Abdurrahman Dilipak: Bugün Deizm patlamış durumda

Abdurrahman Dilipak: Bugün Deizm patlamış durumda

Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, kamuoyu araştırma şirketlerinin son yıllarda yaptığı “dini inanç” araştırma sonuçlarını paylaşıp “bugün Deizm patlamış” yorumunu yaptı. 

“Dinin, dindarların en çok tartışıldığı böyle bir zamanda, bu konuyu sayılar üzerinden okumaya ne dersiniz?” diyen Dilipak, “Hemen söyleyeyim, bunlar kültürel bir aidiyet noktasında din ve dindarlık sorgulamasını ifade ediyor. Dini, iman, ibadet, muamelat olarak sorguladığımızda ortaya çıkan durum çok daha vahim” görüşünü dile getirdi. 

Pew Araştırma Merkezi’nin 2020 yılında yayınladığı araştırmanın sonuçlarına göre, ülkemizden insanların %71’nin dinin hayatlarında çok önemli olduğunu, %18’inin dinin hayatlarında biraz önemli olduğunu, %5’inin dinin pek önemli olmadığını, %3’ünün dinin hayatlarında hiç önemli olmadığını,  %3’ü ise “Bilmiyorum/Emin değilim” diye cevabı verdiğini aktaran Dilipak, bu ankete göre “Din benim hayatımda önemli” diyen Avrupa ülkeleri arasında Türkiye’nin lider konumda olduğunu yazdı. 

Optimar’ın  Mayıs 2019  din-inanç anketine katılanların yüzde 89.5’nin “Tanrının varlığına ve birliğine inanıyorum” (Teist), yüzde 4.5’nin “Bir Yaratıcı olduğuna inanıyorum, ama dinlere inanmıyorum” (Deist), yüzde 2.7’nin “Bir Yaratıcı olup olmadığından emin değilim” (Agnostik), yüzde 1.7’nin  “Bir Yaratıcı olduğuna inanmıyorum” yanıtını verdiğini yazan Dilipak, şöyle devam etti:

“Tabii bu 2019 verileri, bugün Deizm patlamış ve bu oranlar katlanmış durumda. Bu konuda, KONDA şirketinin 10 yıllık değişim anketinde (2008-2018), 15 yaş üstü nüfusla 15-29 yaş arası gençler; ayrıca 2008’de 15-29 yaş arası gençlerle bugün 25-39 yaş arasında olanlar karşılaştırıldı. 

Sonuç şöyle: %51 Dindar olduğunu söyleyenler (son 10 yılda %4 azalma), %34 İnançlı olduğunu söyleyenler  (son 10 yılda %3 artış), %10 Sofu olduğunu söyleyenler  (son 10 yılda %3 azalma), %2  İnançsız olduğunu söyleyenler (son 10 yılda %1 artış), %3 Ateist olduğunu söyleyenler (son 10 yılda %2 artış). Pandemi bahanesi ile yapılan uygulamalar sürecinde bu oranların, dindarlar aleyhine sıçrama yaptığına ilişkin iddialar söz konusu. Özellikle kader, rızık, ecel konusunda ciddi sorunlar yaşandığı anlaşılıyor.“

Yazının tamamını okumak için tıklayın