Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü yazısında Osmanlı paşaları Öküz Kara Mehmet Paşa ve 7-8 Hasan Paşa’nın yönetim anlayışını yazdı. Öküz Paşa ile ilgili “Sen bizden olmasına bizdensin de, bunca eşeği niye başına topladın” ifadelerinin yer aldığı fıkraya yer veren Dilipak “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az” dedi.
Paşaların isimleri ile ilgili bilgi veren Dilipak, Mehmet Paşa’nın Kaptan-ı Derya görevi sırasında Malta ve Floransa filolarını perişan ettiğini sadrazam olduktan sonra azledildiğini yazdı. Dilipak, Mehmet Paşa’nın Mısır, Şam, Akdeniz kıyı devletleri ve sarayı yakından tanıyan biri olduğunu, dönemi ve siyasi kişiliğinin aslında bugüne ışık tutan birçok hatırayı içinde barındırdığını ifade etti.
7-8 Hasan Paşa’nın Abdülaziz’in saltanatı sırasında Ağa payesiyle Beşiktaş karakol komutanı olduğunu ve dindar kişiliğiyle Abdulhamid’e bağlılığı ile tanındığını yazan Dilipak, şöyle devam etti:
Gelelim, bu kişilere verilen bu isimle ilgili anlatılanlara. 7-8 Hasan Paşaya eski bir arkadaşı gelmiş ‘Paşam demiş, senin ilmi siyaset tahsilin yok, bunca karışık işleri nasıl hallediyorsun. Padişah size bu kadar itibar ediyor ve sizi paşa yaptı?’ demiş. Paşa, gülmüş; ‘çok basit bir formül buldum’ demiş. “Önce def-i mazarrat lazım, İngiliz sefirini davet ediyorum ya da ziyaret ediyorum. Memleket meselelerinden söz açıp, ‘şöyle meselelerimiz var, siz ne dersiniz, sizde bu tür sorunlar nasıl çözülüyor’ diye sorarım. Hani kitapta ‘Onlara benzemeyin, onlar size bir haber getirdiklerinde onu araştırmadan itibar etmeyin der ya, o hesap, ardından aynı şekilde Rus sefiri ya da ilgili bir yabancı sefirin fikrini sorar, yol göstermesini isterim. Sonra bunlar üzerinde düşünürüm. İlmine itibar ettiğim ve tecrübesine güvendiğim, feraseti ve kalp gözü açık zatlarla istişare eder ve genellikle de, yabancı sefirlerin dediklerinin tam tersini yaparım. Gördüğün gibi tespitlerim ve kararlarımda isabet söz konusudur.’ Buna 7-8 Hasan Paşa mantığı denir? İslam öğretisi de cahiller, zalimler, fasıklar, kâfirler, münafıkların yani şeytanın peşinden gidenlerin yaptıklarının ve söylediklerinin aksini yapmaktır. Onlara benzememektir.
Öküz Paşa ile ilgili anlatılan bir fıkra da şöyle: Paşa bir gün etrafındaki VIP’le(!?) oturmuş sohbet ederken, bir öküz mekanın kapısını kafası ile itip, içeriye göz attıktan sonra, ‘mööö’ diye bağırıp çekip gitmiş. Çevresindekiler gülüşmüşler, aralarından biri ‘Paşam ne dedi, biz anlamadık’ demiş. Paşa da, ‘Benim geldiğimi duyunca gelmiş, hoş geldin dedi, sonra etrafımdakilere bakıp ‘sen bizden olmasına bizdensin de, bunca eşeği niye başına topladın’’ diye sordu demiş.
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın