyle değil, yasa dışı bir örgüte üye oldukları için içeride oldukları yönünde savunma yapıyor. Siz hükümetin bu açıklamalarını ABD tarafının nasıl aldığını düşünüyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi: "Hükümetin bu açıklamaları bize hiç intikal ettirilmedi. Bize, 'Bu insanlar gazetecilik faaliyetleri dolayısıyla içeride değilmiş, siz buna ne diyorsunuz' demediler. 'İçeride 60'ın üzerinde gazeteci varmış, bu nasıl iş' dediler. Herhalde o açıklamalar çok fazla üzerinde durulan açıklamalar değil ki, bunu hiçbir şekilde bize yansıtmadılar." "Ergenekon davalarıyla ilgili kendilerine soru gelip gelmediğinin" sorulması üzerine Korutürk, şunları kaydetti: "Türkiye'deki özgürlüklerin bastırılması gibi konulardan bahsederken, bu davaların bizatihi içeriği konusunda değil de tutuklama yapılıp, suçlamanın henüz yapılmadığı, çok uzun iddianamelerin okutulmasıyla vakit geçirilip tutukluluğun devam ettiği, bunun yargı konusunda bazı tereddütler uyandırdığı şeklinde bize bunu yansıttılar. 'Adil bir yargılama olacak mı olmayacak mı', bunun üzerinde durdular. İlginç bir konu olarak, birçok yerde, 'seçimlerde sizin üzerinizde baskı olur mu' diye sordular. Bunu sorarken, seçim güvenliğinden bahsederek, 'seçimler düzgün yapılır mı, siz ne düşünüyorsunuz' dediler."