11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 'yeni parti' ve 2019'da yapılacak olan cumhurbaşkanı seçiminde aday olabileceği yolundaki iddialara ilişkin olarak açıklama yaptı.
İstanbul Esenyurt'taki Serhan Tirit Merkez Camii’nde kıldığı cuma namazı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı kastederek, "Geçen günlerde bir siyasetçinin çeşitli kendi parti içi hesapları ve politikaları çerçevesinde yaptığı çeşitli taktikler, o konuşmada beni de söz konusu etti. Açıkçası ben ciddiye almadım benimle ilgili söylenenleri" dedi.
"Daha önce de biliyorum 367 meselelerinin hangi şartlarda ortaya çıktığını" diyen Gül, "Bazıları görüyorum ki ciddiye almışlar. Bazı arkadaşlar saygı çerçevesini de aşarak benim ne yapmam gerektiğini söyleyecek kadar ileri gittiler" ifadesini kullandı.
Gül, bir kez daha siyasete girmeyeceği mesajını vererek, "Ben 7 sene tarafsız olarak cumhurbaşkanlığı yaptım. Siyasete girmeyeceğimi defalarca söyledim. Bütün birikimimi, bilgimi yeri geldiğinde paylaşma sorumluluğum var" diye konuştu. Gül'ün "tarafsız cumhurbaşkanlığı" vurgusu dikkati çekti.
Gül, AKP'ye yakın bazı yazarların kendisi ve AKP'nin kurucuları hakkındaki ağır ifadelere gönderme yaparak, "Uzun bir süredir bazı siteler başta ben olmak üzere AK Parti'nin gerçek öncüleri, onun başarısında çok büyük emeği geçmiş arkadaşlar hakkında ağıza gelmeyecek laflar, küfürlere varan söylemler var. Sosyal medyada şahsıma hakaretlere sessiz kalınması üzücü. Doğrusu bunların da nasıl organize olduğunu dünya biliyor artık" tepkisini dile getirdi.
Gül'ün açıklamaları şöyle:
"Önce teşekkür ederim geldiğiniz için. Geçen günlerde bir siyasetçinin çeşitli kendi parti içi hesapları ve politikaları çerçevesinde yaptığı çeşitli taktikler, o konuşmada beni de söz konusu etti. Açıkçası ben ciddiye almadım benimle ilgili söylenenleri. Daha önce de biliyorum 367 meselelerinin hangi şartlarda ortaya çıktığını. Bazıları görüyorum ki ciddiye almışlar. Bazı arkadaşlar saygı çerçevesini de aşarak benim ne yapmam gerektiğini söyleyecek kadar ileri gittiler.
Uzun bir süredir bazı siteler başta ben olmak üzere AK Parti'nin gerçek öncüleri, onun başarısında çok büyük emeği geçmiş arkadaşlar hakkında ağıza gelmeyecek laflar, küfürlere varan söylemler var. Sosyal medyada şahsıma hakaretlere sessiz kalınması üzücü. Doğrusu bunların da nasıl organize olduğunu dünya biliyor artık. Bunları kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Ben 7 sene tarafsız olarak cumhurbaşkanlığı yaptım. Siyasete girmeyeceğimi defalarca söyledim. Bütün birikimimi, bilgimi yeri geldiğinde paylaşma sorumluluğum var. Bunları yeri geldiğinde ülkemizi yöneten arkadaşlarla baş başa paylaştım. Ülke zaten yeteri kadar kutuplaşmanın ve seçimlerin yorgunluğu içerisinde. Türkiye'nin önüne bakması gerekir, önemli meseleler var. Bir sürü ekonomik beklentiler, sorunlar, beklentiler var. Herkesin bunları çözmesi için uğraşması gerekir. Bu konuda ve sorunların çözümünde hükümete yardımcı olmak gerekir.
Yurt dışında kaynaklanan tehlikeler var. Tüm bunları aşmak için beraber hareket edilmesi gerekir. Bunların çerçevesinde beni polemiklere sokmaya arkadaşları ciddiye almadığımı belirtmek isterim."
"Fitne hareketi"
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın "Adayımız CHP'li olmayabilir. Abdullah Gül ismi gelirse ciddiye alırım" sözü sonrası başlayan tartışmaya dair Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Bu bir virüs hareketidir, fitne hareketidir. Deniz Baykal kendi başının çaresine baksın" demişti.
AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise "Sayın Gül ile ilgili çeşitli spekülasyonlar yapılıyor. Sayın Gül’ün bu spekülasyonları behemahal (mutlaka) bitirmesi gerekir. Sayın Gül’ün net olmadığından dolayı da böyle sorularla karşılaşıyor. Eğer rahatsızsa böyle sorulardan net bir şekilde cevabını vermesi gerekir. Yok rahatsız değilse, cevapsız bıraktığı takdirde herkes bu soruyu her zaman sorma ve bununla da muhatap olmayla karşı karşıya kalacaktır. Benim tanıdığım Sayın Gül buna net bir cevap vermelidir” demişti.